Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olduğunun açık ve net olduğu, davacının bir çok mal varlığı olduğu, oğlu olarak gördüğü müvekkiline yaptığı günü gelmeden ödemelerin bağışlama olduğunun açık olduğu, bağışlama idaresinin, bağışlayanın hal ve haraketlerinden yada olayın niteliğinden anlaşıldığı, kredi ödemelerinin hiçbir zaman ihtar çekilmeden ve gününden önce ödenmiş olması, bağışlama iradesinin göstergesi olduğunu, açılan davanın reddinin gerektiği, davacı aleyhine alacak miktarının %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği görülmüştür....

SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın satış vaadinden kaynaklanması ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun anılan kararına göre dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 09.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın bağıştan rücu ve ifadan kaçınma ilişkisinden kaynaklanmakta olup, davalının tacir sıfatı bulunmadığı gibi,her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası(nispi ticari dava) niteliğinde de olmadığı ve TTK'nun 4.maddesinde sayılan diğer anlatımla bu maddede 6098 sayılı TBK'na atıf yapan sözleşmelere ilişkin olmadığından mutlak ticari davalardan olmadığı ve uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6098 sayılı Borçlar Yasasının, Bağışlama sözü vermenin geri alınması ve ifadan kaçınma başliklı 296. madesinde "Bağışlama sözü veren, aşağıdaki durumlarda sözünü geri alabilir ve onu ifadan kaçınabilir: 1. Elden bağışlanılan bir malın geri verilmesini isteyebileceği sebeplerden biri varsa. 2. Mali durumu, sonradan sözün yerine getirilmesini kendisi için olağanüstü ağır kılacak ölçüde değişmişse. 3....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastro tespiti öncesi bağışlama aktinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 14.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Mahkemece, davalılar arasındaki yakın akrabalık nedeniyle ivazlı tasarrufların bağışlama hükmünde sayıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, yapılan satışta edimler arasında aşırı fark bulunmasına, İİY'nın 278/2 maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp yapılan tasarrufun iptale tabi olduğunun öngörülmesine, 3. kişi tarafından taşınmazın tasarruf tarihindeki bilirkişilerce belirlenen gerçek değerinin ödendiğinin yasal ve inandırıcı delillerle kanıtlanamamasına, edimler arasında fahiş farkın bulunduğu hallerde 3. kişinin iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceğine, kaldı ki 3.kişi ...’in borçlu ...’ın ağabeyi olmasına, İİY'nın 278/1 maddesinde bu derece akrabalar arasında yapılan tasarrufların bağışlama hükmünde sayıldığının ve iptale tabi olduğunun öngörülmesine, diğer...

          Buna göre dava konusu mehir alacağının mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel ) bir alacak mı yoksa bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak mı olduğunun tespiti gerektiği, zira sunulan belge içeriğinden bu ayrımın yapılamadığı, bu ayrımın yapılabilmesi için delillerin toplanıp tartışılmasının gerektiği, taraflar arasında mehir senedinden kaynaklanan bir sözleşme ilişkisinin bulunduğu ve Yargıtay uygulamalarına göre uyuşmazlığın mehri muaacelden (Aile Hukuku) kaynaklı ise Aile Mahkemesi'nin, mehri müeccelden (BK/TBK) kaynaklı ise Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu, bu konudaki tespitin öncelikle Aile Mahkemesince yapılması gerektiği, yine davacının evliliğin yıpranma bedeli adı altında manevi tazminat talebinin de bulunduğu göz önüne alındığında sonuç olarak ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir....

          Hukuk Dairesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, gayrimenkul satış vaadinden kaynaklı alacağa ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (6). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (6). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 16.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, iddia ve savunmaya, mahkemece kabul edilen hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, gayrimenkul satış vaadinden doğan tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 20.01.2017 gün ve 2017/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 01/07/2016 kabul tarihli ve 6723 sayılı Kanunun 21. maddesiyle değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 14/07/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL Yargıtaya Geliş Tarihi:02.12.2016 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; gayrimenkul satış vaadinden kaynaklı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 07.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......

                MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve mahkemenin kabulü bağışlama sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkindir. ....02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun ....maddesiyle ... Yasasının ....maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının ... ....... Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle ... ....... Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 25.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu