D-DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zarar istemine ilişkindir. Davacı vekili, Özalp Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/482 Esas sayılı dosyasında davalı idare aleyhine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası açtıklarını, mahkemece 448.288,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verildiğini, davalı tarafın ilamda belirtilen miktarı icra dairesine kısım kısım olarak 2 yılda ödediğini, ancak işleyen faizin enflasyonist veriler nedeniyle müvekkilinin gerçek zararını karşılamakta yetersiz kaldığını belirterek, munzam zararlarının tazminini talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm yukarıda açıklanan sebeplerle davacı tarafça istinaf edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, satılan mal bedelinin eksik ödenmesinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşme nedeniyle oluşan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2022/134 Esas, 2023/88 Karar Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan faiz istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince 13.06.2023 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir....
Asıl alacak, 278.138,98 TL. Faiz, 13.906,94 TL....
Artırılan kamulaştırma bedeli için, bedel artırım davasında saklı tutulmasa bile Borçlar Kanunun 113. maddesi gereğince asıl borcun tamamı ödeninceye kadar veya ödenmeden önce faiz hakkının saklı tutulduğunun beyan edilmesi veya bu durumun halin icabından anlaşılması halinde her zaman ayrıca faiz istemine ilişkin dava açılabilir. Bu davalar 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 14. madesindeki hak düşürücü süreye tabi değildir. Faiz alacağına ilişkin bu dava, asıl alacağın ödenmesinden önce açılmış olduğundan, davacının asıl alacağı alırken faiz alacağını saklı tutması da gerekmez. Bu nedenle işin esasına girilerek hüküm kurmak gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; takibe konu ilamın Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı üzerine verilen kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili talebine ilişkin olduğunu, takibe dayanak mahkeme kararının hüküm fıkrasında kamulaştırma bedelinin iadesi yönünde belirlenmiş bir miktar, davalı idare lehine hükmedilen likit bir alacak bulunmamakta olup, kararın eda hükmü içermediğini, ayrıca kamulaştırma bedelinin iadesine ilişkin kısımda faiz konusunda da bir hüküm kurulmadığını, kamulaştırma bedelinin faiziyle birlikte iadesine de karar verilmediğini, bu nedenlerle mahkeme kararının ilamlı icra takibine konu edilemeyeceğini gerek asıl alacak kalemi yönünden gerekse işlemiş faiz alacağı kalemi yönünden başlatılan takibin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek icra emrinin ve takibin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; takibe konu ilamın Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı üzerine verilen kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili talebine ilişkin olduğunu, takibe dayanak mahkeme kararının hüküm fıkrasında kamulaştırma bedelinin iadesi yönünde belirlenmiş bir miktar, davalı idare lehine hükmedilen likit bir alacak bulunmamakta olup, kararın eda hükmü içermediğini, ayrıca kamulaştırma bedelinin iadesine ilişkin kısımda faiz konusunda da bir hüküm kurulmadığını, kamulaştırma bedelinin faiziyle birlikte iadesine de karar verilmediğini, bu nedenlerle mahkeme kararının ilamlı icra takibine konu edilemeyeceğini gerek asıl alacak kalemi yönünden gerekse işlemiş faiz alacağı kalemi yönünden başlatılan takibin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek icra emrinin ve takibin takibin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti, tespit edilen bedelin Kamulaştırma Kanunu'nun 3. ve 5366 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca taksitle ödenmesi ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı ... vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte İstanbul 3....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti, tespit edilen bedelin Kamulaştırma Kanunu'nun 3. ve 5366 sayılı Kanun'un 4. maddesi uyarınca taksitle ödenmesi ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, bir kısım davalılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte İstanbul 3....