Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Davacı, sözleşmeden dönerek bedel iadesini talep etmiş olup davaya konu ayıp nazara alındığında bedel iadesini gerektiren bir husus olmasa da çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince anılan yasanın 4/2. maddesine göre davacının ücretsiz onarım ve bedel indirim hakkının olup olmadığının da değerlendirilmesi gerekir. Yukarıda açıklandığı üzere toplanan deliller doğrultusunda bedel indirimi ve ücretsiz onarım hususları gözetilerek hakkaniyete uygun bir karar verilmesi gerekirken, bu husus dikkate alınmadan eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. 2-Bozma nedenine göre davalı ... nin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

    Bilirkişi raporunda; davacının satın almış olduğu fırın ve çamaşır makinesi için ücretsiz onarım hakkını kullandığı, bu eşyalardaki arızaların ... kapsamında servis tarafından giderildiği, buzdolabının ise “sol yan yüzünde arkasından yaklaşık 20 cm mesafede ve tabanından yaklaşık 50 cm mesafede bir darbe izinin olduğu”, bu nedenle buzdolabının ayıplı mal kapsamına girdiği ve davacının bedel iadesi talebinin uygun olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporunda açıklanan şekline göre buzdolabında bulunan darbe izi, açık ayıptır. 4077 sayılı Kanunun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıdan 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın yanisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, 11.11.2009 tarihli beyanında da aracın değiştirilmesini, olmadığı takdirde bedel iadesi, olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

        - KARAR - Davacı vekili, müvekkili şirketin müşterilerine sattığı elektriğin sayaç okuma işini de yapan davalının, her bir sayaç için sabit bir sayaç ödeme bedeli alması gerekirken, nispi bedel aldığını, nispi bedel alınmasına ilişkin EPDK kararının Danıştay tarafından iptal edildiğini, iptal kararı sonrası sabit bedel alınması gerektiği konusunda yeni kurul kararları alındığını, fakat geçmiş dönemde nisbi tarifeye uygulanarak fazladan yapılan tahsilatların iadesi gerektiğini, bu kapsamda müvekkilince 2006 yılı Eylül-2010 yılı Aralık arası dönemde fazladan toplam 173.490,56 TL ödeme yapıldığını ileri sürerek, anılan bedelin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek gecikme zammı ve gecikme zammına KDV uygulanmak suretiyle, davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, hizmet bedelinin hizmetin yapıldığı tarihteki, kurul kararlarına dayalı olarak belirlendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

          K A R A R Davacı, davalıdan satın aldığı mobilya takımının ayıplı çıkması üzerine tüketici hakem heyetine başvurduğunu, lehine çıkan bedel iadesi yönündeki karar sonrasında icra takibi başlattığını ancak takibe haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı ise ayıpla ilgili isnatların haksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Davanın kabulüne dair verilen karar; dairenin 03.12,2015 tarih 2014/38798 esas, 2015/35447 karar sayılı ilamı ile “...eldeki itirazın iptali davasında dava değeri 6.240,00 TL olarak gösterilmiştir. HUMK 74.md (HMK 26.md) hükmünce hakim tarafların talepleriyle bağlı olup, talep dışına çıkarak karar veremez....

            İş dosyası ile fazla yatırılan bedelin iadesi konusunda davacı tarafından dava açmakta muhtariyetine,) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (Mahkemece tespit edilen bedel ile daha önce 27. madde gereğince idarece zemin için ödenen bedel arasındaki fark bedel olan 315.456-TL'nin davalı taraftan alınarak, davacı idareye ödenmesine,) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 04.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık; tapuda kayıtlı taşınmazın haricen satışına dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkin olup, Mahkemece tapu iptali ve tescil talebinin reddine, bedel iadesi isteğinin kabulüne karar verilmiş ve hüküm yalnızca davalı tarafından temyiz edilmiş olduğuna göre; Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Sayılı dosyasına borçlunun yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 3.183,00 TL asıl alacak 452,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.635,07 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağın %20 si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacının aldığı koltuk takımının yırtılması sonucunda davalı tarafından kaplama yapılması için alınıp 30 günlük yasal süresi geçmesine rağmen iade edilmemesi nedeniyle, davacı tarafından bedel iadesi talebi ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, üründeki ayıbın kullanım hatasından kaynaklandığını savunmuştur. Mahkemece, bilirkişi incelemesi yapılmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, ayıbın kullanım hatası mı yoksa imalat hatası mı olduğu hususu bilirkişiden alınacak rapor sonucu ortaya çıkacaktır....

                  Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile aracın iade edilmek şartıyla 31.239,60 Euro ile yaptığı faydalı masraf toplamı olan 870,70 TL’nin teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı eldeki davada ayıplı olan aracın ayıpsız misli ile değişimi ve bedel iadesi ile birlikte yaptığı masrafların tahsilini talep etmiştir. Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, tüketicinin seçimlik haklarından dilediğini kullanma yetkisi olduğu, seçimini araç ve bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır....

                    Eğer ki kapaktaki ezik nedeniyle onarım gerçekleşmediyse davacının onarım hakkını hiç kullanmamış olduğu kabul edilerek değişim veya bedel iadesi talep edebileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda da onarım hakkını kullanmayan davacı yönünden mahkemece alınan bilirkişi raporu yetersiz olduğundan konusunda uzman bir bilirkişiden yargıtay ve taraf denetimine elverişli yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmelidir. Bu yönler gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 19.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu