Öte yandan bağıştan dönme (rücu), bağışlayanın bağışlanana varması gerekli tek taraflı beyanıyla geriye yürüyerek (makable şamil) hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme(rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Bağıştan dönme (rücu) 6098 s. TBK' nun 295. (818 s. BK' nun 244.) maddesinde aynen; “Bağışlayan, aşağıdaki durumlardan biri gerçekleşmişse, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde, bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir: 1. Bağışlanan, bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse. 2....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Asıl ve birleştirilen davada uyuşmazlık, mirasbırakana teb’an açılan bağıştan rücu hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürürlü (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK’nın 244/3. TBK’nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürürlü (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. ve TBK'nın 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK. nin 244/3. TBK'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, bağıştan dönme hukuksal sebebine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. İlk dereceli mahkemece yapılan yargılama sırasında taraf delillerinin toplandığı, davacı tanıklarının dinlendiği, mahallinde keşif icra edildiği, bilirkişi raporunun dosyaya alındığı, belirlenen dava değeri olan; 876.470,00 TL üzerinden eksik harcın ikmali yoluna gidildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve bağıştan rücu hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca alacak isteklerine ilişkindir....
Davalı, bağıştan dönme için 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Ayrıca amacın gerçekleşmeyeceğinin kesin biçimde anlaşılması tarihi ile bu tarihten itibaren TBK'nin 297/1. maddesine göre bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde bağıştan dönme (rücu) hakkının kullanılıp kullanılmadığının araştırılması da zorunludur. Öte yandan, Türk Borçlar Kanunun borçlunun temerrütüne ilişkin genel hükümleri; koşullu veya yüklemeli bağışlarda da gözden uzak tutulmamalı, TBK'nın 124. maddede sayılan özel haller dışında, sözleşmeden dönme hakkının kullanılabilmesi için mütemerrit duruma düşen bağışlanana işin özelliğine ve hayatın olağan akışına uygun bir süre tanınmalıdır....
Davalı, davanın 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, dava konusu taşınmazlara kayıtsız şartsız bağışlandığını, bağıştan dönme koşullarının gerçekleşmediğini, taşınmazda başka paydaşlar bulunduğundan sosyal tesis yapılamadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, mirasbırakanın 09.11.2004 tarihinde öldüğü, davanın ise 29.03.2013 tarihinde açıldığı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 297. maddesi hükmü gereğince bağışlayanın ölümünden itibaren mirasçıların bağışlamayı geri alma haklarını kullanmadıkları, davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Mahkemece, davacının bağıştan dönme sebebiyle tapu iptal ve tescil talebinde bulunduğu, davalı tarafın beyanıyla pay devrinin bedel karşılığı olmadığı ve taraf muvazaası olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin verilen karar Dairece; " davacının evli olduğu sırada gayriresmi birlikteliği sürdürebilmek amacıyla iradi olarak temliki yaptığı, dolayısıyla hileden söz edilemeyeceği gibi TBK 81. maddesi uyarınca da taşınmazı geri istemeyeceği açıktır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafça süresinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Abdulvahap Dabakoğlu’nun hazırladığı rapor okunup açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Davalı ..., davanın İdare Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, davacının kendi isteği ile % 7,5 payını Belediyeye karşılıksız bağışladığını, bağıştan dönme şartlarının oluşmadığını, Borçlar Kanununda öngörülen hak düşürücü sürenin dolduğunu, husumetin Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, hibe edilen miktarların tapuya tescili sırasında hata yapıldığı, bu hususun Belediyenin de kabulünde bulunduğu gibi uzman bilirkişi incelemesi ile de sabit olduğu gerekçesiyle müfrez 1357 ada, 390 ve 391 parsel sayılı taşınmazlarda 1577/69120'şer payın iptali ile davacı adına tesciline, 2/69120 payın davalı ... üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir....