Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı iş sahibi eldeki davada BK'nın 360. maddesinde sayılan seçimlik haklardan sözleşmeden dönme hakkını kullanmıştır. Sözleşmeden dönme halinde tarafların sözleşmeden kaynaklanan karşılıklı yükümlülükleri sona erer. Dönme halinde taraflar sözleşme gereği aldıklarını karşılıklı iade etmekle yükümlüdürler. Yani davacı iş sahibi söküp depoya kaldırdığı ayıplı malzemeleri, davalı yüklenici de tahsil ettiği iş bedelini iade edecektir.O halde bu alacak kalemi ile ilgili olarak mahkemece yapılacak işlem; ödenen bedelin istirdadıyla ilgili alacak miktarını davacıya açıklatmak, bildirilen delilleri inceleyip değerlendirerek, gerekirse bilirkişiden ek rapor alarak sözleşme gereği davalı yükleniciye yapılmış bulunan ödeme miktarını saptamak, halen davacı iş sahibi uhtesinde bulunduğu anlaşılan ayıplı cihaz, modül, yazılım ve aksesuarların davalıya iade edilmesi koşuluyla ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar vermekten ibarettir....

    HUKUK DAİRESİ Dava; ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 15/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Anılan bu hüküm TBK 179/son ( BK 158/son ) maddesi gereğince dönme cezası niteliğindedir. Dönme cezasının kararlaştırıldığı hallerde borçlu, kararlaştırılan cezayı ödemek suretiyle sözleşmeyi feshedebilir. Bu imkanı kullanan borçlu, dönme cezasını ödeyerek ifa yükümlülüğünden kurtulur. Bu cezayı ödeyerek sözleşmeden dönen tarafın, diğer tarafın muhtemel zararlarını peşinen maktu olarak karşıladığı kabul edilir. Yasadaki bu hüküm, düzenleyici nitelikte olup, aksinin kararlaştırılması mümkün ise de; somut olayda kuralın aksine bir anlaşmanın olduğu ileri sürülerek kanıtlanmış değildir. Bu itibarla, taraflar, dönülen sözleşme nedeniyle birbirlerinin malvarlıklarına kazandırdıkları değerler dışında herhangi bir tazminat talebinde bulunamazlar. Nitekim asıl davada, yüklenici, davalının dönme cezasını ödemeyi peşinen kabul edip, imalat alacağından mahsup edilmesiyle bakiye alacağının tahsilini istemiştir....

        Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmü düzenlenmiştir....

          İNCLEME VE GEREKÇE Dava hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı şirketten alınan ---- ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve dava konusu telefon satım bedelinin iadesine ilişkin alacak davasıdır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir. Dava konusu ----alımı hususunda sözleşme imzalanıp imzalanmadığı, dava konusu--- ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise -----, davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü süresinde ve usulüne uygun bir şekilde yerine getirip getirmediği, sözleşmeden dönme ve dava konusu telefonun satım bedelinin iadesini talep edip edemeyeceği noktasında olduğu tespit edilmiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/369 Esas KARAR NO : 2021/387 DAVA :Alacak (İvazsız yapılan bağıştan dönme) DAVA TARİHİ : 29/03/2017 KARAR TARİHİ : 10/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (İvazsız yapılan bağıştan dönme) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ----------- ----- imza attığını, davalı------------ ---- başarılı bir şekilde yönettiğini, ancak gerek sağlık sorunları gerekse davalı çocuklara ve eşinin ricası ile şirkette bulunan tüm hisselerini davalı çocuklara ve eşine devrettiğini, işbu devir ile birlikte müvekkiline ait olan hisseler adına karar alma yetkisinin çocuklara ve eşine geçtiğini, fakat davalılara yapılan ---- sebebi dışında kullanıldığını, şirketi müvekkilinden daha iyi bir şekilde yönetecek geliştireceklerini beyan eden davalıların -------------soktuklarını, diğer davalının da hisselerini kendisinden habersiz bir şekilde ---------- devrettiğini...

              Somut verilere dayalı hüküm kurmaya elverişli olması sebebiyle hükme esas alınan ... tarihli heyet raporuyla bankacı bilirkişinin tüm kredi tarihlerini, dönme tarihlerini ve dönme tarihi itibariyle mevcut borç durumunun karşılaştırarak yaptığı tespitlerden de anlaşılacağı üzere davalıların kefaletlerinden dönme tarihinden önce kullandırılan ..., ..., .... ve ...nolu döviz kredilerinin dönme tarihi itibariyle ihtiva ettiği faiz ve vergi hariç ana para bakiyelerinin toplamının 3.128.842,00....

                Davacı bu hakkını, sözleşmeden dönme, ödediği bedelin iadesi şeklinde kullandığından ve dava konusu mobilyaların ayıplı olduğu anlaşılmakla, ayıplı malın iadesi ile satış bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 7.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dönme cezasının istenmesi ve mahkemece karar altına alınması durumunda, yüklenici başka bir nedenle tazminat ve alacak isteminde bulunamaz. Somut olayda, davacı tarafça sözleşmenin 23. maddesindeki dönme cezası dava konusu yapılıp mahkemece de karar altına alındığına göre, yukarıda açıklanan kural gereği davacı tarafın kâr mahrumiyeti isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, kâr mahrumiyeti isteminin de kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle diğer yönlerin bozma nedeni yapılmasına yer olmadığına, kararın 2. bent uyarınca davalı arsa sahipleri yararına BOZULMASINA, 750,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 28.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Davalı karşı davacı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl davada davacı-karşı davalı sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi talebi ile talepte bulunduğunu, taraflar arasında 30.12.2015 tarihli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, davalının 19.11.2018 tarihli ihtarnamesi ile yatırım amaçlı taşınmazı satın aldığını beyan ettiğini, taşınmazın 17.07.2018 tarihinde tam ve eksiksiz olarak teslim edildiğini, taraflar arasındaki sözleşme gereğince devir veya teslim tarihine kadar herhangi bir gerekçe göstermeksizin sözleşmeden dönme hakkına sahip olduğunu, davacının dönme iradesini 03.01.2019 tarihinde noter aracılığı ile satıcıya yönettiğini, tüketici davacının 24 aylık hak düşünü süresi içersinde sözleşmeden dönme iradesini kullanmadığını, bu nedenle kredi ödemelerine devam etmesi gerekirken ödemelerini aksattığını, kredi kullandığı banka garantörlük sözleşmesi kapsamında müvekkili şirketlerden ilgili kalan kredi tutarının ödenmesini talep ettiğini, karşı dava yönünden...

                    UYAP Entegrasyonu