Dosya kapsamına uygun 04/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda davacının 2016 yılı Eylül ayı ücret alacağı 1.213,33 TL olarak tespit edilmiştir. Eldeki alacak davası davacı tarafından 29/06/2016 tarihinde açılmıştır. Davalı işveren tarafından davacının banka hesabına 12/10/2016 tarihinde 1.156,34 XX 684 yılı Eylül ayı ücreti davanın açılmasından sonra yatırılmıştır. Dairemizce yapılan hesaplamada (1.213,33 TL-1.156,20 TL=)57,13 TL davacının ödenmeyen aylık ücret alacağı kaldığı görülmüştür. Davacının 2016 yılı Eylül ayı ücret alacağı olarak net 57,13 TL ücret alacağı kabul edilmiş, fazlaya ilişkin ücret alacağı talebi reddedilmiştir. Ancak, ödenmeyen ücret alacağında dava açıldığı tarih itibari ile davacı haklıdır. Reddedilen ücret miktarında tarafların haklılık durumu dikkate alınarak harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti HMK 331/1 maddesi dikkate alınarak belirlenmiştir....
Karar tarihinde yürürlükte olan ve eldeki davada uygulanması gereken Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret" başlıklı 12. maddesi, "(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Şu kadar ki asıl alacak miktarı 3.333,33 TL.'ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez." hükmünü içermektedir.....
Maddesinin uygulanmasına engel teşkil etmektedir.Somut olayda; mahkemece reddedilen alacak gözetilerek davalı taraf lehine maktu ücreti vekalete hükmedilmişse de karar tarihinde yürürlükte bulunan , Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12/2 maddesi uyarınca maktu avukatlık ücretinin asıl alacak tutarını geçemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı şekilde avukatlık ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirmişse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün HMK nun geçici 3/1 maddesi yollaması ile HUMK 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....
Dosya içeriğine göre, davacı işçi tarafından dava dilekçesinde diğer alacak kalemleri ile birlikte 1.250,00 TL bakiye ücret alacağı ve 250,00 TL asgari geçim indirimi alacaklarının tahsili talep edilmiş, bilirkişi raporu alınmasından sonra verilen 29.01.2015 harç tarihli ıslah dilekçesinde ise asgari geçim indirimi ücret alacağı yönünden talep arttırılarak 2.526,94 TL'ye yükseltilmiştir. Yapılan yargılama sonucunda mahkemece, diğer alacak talepleri yönünden dava ve ıslah dilekçesindeki tutarlar üzerinden talep gibi, ücret alacağına yönelik talep hakkında 1.166,66 TL, asgari geçim indirimi alacağına yönelik talep hakkında ise 285,64 TL’nin kabulüne, fazlaya ilişkin isteminin ise reddine karar verilmiştir....
Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesinde tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, ./.. dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, ancak asıl alacak miktarı 3.333,33 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücret olduğu, ancak bu ücretin asıl alacağı geçemeyeceği düzenlenmiştir....
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesinde tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, ancak asıl alacak miktarı 3.666,66 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücret olduğu, ancak bu ücretin asıl alacağı geçemeyeceği düzenlenmiştir Somut olayda, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12. maddesine göre davalı yararına 718,58 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 440,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırıdır....
takip edilen davalar için öngörülen maktu ücret olduğu, ancak bu ücretin asıl alacağı geçemeyeceği düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen eşya alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; hüküm, 08.05.2013 tarihli olup hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12.maddesine göre, asıl alacak miktarı 3.666,66 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir....
Ancak, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 30.06.2011 tarihli YD İtiraz No: 2011/321 numaralı kararı ile konusu para ile değerlendirilen davalarda hükmedilecek nispî avukatlık ücretinin tarifeye göre belirlenen maktu avukatlık ücretinin altında kalması durumunda, hükmedilecek maktu vekâlet ücretinin de asıl alacağı geçmeyeceği yönünde bir sınırlandırma getirilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, asıl alacak tutarından fazla maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi sonucunu doğuracak şekilde asgari sınır getirilmesine yönelik tarife kuralının tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenecek nispî avukatlık ücretinin, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten (maktu avukatlık ücreti) az olamayacağına ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12/1. maddesinin son cümlesinin yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir....
Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez.” hükmü yer almaktadır. Buna göre mahkemece hükmedilecek vekâlet ücreti, yukarıda açıklanan avukatlık asgari ücret tarifesinin 12/2.maddesi gereğince, kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine 400,00TL, davalı lehine reddedilen 29,05TL üzerinden hükmedilecek vekalet ücreti de asıl alacağı geçemeyeceğinden 29,05TL olması gerekirken yazılı şekilde fazlaya hükmedilmesi isabetsiz olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 Sayılı HMK’nun geçici 3/1 maddesi yollaması ile HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....