WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstasyon Mevkii 18 parsel 38700 m2 yer alan dava konusu taşınmazda bulunan 1/4 hissesini satmayı vaat ettiğini, davalının müvekkili ile imzalamış olduğu satış vaadi sözleşmesine rağmen dava konusu taşınmazdaki hisselerini 18/06/2018 tarihinde tapuda diğer davalıya sattığını, diğer davalının satış vaadi sözleşmesi bilindiği halde temlik ettiğini, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini bilerek dava konusu taşınmaz hisselerini temlik eden davalı T6 - T6 Metalurji Akaryakıt Gıda Turizm Tic.San.A.Ş. kötüniyetli olduğunu, dava konusu taşınmaz hisseleri ile ilgili davalı adına bulunan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescil edilmesini, bu nedenlerle 15/10/2006 tarihinde tanzim olunan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu Kayseri İli Yeşilhisar İlçesi Gülbayır Mah....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, gayrimenkul harici satış sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 13. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Aile Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, alacak istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince uyuşmazlığın aile hukukuna ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile mahkemesi tarafından ise, geçersiz gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu, görevli mahkemenin genel görevli mahkemeler olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; davacı vekili, müvekkili ve davalının karı koca olduklarını, ... 3. Aile Mahkemesinin 2012/289 E. - 2013/360 K. sayılı ilâmı ile boşandıklarını, davalının yapısal şekli ile inşaat ve kooperatif işi yapan bir mütahhit olduğunu, davacının davalıdan 2010 yılında daire satın aldığını, satış bedeli olan 45.000.-TL'yi ödediği halde tapusunun kendisine verilmediğini, bu nedenle ödenmiş olan 45.000....

      KANITLAR: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME : Dava; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince, davalıya yapılan ödemelerin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Davacı tarafından davalı aleyhine Bursa 20.İcra Müd. 2022/4978 esas sayılı dosyasında ; 1.000.000,00-TL asıl alacak 3.205,48- TL takip öncesi faiz olmak üzere toplam 1.003.205,48-TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır....

        Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, davacının tescil talebi olmakla beraber tapu iptal talebinin bulunmadığını, gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin şarta bağlı olarak yapıldığını, yasal engeller nedeniyle şartların yerine getirilemediğinden sözleşmelerinin geçerli olmadığını, taşınmazın orman vasfında olduğunu, davacı vekilinin yargılama sırasında tapu devrinin hukuken ve fiilen mümkün olmadığını kabul etmekle bedel talebinde bulunduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, terditli olarak açılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, alacak isteğine ilişkindir....

        Davalı şirket, savunmasında kendilerine dava konusu çeklerin verilmediğini savunmaktadır. 10.08.2006 tarihli harici düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde satış bedeli olarak 380.000,00 YTL üzerinde anlaşıldığı, bunun 250.000 YTL sinin peşin ödeneceği bakiye bedel 130.000 YTL içinde 10 adet çek verileceği yazılı olduğu gibi dosyaya ibraz edilen çeklerinde her birinin 13000 YTL olduğu ve davalı satıcı şirket yetkilisi tarafından 3.kişilere ciro edildiği anlaşılmaktadır. Davalı şirket yetkilisi bu çeklerin alındığını kabul etmekle birlikte satış ilişkisi nedeni ile değil, başka bir hukuki ilişki nedeni ile verildiğini savunmuştur. Davalı bu iddiasını yasal delillerle kanıtlamalıdır. Davada ispat yükü davalı tarafa aittir. Davalı iddiasını ispat için herhangi bir delil ibraz etmemiştir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2022 NUMARASI : 2021/169 E - 2022/41 K DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle;Davalılardan Yeşil Gayrimenkul tarafından henüz arsa aşamasında iken müvekkiline satış vaadi sözleşmesi ile ön ödemeli konut satışı yapıldığını, davalının yönlendirmesi ile satış için diğer davalı T....

          Temyiz Sebepleri Davalı ... vekili; alacak likit olmadığından İstinaf Mahkemesince icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalıların sorumlu oldukları tutarın bilirkişi raporu da alınmak suretiyle yapılan yargılama sonucu belirlendiğini, vekalet ücreti davacı vekili tarafından istinaf edilmediği ve asıl alacak tutarı değişmediği halde müvekkil aleyhine çok daha yüksek bir tutarda vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, geçersiz taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi, 2.1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun (1136 sayılı Kanun) 168 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 3....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/234 Esas KARAR NO : 2022/440 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/02/2020 KARAR TARİHİ : 22/06/2022 KARAR Y.TARİHİ : 22/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında 18/02/2012 tarihinde, 9.700,00 TL bedelli Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşme düzenledikler, taraflar arasında yapılan satış sözleşmesinin üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen, mülkün tapu kaydının halen davacının üzerine kayıt ve tescil edilmediği, dava konusu olan devre mülklerin inşaatının durduğunu da sifahen öğrendiklerini, davacının sözleşme konusu yeri dava tarihinden önce hiç görmediği ve konaklamadığı, devre mülkten hiçbir şekilde fayda sağlayamadığı, Yapılan devre mülk sözleşmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin noter aracılığı ile yapılması gerekirken...

              Somut olayda; taraflar arasında imzalanan harici "gayrimenkul satış sözleşmesi" ve aynı tarihte yapılan resmi satış sözleşmesi bir bütün olarak ele alındığında satıcı, taşınmazın satımını ticari ve mesleki bir amaçla yapmış, alıcı ise tüketici sıfatıyla satın almış olup aralarındaki ilişki tüketici işlemi olduğundan bu işlemden kaynaklanan uyuşmazlıklara da tüketici mahkemesi bakması gerektiğinden o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması kanundan kaynaklanan bir zorunluluktur. Açıklanan bu olgu karşısında, mahkemece, ayrı bir tüketici mahkemesi varsa görevsizlik kararı verilmesi, yok ise, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak karar verilmesi yerine davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu