WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köfte Yaka Şubesi ‘’adlı iş yerine %50 hisse ile ortak olduğu,ilgili sözleşmenin 4-a maddesine göre davacı tarafça 20.000 TL’nin davalıya ödenmesi suretiyle davacıya %50 oranında hisse verilerek ortaklık sözleşmesinin kurulduğunun belirtildiği,davacının 01.04.2011 tarihinden 09.07.2013 tarihine kadar fiilen söz konusu dükkanı işlettiğini; bu tarih sonrasında ise, davalının kendisini söz konusu işyerinden uzaklaştırması nedeniyle bir daha ilgili işyerini çalıştıramadığını ifade ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak adi ortaklık ilişkisine koyduğunu iddia ettiği 20.000 TL katılım payı alacağı yönünden şimdilik 10.000 TL ile, kar payı alacağına ilişkin olarak da 09.07.2013 tarihinden bu yana kendisine isabet eden şimdilik 5.000 TL kar payı alacağını talep ettiğinden bahisle eldeki davanın açıldığı sabittir. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nın 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer....

    Kaymakamlığına ait inşaat işlerinin yapımı hususunda davalı ile 30.05.2012 tarihli adi ortaklık sözleşmesini imzaladığını, müvekkilinin 40.000 TL katılım payı ve emeği ile ortaklığa katıldığını, sözleşmede işlerin başlangıç, bitim ve kesin kabul anlaşmalarının beraber yürütüleceği ile işlerin kabulü ve hakedişlerinin alınmasını müteakip genel hesaplamalar yapıldıktan sonra hasıl olacak karın 1/2'sinin ve koymuş bulunduğu katılım payının müvekkiline ödeneceği hususlarının kararlaştırıldığını, sözleşme gereğince tarafların üstlendikleri işlerin tamamlandığını ve hakedişlerin davalı tarafından tahsil edildiğini, ancak koymuş olduğu katılım payı ile kar payının müvekkiline ödenmediğini ileri sürerek; adi ortaklığın feshi ile müvekkilinin katılım payı olarak koyduğu 40.000 TL'nin 28.06.2012 tarihinden, (şimdilik) 1.000 TL kâr payı alacağının ise dava tarihinden işleyecek avans faizi ile tahsilini talep etmiş, 26.01.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile kar payı alacağı istemini 28.228 TL'ye yükseltmiştir...

      HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava,adi ortaklık sebebiyle ,tasfiye alacağı ,kar payı isteklerine ilişkindir. Davalılar vekilinin zamanaşımına yönelik istinaf sebeplerinin incelenmesiyle , ;TBK 147/4 maddesi gereğince ortaklar arasındaki alacaklardan kaynaklanan talep hakları 5 yıllık zamanaşımına tabi ise de , somut olayda taraflar arasındaki adi ortaklık henüz tasfiye edilmediğinden, tasfiye edilmeyen bir adi ortaklıkta da zamanaşımı süresi işlemeye başlayacağından , bu durumda zamanaşımı süresinin dolduğundan da söz edilemeyeceğinden bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Mahkemece, alınan kök ve ek raporlar da dikkate alınarak,taraflar arasında adi ortaklığın bulunduğunun kabulü ile, tasfiye memuruna dosya tevdii edilmiş, tasfiye memuru tarafından 13/01/ 2017 tarihli sunulan rapor alınmıştır....

      e ödediği 20.000 TL'nin dahi müvekkili asil ve müvekkili şirketten tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğunu, ortaklık tasfiyesi sonucunda kar var ise davacının davasında karın yarısı niteliğinde dikkate alınabileceğini, itirazlar üzere şirketin şubesinin aslında kar etmediği, zarar ettiği, ilaveten şubedeki tüm demirbaşın davacı tarafından götürüldüğü beyanlarının dikkate alındığında kar olmadığı, davacıya ödenmesi gereken bir tutar bulunmadığnıın açık olduğunu, hatalı olan 5.772,51TL kar payı hesaplamış olduğundan fazlaya ilişkin verilen haksız kararın kaldırılması gerektiğini beyanla kararın kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava adi ortaklıktan kaynaklı kar payı ve adi ortaklık için verildiği ileri sürülen bedelin iadesi talebine ilişkindir....

        , bu sebeple sebepsiz zenginleşme değil, bir ortaklık sözleşmesi kapsamında alınan bedeller bulunmadığını, ayrıca davacının Sezer Öztürk'e ödediği 20.000 TL'nin dahi müvekkili asil ve müvekkili şirketten tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğunu, ortaklık tasfiyesi sonucunda kar var ise davacının davasında karın yarısı niteliğinde dikkate alınabileceğini, itirazlar üzere şirketin şubesinin aslında kar etmediği, zarar ettiği, ilaveten şubedeki tüm demirbaşın davacı tarafından götürüldüğü beyanlarının dikkate alındığında kar olmadığı, davacıya ödenmesi gereken bir tutar bulunmadığnıın açık olduğunu, hatalı olan 5.772,51TL kar payı hesaplamış olduğundan fazlaya ilişkin verilen haksız kararın kaldırılması gerektiğini beyanla kararın kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava adi ortaklıktan kaynaklı kar payı ve adi ortaklık için verildiği ileri sürülen bedelin...

        Mahkemece, tarafların ortaklığa katılım payları ve koydukları sermayenin belli olmayışı, ortaklığın fesih ve tasfiyesi dava edilmeden kâr payı talep edilemeyeceği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 10.6.2004 tarihli adi ortaklık sözleşmesi ile ortaklığın kurulduğu ve adi ortaklığın "Artaş Makina Taşlama ve Taşeronluk Hizmetleri" şeklinde faaliyet gösterdiği idareci ortağın davalı ... olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı, bu adi ortaklık nedeniyle kendisine ortaklığın kurulduğu 10.6.2004 tarihinden dava tarihine kadar kar payı verilmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır....

          alacak, birleşen dava adi ortaklık sözleşmesi uyarınca adi ortaklık katılım payı olarak verildiği ileri sürülen bedelin tahsili talep edilmiştir....

          Mahkemece, davacının işletmenin 2009 sezonundaki kâr ve zararına ortak olduğu, bu dönemde şirketin zarar ettiği, davacıya ödenecek bir kâr payı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.03.2012 tarihli ilamı ile bozulması üzerine bu kez davalılardan ... karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı ile davalılardan ... arasında adi ortaklık kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Borçlar Kanunun 521. maddesi hükmüne göre, ortaklar her türlü nakit, alacak veya haklarını sermaye payı olarak koyabilirler. Davacı, adi ortaklık için koyduğu katkı payını istediğine göre, bu istek aynı zamanda adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi isteğini de kapsar....

            Mahkemece, “2006 ve 2007 yıllarına ilişkin davalının davacıya 1.296,95 TL kar payı ödemesi gerektiği, davalı tarafından davacıya verilen bononun, teminat amacıyla verildiğinin ispat edilemediği, adi ortalığın konusunu 2011/5368-16993 Oluşturan işyerinin dava açıldıktan sonra 16.10.2007 tarihinde içindeki mallarla birlikte yandığı, bu yangın nedeniyle açılan cumhuriyet savcılığı soruşturmasında davacı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, böylece adi ortaklığın tasfiye edilecek herhangi bir malvarlığının kalmadığı” belirtilerek, davanın kısmen kabulüne, 1.296,95 TL kar payı alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ve tasfiye payı alacağına ilişkin talebin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasında 2.2.2006 tarihli sözleşme ile, halı, mobilya ve ev tekstili ticareti üzerine, davalının yönetici ortak olduğu, Borçlar Kanununun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu, uyuşmazlık...

              da yaşayan davacı tarafından gerçekleştirileceği, firmaya alınacak menkul veya gayrımenkul malların ortakların rızası ile alınacağı, limited şirkete dönüşmesi halinde ortakların % 50 kar payı alacağı gibi hususlar düzenlenmiş olup, firmanın ... adı ile faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır. Davacılar sözleşme koşullarına aykırı olarak kar payı ödenmediği iddiasıyla dava açmıştır. Uyuşmazlık, adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 02/11/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu