Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.”...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/69 KARAR NO : 2023/26 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 21/01/2022 KARAR TARİHİ : 12/01/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı arasında 24.05.2019 tarihli sözleşme imzalandığını, müvekkili şirketin sözleşme bedeli olan 60.599,45 TL'yi tamamen ödediğini, bu sözleşmeye göre ......
talep ettiklerini, davacının dava kapsamındaki tüm talepleri birbiri ile çeliştiğinden ve bu alacak kalemleri birbirine bağlı olarak beraber talep edilemeyeceğinden davanın esastan reddine, tüm yargılama masraf ve vekâlet ücretlerinin davacı tarafa tahmil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İl Tüketici Hakem Heyetinin görev sınırı 2022 yılı itibarıyla 15.430 TL 'nin altındaki uyuşmazlıkları kapsadığını, fakat ilgili davanın alacağı belirsiz alacak olup bedeli tarafımızca tam olarak hesaplanamadığını, bu sebeple belirsiz alacak olarak tüketici mahkemesinde açma zorunluluğunun doğduğunu, şayet mahkeme detaylı bir şekilde araştırma yaptıktan sonra yani bilirkişiye gidilerek ayıptan dolayı oluşan müvekkilin zararı incelenip çıkan maddi zararın 2022 yılı il tüketici hakem heyetinin görev sınırında olup olmadığının tespiti yapılarak karar verilmesi gerektiğini, (13. HD. 24.03.2016 T. E: 2015/33636, K: 8612- 13. HD. Esas No: 2016/4128 Karar No: 2016/9678 Karar Tarihi: 06.04.2016- 13. HD....
Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir. Somut olayda davalının temerrüdü nedeniyle davacı tarafından sözleşmeden dönüldüğü ve kesin teminatın irat kaydedildiği sabit olduğuna göre, davacının ifadan vazgeçerek yukarıda belirtilen seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ve sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini isteme hakkını kullandığı açıktır. Sözleşmede aksi kararlaştırılmadığına göre davacı hem ifadan vazgerek sözleşmeden dönme hakkını kullanıp hem de ifa ile birlikte istenebilecek gecikme cezasını talep edemez....
Alıcının, sözlesmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satıs bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın degerindeki eksiklik satıs bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözlesmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle degistirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." Somut olayımızda davacı TBK nın 227/1 maddesindeki sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanmıştır. Dosyada bulunan d.iş raporunda davaya konu makinenin gizli ayıplı olduğu, yine mahkemece hükme esas alınan 28/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda da makinenin gizli ayıplı olduğunun ortaya konulduğu, her iki raporun birbirini teyit eder nitelikte olduğu dolayısıyla ilk derece mahkemesince makinenin ayıplı kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı kanaatine varılmıştır....
Ayrıca amacın gerçekleşmeyeceğinin kesin biçimde anlaşılması tarihi ile bu tarihten itibaren B.K'nun 246. maddesine göre bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde bağıştan dönme (rücu) hakkının kullanılıp kullanılmadığının araştırılması da zorunludur. Öte yandan Borçlar Kanunun borçlunun temerrüdüne ilişkin genel hükümleri; koşullu veya mükellefiyetli bağışlarda da gözden uzak tutulmamalı, 107. maddede sayılan özel haller dışında, sözleşmeden dönme hakkının kullanılabilmesi için mütemerrit duruma düşen bağışlanana işin özelliğine ve hayatın olağan akışına uygun bir süre tanınmalıdır....
O halde, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde, taraflardan birinin sözleşmeden dönme iradesinin karşı tarafça kabul edilmesi, başka bir anlatımla, dönme iradelerinin birleşmesi veya fesih davası üzerine mahkemece sözleşmeden dönmeye hük-medilmesi gerekir. Asıl davada davacı arsa sahibi, işbu dava ile muarazanın önlenmesini ve tapu kayıtlanndaki şerhin kaldırılmasını istemekle, aynı zamanda mahkemeden sözleşmeden dönmeyi de talep etmiş sayılır. O halde mahkemece yapılması gereken iş; asıl davada davacının talebinin, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshini de içerdiği gözönünde bulundurularak, davacının fesih talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz hüküm kurmaktan ibarettir. Karşı dava yönünden ise; karşı davacı yüklenici, sözleşmenin fesih nedeniyle uğradığı zararların tahsilini istemiştir....
Sözleşmeden dönme, sözleşmeyi sona erdiren ve tarafların iradelerine bağlı sebeplerden birisidir. Bedel karşılığı eser sözleşmelerinde dönme beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran bir irade beyanı olduğundan, karşı tarafa ulaşması ile hukuki sonuçlarını doğurur (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 17/03/2010 gün, 2010/98-1538 sayılı kararı). Fesih veya dönme sözcüğü kullanılmasa da iş bedelinin geri istenmesi gibi dönme iradesini gösteren beyanlarda bulunulmuş ise sözleşmeden dönme iradesinin bildirildiğinin kabulü gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10/02/2010 gün, 2010/19-38 ve 2010/69 sayılı kararı). Dönme halinde sona erme geriye etkili sonuç doğuracağından taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre aldıklarını karşı tarafa iade etmekle yükümlüdür....
edildiğinden müvekkilinin sözleşmeden dönme hakkının mevcut olduğunu, müvekkilinin uğradığı zararın davalı tarafından tanzim edilmesi gerektiğini iddia ederek; davanın kabulünü, eser sözleşmesinden dönme talebinin kabulü ile ürünlerin davalı şirket tarafından masrafları davalıya ait olmak üzere iade alınarak ödenen bedelin ödendiği tarihten itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....