Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olayda, taraflar arasında 09/04/2019 tarihli fatura ile televizyonu 13.500,01 TL bedelle ticari satım aktinin kurulduğu ve davacıya teslim edildiği ve servis tarafından 15/06/2020 tarihinde televizyonun kurulumu sırasında ekranın kırık olduğu ve kurulumunun yapılamayacağının bildirildiği ve ayıbın ortaya çıktığı ileri sürülerek davacı tarafından kabul edilemeyecek derecede ayıp sebebiyle sözleşmenin feshini talep etmiş olup davalı ise ayıp ihbarının ve muayenenin yapılmadığı savunulmakla öncelikle uyuşmazlık noktasının, ayıbın niteliği, açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğu, ayıp ihbarının süresi içinde yapılıp yapılmadığının çözüme kavuşturulması zorunludur. Bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 02/08/2022 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, televizyonun ekranındaki kırığın basit bir muayene ile tespit edilebileceğinden açık ayıp niteliğinde olduğu sabittir....

    bu nedenle hükme esas alınmasının mümkün olmadığı ve böylece malın ayıplı olduğunu ispat yükü altında olan davalı tarafından ayıp olgusunun kanıtlanamadığı ve her ne kadar alacak faturaya dayalı ise de; uyuşmazlığın fatura bedelinden kaynaklanmayıp, ayıp savunmasından kaynaklandığı, bunun tespitinin de yargılamayı gerektirdiği, bu itibarla davacı yanın icra inkar tazminatı isteminin reddinin gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile; davalının İstanbul ......

      Taraf delilleri toplandıktan sonra, dava konusu araçlarda ayıp bulunup bulunmadığı, ayıp var ise bu durumun üretimden mi yoksa kullanımdan mı, dış etkenden mi kaynaklandığı, makinanın ayıplı olup olmadığı, bu ayıbın gizli ayıp olup olmadığı, davacının bu nedenlerle bedelin iadesi talebinde bulunma koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında makine mühendisi ve kimya mühendisi bilirkişilerden rapor alınmış, 27/04/2020 ve 01/02/2021 tarihli raporlarda, araçlardaki hasarın üretim aşamasında boyama hatasından kaynaklandığı, , bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, sorunun kullanımdan kaynaklanmadığı, ayıbın aracın tümünü değiştirilmesini gerektirecek bir gizli ayıp sınıfına girmediği, bedel indirimi seçeneğinin uygulanabileceği bildirilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, ... işi ile uğraştıklarını, davalıdan yazılım programı satın aldıklarını, programın işlevsel olarak kullanılamadığını ve ihtiyaca cevap vermediğini, programın kullanılması için verilen eğitimin eksik olduğunu, programı kullanabilmek amacıyla yine aynı programın çözüm ortağı ve yetkili bayisi olan başka bir firma ile anlaşma yaptıklarını, öncelikle sözleşmeden haklı olarak dönülmesi sebebiyle 7 adet program bedelinin, kabul edilmemesi halinde davalı tarafa ödenen bedelden indirim yapılarak fazla ödenen kısmın iadesine ve ayrıca farklı bir firma ile yaptıkları anlaşma bedelini talep ve dava etmiştir....

          Davalı vekili, davacının ürettiği malların ayıplı olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, karşı davada ise, davacı...karşı davalının malları ayıplı üretmesi sebebiyle müvekkilinin söz konusu malların yeniden ayıpsız olarak üretilmesi ve ayıpların giderilmesi için yaptığı giderler de dahil olmak üzere 42.660 Euro bedelinde düzenlenen fatura bedeli kadar alacaklı olduğunu belirterek, 42.660 Euro'nun davacı...karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi asıl ve ek rapora göre, davalı...karşı davacının ürünlerin anlaşmaya uygun olmadığını tespit ettiğinde bunları kabul etmemesi veya ayıp ihbarında bulunması gerekirken yasada öngörülen süre içinde yapılmış bir ayıp ihbarının bulunmadığı ve malı mevcut hali ile kabul etmiş sayıldığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın kanıtlanamadığı gerekçesiyle karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı...karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Davalı .... vekili, müvekkilinin artık dava konusu ürünlerin ithalatını yapmadığını, ayrıca bu davanın sadece satıcıya karşı açılabileceğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının ayıp iddiasının da haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının muayene ve ayıp ihbar külfetine uymadığını, ayrıca ürünün davacının dikkatsiz kullanımı sonucu hasara uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davanın garanti süresi içerisinde açıldığı, davalı ...'nin garanti veren sıfatı ile davalı ....'...

              Mahkemece verilen görev kapsamında her ne kadar davalıya yapılan işte açık ayıp ve gizli ayıp tespit edilmiş ise de davalının açık ayıp olarak davacıya ayıp ihbarında bulunduğuna dair dosyada bilgi belge sunulmadığı ve yine gizli ayıp olarak belirtilen mermer üzerindeki lekeler ile ilgili de ayıbın öğrenilmesinden itibaren yine ayıp ihbarında bulunulduğuna dair dosyada bilgi belge sunulmadığı anlaşılmıştır, takdiri Sayın Mahkemeye aittir....

                Bu sebeple asıl davada bilirkişi raporunda tespit edilen zarar miktarı üzerinden davanın kısmen kabulüne, ayıp iddiası sebebiyle alacak likit olmadığından ve icra inkar tazminatı koşulları oluşmadığından davacılar vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine, birleşen dosyada davacının asıl dosyada belirtilen ayıp ve zarar miktarı dışında yükümlülüklerini yerine getirmesi sebebiyle dava konusu 16/07/2015 tarihli ve 260.000,00-TL bedelli senedin bedelsiz kalması sebebiyle davalılardan istirdadı ile davacıya verilmesine, (asıl davadaki 2.000,00 TL bedelin ödenmesi şartıyla) karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  Ancak taşınmaz, tapu kayıtlarıyla sabit olduğu üzere, 03/09/2014 tarihinde davacı tarafından satın alınmış ve ayıp ihbarı olarak değerlendirilecek dosya arasındaki tek delil ise Beyşehir Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 31/07/2017 dava açılış tarihli 2017/18 D.iş sayılı dosyasıdır. Davacının, Eylül ayında taşınmazı satın almış olduğu, çatı ve terastaki ayıplı imalat sebebiyle taşınmazın ilk kış mevsiminde su aldığının tespit edilmiş olmasının hayatın olağan akışına uygun olduğu dikkate alındığında; davacının, taşınmazı satın alma tarihinin üzerinden üç kış mevsimi geçtikten sonra Sulh Hukuk Mahkemesine tespit yaptırdığı ve dolayısıyla ayıp ihbarında bulunduğu anlaşılmakla, davacının derhal ihbar mükellefiyetini yerine getirmediği kanaatine varılarak, davalının da zamanaşımı itirazında bulunduğu " gerekçesiyle davanın zamanaşımı sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir....

                  Noterliğinin 01/09/2020 tarihli ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile aynı tutarda iade faturasının kesildiği ve ürünlerin ayıplı olduğu (bu durumun daha öncesinde de bildirildiği) bildirilmiş olup her ne kadar ayıp ihbarının yapılması için TTK 18/3 maddesinde öngörülen usullerden birisi bu olsa da davalı karşı davacının işbu ihtarnamesi ile daha önceden ayıp ihbarının kendisi tarafından yapıldığını beyan etmesi sebebiyle bu ihtarnamenin ayıp ihbarına ilişkin değil davacı karşı davalı tarafından çekilen ihtarnameye cevap mahiyetinde keşide edildiğinin Mahkememizce değerlendirildiği, davalı karşı davacı ihtarname ile daha öncesinde ayıp ihbarının yapıldığını iddia etse de Mahkememizin bu paragrafta yapılan açıklamaları ile davalı karşı davacı tarafından süresinde ve usulüne uygun bir ayıp ihbarı yapıldığının kabul edilmediği, buraya kadar anlatılmaya çalışıldığı üzere TTK 18/3 madde gereği usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunulmadığı, bu hususta yazılı belge sunulmadığı, yine TTK...

                    UYAP Entegrasyonu