"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir. Davacı, 5 nolu bağımsız bölümü eşi olan davalı adına satın aldığını, davalının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, bağıştan dönme şartlarının oluştuğunu belirterek tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde taşınmazın dava tarihindeki değerinin tahsilini istemiş, yargılama sırasında ölümüyle davayı mirasçıları takip etmiştir....
İkinci nokta, dönme cezasında sadece bu kaydın lehine konulduğu kişinin (tarafın), ilgili ceza bedelini ödeyerek sözleşmeden dönme hakkını kullanabilecek olmasıdır. Yoksa diğer taraf, kural olarak böyle bir haktan istifade edemez. Buna karşılık cayma parasında dönme hakkı temelde her iki taraf için de kullanılabilir durumda olacaktır. Üçüncü farklılık arz eden nokta ise, cayma parasından faydalanarak sözleşmeden dönme hakkı kullanılabilmesi zamanının en geç asli edim yükümlülüklerinden birinin ifasına başlandığı ana kadar olmasıdır. Dönme cezasında ise durum farklıdır, ceza olarak yükümlenilen edime dayalı dönme hakkının kullanılması için herhangi bir özel zaman sınırlaması bulunmamaktadır. Belki bir tek, her hak bakımından olduğu üzere, bir dürüstlük kuralına dayalı hakkın kötüye kullanılması (TMK m. 2 f.2) sınırlaması olduğu söylenebilir....
Davacı iş sahibi eldeki davada BK'nın 360. maddesinde sayılan seçimlik haklardan sözleşmeden dönme hakkını kullanmıştır. Sözleşmeden dönme halinde tarafların sözleşmeden kaynaklanan karşılıklı yükümlülükleri sona erer. Dönme halinde taraflar sözleşme gereği aldıklarını karşılıklı iade etmekle yükümlüdürler. Yani davacı iş sahibi söküp depoya kaldırdığı ayıplı malzemeleri, davalı yüklenici de tahsil ettiği iş bedelini iade edecektir.O halde bu alacak kalemi ile ilgili olarak mahkemece yapılacak işlem; ödenen bedelin istirdadıyla ilgili alacak miktarını davacıya açıklatmak, bildirilen delilleri inceleyip değerlendirerek, gerekirse bilirkişiden ek rapor alarak sözleşme gereği davalı yükleniciye yapılmış bulunan ödeme miktarını saptamak, halen davacı iş sahibi uhtesinde bulunduğu anlaşılan ayıplı cihaz, modül, yazılım ve aksesuarların davalıya iade edilmesi koşuluyla ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar vermekten ibarettir....
Bağışlamadan dönme, bağışlayanın tek taraflı, bağışlanana varması gerekli bir beyanıyla bağışlamayı geriye yürürlü olarak ortadan kaldırmasıdır. Dönme hakkı, bir hukuksal ilişkiye son veren yenilik doğurucu haklardandır. Ne var ki bağışlayan, ancak TBK 295. maddedeki koşullardan birinin varlığı halinde bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir. Somut olaya ilişkin dosya içeriğinde, davalı bağışlanan davacı bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlediği ya da davacı bağışlayana veya onun ailesinden bir kimseye karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davrandığı yolunda bir kanıt bulunmadığından bağıştan rücu koşullarının olayda gerçekleştiği kabul edilemez. Mahkemece, davacının bağıştan dönme koşullarını oluşmadığı için davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir....
HUKUK DAİRESİ Dava; ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 15/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Anılan bu hüküm TBK 179/son ( BK 158/son ) maddesi gereğince dönme cezası niteliğindedir. Dönme cezasının kararlaştırıldığı hallerde borçlu, kararlaştırılan cezayı ödemek suretiyle sözleşmeyi feshedebilir. Bu imkanı kullanan borçlu, dönme cezasını ödeyerek ifa yükümlülüğünden kurtulur. Bu cezayı ödeyerek sözleşmeden dönen tarafın, diğer tarafın muhtemel zararlarını peşinen maktu olarak karşıladığı kabul edilir. Yasadaki bu hüküm, düzenleyici nitelikte olup, aksinin kararlaştırılması mümkün ise de; somut olayda kuralın aksine bir anlaşmanın olduğu ileri sürülerek kanıtlanmış değildir. Bu itibarla, taraflar, dönülen sözleşme nedeniyle birbirlerinin malvarlıklarına kazandırdıkları değerler dışında herhangi bir tazminat talebinde bulunamazlar. Nitekim asıl davada, yüklenici, davalının dönme cezasını ödemeyi peşinen kabul edip, imalat alacağından mahsup edilmesiyle bakiye alacağının tahsilini istemiştir....
İNCLEME VE GEREKÇE Dava hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı şirketten alınan ---- ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve dava konusu telefon satım bedelinin iadesine ilişkin alacak davasıdır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir. Dava konusu ----alımı hususunda sözleşme imzalanıp imzalanmadığı, dava konusu--- ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise -----, davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü süresinde ve usulüne uygun bir şekilde yerine getirip getirmediği, sözleşmeden dönme ve dava konusu telefonun satım bedelinin iadesini talep edip edemeyeceği noktasında olduğu tespit edilmiştir....
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmü düzenlenmiştir....
Davacı vekili 12/06/2023 tarihli dilekçe ile, günümüzdeki yüksek enflasyon sebebiyle sözleşmeden dönme hakkının kullanılması ile araç bedelinin davacı şirkete ödenmesinde hukuki yarar kalmadığını, bu nedenle dava dilekçesinin neticei talep kısmındaki araç satış sözleşmesinden dönme hakkının kullanılmasına ilişkin taleplerinden feragat ettiğini bildirmiştir. Dava, araç satış sözleşmesi kapsamında araca yapılan onarım bedelinin tahlisine ilişkin alacak davasıdır. Davacı vekili ... havale tarihli kısmı feragate ilişkin dilekçesi ile, yüksek enflasyon sebebiyle sözleşmeden dönme hakının kullanılması ile araç bedelinin müvekkili şirkete ödenmesine hukuki yarar kalmadığını, ... plakalı aracın satış sözleşmesinden dönme hakkının kullanılmasına ilişkin taleplerinden feragat ettiklerini bildirmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/369 Esas KARAR NO : 2021/387 DAVA :Alacak (İvazsız yapılan bağıştan dönme) DAVA TARİHİ : 29/03/2017 KARAR TARİHİ : 10/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (İvazsız yapılan bağıştan dönme) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ----------- ----- imza attığını, davalı------------ ---- başarılı bir şekilde yönettiğini, ancak gerek sağlık sorunları gerekse davalı çocuklara ve eşinin ricası ile şirkette bulunan tüm hisselerini davalı çocuklara ve eşine devrettiğini, işbu devir ile birlikte müvekkiline ait olan hisseler adına karar alma yetkisinin çocuklara ve eşine geçtiğini, fakat davalılara yapılan ---- sebebi dışında kullanıldığını, şirketi müvekkilinden daha iyi bir şekilde yönetecek geliştireceklerini beyan eden davalıların -------------soktuklarını, diğer davalının da hisselerini kendisinden habersiz bir şekilde ---------- devrettiğini...