Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalı ile müvekkili arasında görülen huzurdaki davanın adi ortaklıktan kaynaklı alacak davası olduğunu, dosya içerisinde sunulan delillerin taraflar arasında kurulan adi iş ortaklığını açıkça ortaya koyduğunu, davalı ile müvekkili arasında yapılan anlaşma gereği müvekkilinin iş için parayı sağlayacağını, daha sonra hak edişler ödendiğinde müvekkilinin öncelikle vermiş olduğu miktarların ödeneceğini, daha sonra ortaklık payı doğrultusunda ödeme yapılacağını, ancak hak edişler geldikten sonra müvekkile ödeme yapılmadığı gibi davalı tamamen inkar yolunu seçerek müvekkilinin alacağını ödemediğini, adi ortaklığın kurulduğuna ilişkin tanık beyanı bulunduğunu, dosya kapsamında sunulan fotoğraflar mevcut olup bu fotoğraflar bizzat davalı tarafından Whatshap uygulaması yolu ile müvekkiline gönderildiğini, müvekkilinin davalı Ceyaba İnşaat ile yapmış olduğu anlaşmanın resmini dahi gönderdiğini, bu durumun tanık beyanı ile...

nün ortaklıktan olan alacakları ile koyduğu sermaye ve adi ortaklığın zarar ettiğinden bundan zararın düşmesi şeklinde hesabın mali müşavir bilirkişi tarafından yapıldığını, adi ortaklığa ait mali tablolar incelendiğinde, adi ortaklığın özkaynaklarının (-) 191.722,09TL olduğunu, neticede kaydi değerlere göre borca batık olduğunu, davalı tarafça incelemeye ibraz edilen yasal kayıtlar incelendiğnide, davalı nezdindeki adi ortaklık cari hesaplarında, davalının adi ortaklğa toplamda 1.279.401,19TL alacaklı hale geldiğini, söz konusu alacak bedellerinin, 984.500TLsini dava konusu çek ile (protokol kapsamında), 202.212,35TLsinin davacı ......

    Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır.(2) Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır.'' şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Somut olayda; Taraflar arasındaki uyuşmazlık adi ortaklıktan kaynaklanmaktadır. Adi ortaklık sözleşmesi iki ya daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmeler olup, bu sözleşme türü Borçlar Kanununda düzenlenmiştir. Bu nedenle adi ortalığın feshi ve tasfiyesine ilişkin davalara bakma görevi de genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemelerine aittir. Açıklanan nedenlerle, yargı yeri olarak Urla Asliye Hukuk Mahkemesinin belirlenmesine karar vermek gerekmiştir....

      Hemen belirtmek gerekir ki taraflar arasında düzenlenen protokollerle, BK’nun 520 ve devamı maddelerde yer alan şekilde bir adi ortaklık kurulduğu ve adi ortaklığın konusunun da binanın inşa edilmesinin olduğu hususunda duraksama bulunmamalıdır. Hal böyle olunca aradaki ihtilafında BK 520 vd. maddeleri uyarınca çözülmesi gerekir. Öte yandan taraflar arasında daha önce görülüp kesinleşen izale-i şuyu davasında, binanın inşa edilmesinden dolayı tarafların birbirlerinden hak ve alacaklarının kalıp kalmadığı değerlendirilmeden ve tartışılmadan, o davaya özgü bir şekilde dava yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır. Taraflar arasında adi ortaklıktan kaynaklanan ihtilafı sonlandırıcı bir sözleşme ve mahkeme kararı olmadığı içinde adi ortaklıktan kaynaklanan ihtilafın ve eldeki davada çözümlenmesi zorunludur. Tarafların iddia ve savunmalarından ve dosya kapsamından davacının yönetici ortak konumunda bulunduğu ve davalının inşaatın yapımı için bir kısım para gönderdiği anlaşılmaktadır....

        Adi ortaklığından icra takip tarihi itibariyle .....kredi kartından kaynaklanan 20.375,65 TL asıl alacak + 1.410,67 TL işlemiş faiz + 70,53 TL BSMV olmak üzere toplam 21.856,86 TL nakit alacağının bulunduğu, davalılar ... ve ...'in sorumluluk tutarının belirlenmesi; Adi ortaklığı oluşturan kişiler Adi ortaklığın borçlarından üçüncü kişilere karşı bütün mal varlıkları ile sorumludurlar, ortaklar arasında müteselsil sorumluluk bulunur, buna göre Bankanın asıl borçlu ... ve Ortağı isimli adi ortaklıktan kredi kartından kaynaklanan 20.375,65 TL asıl alacak +1.410,67 TL işlemiş faiz + 70,53 TL BSMV olmak üzere Toplam 21.856,86 TL nakit alacağından davalılar ... ve ...'in müteselsilen sorumlu oldukları yönünde rapor düzenlenmiştir. Bilirkişi ek raporu fennî sıhhati haiz, dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin konu ile ilgili içtihatları ile uyumlu bulunduğundan hükme esas alınarak, davalıların Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğü'nün ......

          Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; Öncelikle yerel mahkemede taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinin varlığını doğrulamıştır. Hem müvekkilin hem de davacının sunmuş olduğu tüm adi ortaklığa dair yazılı deliller dosya kapsamında mevcuttur....

          Mahkemece, taraflar arasındaki adi ortaklığın varlığı ispatlandığından, işin esasının incelenerek sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeler ile birleşen davanın reddine karar verilmesi isabetli bulunmamıştır. 2 - Birleşen dava yönünden dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklıktan kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir....

            HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlık adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan ortaklık payının tahsili talebine ilişkin olup, sözleşme hükümlerine göre, davalı adına kayıtlı olan aracın, aslen kooperatif kararı sonrasında davacının 2 ve davalının 1 hissesi olacak şekilde hisselendirildiği anlaşılmaktadır....

            HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlık adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan ortaklık payının tahsili talebine ilişkin olup, sözleşme hükümlerine göre, davalı adına kayıtlı olan aracın, aslen kooperatif kararı sonrasında davacının 2 ve davalının 1 hissesi olacak şekilde hisselendirildiği anlaşılmaktadır....

            Zira davacı tarafın hak ve alacak ilişkisi iddiasıyla başvuracağı kişi müvekkilim değildir. davacı şirket, adi ortaklık hisselerini devretmiş olduğunu ve iş bu ortaklıktan kaynaklanan herhangi bir hak ve alacağı kalmadığını peşinen kabul ve beyan ettiğini, davacı şirketin hiçbir alacak borç ilişkisine dayanmaksızın geriye dönük senetler düzenleyerek Adi ortaklığa ait olan taşınmazlara haciz koydurttuğunu, ancak işbu taşınmazlar her ne kadar adi ortaklığa ait ise de tapuda adi ortaklık adına tesisi mümkün olmadığından, söz konusu tapular üzerindeki hacizlerin fekkinin sağlanamadığını, müvekkilinin bu uğurda dava dosyalarına teminat yatırmak durumunda kaldığını, davacının şahsi alacaklıları nedeniyle hem Adi ortaklık hem de müvekkili şirketi zarara uğradığını, söz konusu zararların karşılanması ve adi ortaklığın daha fazla zarara uğratılmasının önüne geçmek adına müvekkili tarafından söz konusu taşınmazların üzerindeki hacizler ile birlikte devralındığını, söz konusu devre rağmen davacının...

              UYAP Entegrasyonu