gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle de davaya esas 08/01/2018 gün ve 1 sayılı yönetim kurulu kararı ile arsa tahsisinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....
gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle de davaya esas 08/01/2018 gün ve 1 sayılı yönetim kurulu kararı ile arsa tahsisinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....
Temerrüt tarihi ve asıl alacak miktarına işlemiş faize yönelik istinaf nedenlerine gelince; arsa tahsisinin iptali tarihinde yürürlükte olan OSB Uygulama Yönetmeliğininde arsa tahsisinin OSB'ce iptali halinde arsa tahsis bedelinin ne zaman ödeneceği konusunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Yönetmeliğin yukarıda hükmüne yer verilen 110. maddesi, katılımcının kendisinin arsa tahsisinden vazgeçmesi halinde yatırmış olduğu arsa tahsis bedellerinin geri alınması haline ilişkin olup, arsa tahsisinin OSB tarafından iptali halinde kıyasen uygulanmasına yasal olanak bulunmamaktadır. Bu konudaki uyuşmazlık genel hükümlere göre çözümlenecektir. Taraflar arasındaki sözleşmelerde, yazışmalarda ve ilgili mevzuatta arsa tahsis bedelinin ödeneceği tarihe ilişkin kesin vade belirlenmediğinden, davalının temerrüte düştüğü tarihin tespiti gerekmektedir....
Noterliğinin 03.09.2008 tarihli ve 2135 yevmiye numaralı protesto çekildiğini, davacı şirketin arsa tahsisinin 10.01.2008 tarihinde iptal edildiğini, davacı şirketin elektrik tahsisinin ise 20.08.2008 tarihinde gerçekleştirildiğini, davacı şirketin arsa tahsisinin iptal edildiği tarihten elektrik tahsisinin iptal edildiği tarihe kadar kullandığı elektrik bedelinin ne kadar düşük olduğunun belgelerden anlaşılacağını, davacı şirketin elektrik tahsisi iptal edildikten sonra arsa tahsisi yapılan dava dışı ...şirketine yapılan 24.06.2008 tarihli tahsisin bu şirket de tahsis sözleşmesindeki edimleri yerine getirmediğinden 23.12.2010 tarihinde tahsisinin iptal edildiğini, bu iptal kararına karşı ... Şirketinin 2013/356 Esas – 566 Karar sayılı dosyada açmış olduğu davanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 2012/13445 Esas - 5947 Karar sayılı 17.04.2013 tarihli kesin bozma ilamına uyularak 10.09.2013 tarihinde reddedilip, Yargıtay 14....
Davalı vekili, davacının 2008 yılında taahhüt ettiği yatırımı 2012 yılına kadar yapmadığı için tahsisi yapılan arsa tahsisinin iptaline karar verildiğini, davacı tarafından yatırılan paranın yönetim gideri ve katkı payı olduğunu, iadenin söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, davalı tarafından 21.10.2008 tarihli bedelsiz arsa tahsis sözleşmesi ile davacıya arsa tahsisinin yapıldığı ancak arsanın bedelsiz olduğu, her ne kadar davacının sunduğu banka dekontunda davalı hesabına yatırılan paranın arsa tahsis bedeli olarak belirtilmiş ise de, parayı yatırarak dekonta bu şerhi yazdıranın davacının kendisi olduğu, davacının dekontunu sunduğu ve takibe koyduğu bedelin yönetim giderlerine ilişkin katkı payı olduğu, arsa tahsis bedeline ilişkin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....
ve 2017/90 sayılı karar ile arsa tahsisinin iptal edildiğini ve davacı T4 Uygulama Yönetmeliği'nin 111....
ve 2017/90 sayılı karar ile arsa tahsisinin iptal edildiğini ve davacı T4 Uygulama Yönetmeliği'nin 111....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 02.04.2021 tarihli ve 2019/1169E., 2021/748 K. sayılı kararıyla; taraflar arasında imzalanan 20/05/2008 tarihli üyelik sözleşmesi gereği davaya konu taşınmazın davacıya tahsis edilip davalı OSB tarafından 19/06/2008 tarihli arsa tahsis belgesinin düzenlendiği, davacı katılımcı tarafından arsa tahsis bedeli olarak davalıya toplam 203.520 Euro ödemede bulunulduğu, ancak tapunun davacıya devredilmemesi üzerine, davacı tarafından taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili istemiyle dava açıldığı, dava derdest iken davalı yönetim kurulu kararı ile 26.05.2015 tarihinde arsa tahsisinin iptal edildiği, davacı tarafça 20.12.2015 tarihinde yeni parsel tahsis talebinde bulunulduğu, akabinde davacı tarafından davalıya noterden çekilen 03.11.2016 tarihli ihtarnameyle de açılan davalardan feragat edildiğinin, parsel tahsis işleminden vazgeçildiğinin bildirilip, ödenen tahsis bedelinin yasal faiziyle birlikte iadesinin istendiği, bu itibarla davacı tarafça davalı...
Başkanlığına toplam 1.974.000.000 TL ödeme yaptıklarını, arsa tahsisi amacı ile avans niteliğinde yatırdığı 500.000.000 TL'nin hiç dikkate alınmadığını ileri sürerek; ödeme tarihlerindeki rayiç bedelleri (m2 satış değeri) üzerinden arsa tahsis edilmesine, arsa tahsisinin mümkün olmaması durumunda, ödendiği tarihte tahsis edilmesi gereken rayiç bedelleri üzerinden günümüz şartlarıyla rayiç bedellerine uyarlanarak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile 1.300.915,70 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hükmün Dairemizin 04.06.2020 tarih 2020/26 E. 2020/2679 K. sayılı kararıyla bozulması üzerine davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş; 24.02.2021 tarihli 2020/9681 E. 2021/1872 K. sayılı karar düzeltme ilamı ile bozma kararının kaldırılmasına ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir....
Mahkeme, bilirkişi kök ve ek raporları bir bütün olarak incelendiğinde; davacının toplamda bilirkişi raporunda hesap edilen tutarda ödeme yaptığı, Gönen Deri İhtisas ve Karma Organize Sanayi Bölgesinde kayıtlı 197 Ada, 3 Parsel sayılı taşınmaza ilişkin arsa tahsisinin T6 ya da T3 adına kayıtlı olmadığı, T6 adına arsa tahsisinin 191 Ada 13 Parselde kayıtlı 5.371,47 m2 olan arsaya ilişkin gerçekleştirildiği, T6 lehine kurulan arsa tahsisi nedeniyle T6 ya da T3'e herhangi bir tapu devri yapılmadığı ve T6 lehine kurulan arsa tahsisinin 11.11.2019 tarihinde OSB Uygulama Yönetmeliği uyarınca iptal edildiği , O.S.B. sözleşmesinde, arsanın geri alınma tarihinden sonraki ilk mali yılda bütçeye konularak yapılmış olan ödemelerin geri ödeneceğinin belirtildiği,davalı T6'in adına yapılan tahsise rağmen 24.12.2012 Tarihli Ortaklar Arasındaki Mutabakat gereğini yerine getirmediği, bu nedenle yapılan ödemelerden mutabakat gereği sorumlu bulunduğu, davalı T3 ise, adına tahsis yapılmadığı, bir taahhütte...