Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/02/2019 NUMARASI : 2017/317 ESAS, 2019/207 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İSTANBUL 7. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 21/02/2019 tarihli ve 2017/317 Esas, 2019/207 Karar sayılı dosyasında verilen karar; Davalı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/1222 Esas KARAR NO : 2022/853 DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/09/2014 KARAR TARİHİ : 13/10/2022 İŞLEMDEN KALDIRILMA TARİHİ : 22/06/2022 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 13/10/2022 BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ATM 2018/545 ESAS SAYILI DOSYA YÖNÜNDEN ESAS NO : 2018/545 Esas KARAR NO : 2019/139 DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ : 16/01/2017 KARAR TARİHİ : 31/01/2019 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/02/2019 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davacılardan ........ tarafından işletilen ....... Mahallesi, ....... Sok. No:25, Kat:2 Küçükçekmece/İstanbul adresindeki tekstil atolyesine elektrik abone sözleşmesi yapılması için Ankara ..........

    Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, ayıplı hizmet verildiğine ilişkin delil de bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 21.7.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesine konu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen ......

      Davacının tapuda maliki 2013/8791 - 2013/17289 olduğu ve tüketici olan davalı ile dava dışı... ltd şirketi arasında ...... adresindeki devre mülk hakkında 18.10. 2010 tarihinde “devre tatil hakkı üyelik sözleşmesi ” imzalanmıştır. Devre mülkün malikinin davacı olduğu ve devre tatil sözleşmesinde malik olarak yer aldığında tartışma yoktur. Bu haliyle davaya konu temel ilişki tüketici sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dayanak sözleşme, 4077 sayılı Kanunun 6/B maddesine göre düzenlendiğine göre aynı Kanunun 23. maddesi gereğince bu tür uyuşmazlıkların çözüm ve görüm yeri Tüketici Mahkemeleridir. Dava sulh hukuk mahkemesinde sonuçlandırılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmelidir. Öte yandan Satıcı -imalatçı - üretici kavramı ve sorumluluğu 4077 Sayılı Yasa'nın 3. ve 4. maddelerinde düzenlenmiştir....

        Davacının tapuda maliki 2013/8791 - 2013/17289 olduğu ve tüketici olan davalı ile dava dış... ltd şirketi arasında ..... adresindeki devre mülk hakkında 18.10. 2010 tarihinde “devre tatil hakkı üyelik sözleşmesi ” imzalanmıştır. Devre mülkün malikinin davacı olduğu ve devre tatil sözleşmesinde malik olarak yer aldığında tartışma yoktur. Bu haliyle davaya konu temel ilişki tüketici sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dayanak sözleşme, 4077 sayılı Kanunun 6/B maddesine göre düzenlendiğine göre aynı Kanunun 23. maddesi gereğince bu tür uyuşmazlıkların çözüm ve görüm yeri Tüketici Mahkemeleridir. Dava sulh hukuk mahkemesinde sonuçlandırılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmelidir. Öte yandan Satıcı -imalatçı - üretici kavramı ve sorumluluğu 4077 Sayılı Yasa'nın 3. ve 4. maddelerinde düzenlenmiştir....

          Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, sözleşmenin davacı tarafça benimsendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 9.8.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesine konu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen ......

            KARAR Davacı, davalı ...Ş. ile 21.01.1992 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmeleri gereğince 31.12.2020 tarihine kadar devre tatil hakkını E-80 nolu dairede 32.haftada kullanmak üzere 7260 DM ödeyerek satın aldığını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını, tesisin işletmesinin 2000 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini, bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde, 8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını,önceki üst hakkı sahibi olan ... AŞ.’nin ......

              A.Ş'ne devredilerek 28/06/2013 tarihli hisse satış sözleşmesi akdedilmiştir. Dava konusu ödeme, davacıya ait hisselerin tamamının kamuya ait olduğu, 28/06/2013 tarihli hisse satış sözleşmesinden önce 01/04/2009 tarihinde yapılmıştır. Özelleştirme aşamasında 28/06/2013 tarihinde ...Elektrik Dağıtım A.Ş tarafından düzenlenen ve beyan edilen devre esas mizan kayıtları temel alınarak “devre esas” bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirilmiş olup dava konusu ödeme bilançoda yer almaksızın işlemler ikmal edilmek suretiyle ...Elektrik Dağıtım A.Ş'nin özel sektöre devri gerçekleştirilmiştir. Bu halde, devre esas bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirildiğinden, davalı TEDAŞ'tan geçmiş döneme ilişkin herhangi bir talepte bulunulamaz....

                KARAR Davacı, davalılar ile arasında devre tatil sözleşmesi bulunduğunu ancak tatil hakkını kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin iptali ile ödediği 200 TL'nin ve diğer senetlerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı Şirketler arasında 06.08.2011 tarihli devre tatil sözleşmesi bulunmaktadır. Davacı, sözleşmede belirtilen dairede ve dönemde tatil hakkını kullanmamış olup, 26.12.2011 tarihli ihtarnameyi göndererek cayma hakkını kullandığını bildirmiştir. 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 6/B maddesinde devre tatil sözleşmeleri düzenlenmiş olup, cayma hakkını kullanma süresi hizmetin verildiği tarihte başlar. Bu tarihe kadar sözleşme askıdadır. Davacı devre tatil hakkını kullanmadığına göre, sözleşmeden cayabilir....

                  A.Ş. arasındaki devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, 1999 yılında ... Tatil Köyünü kiraladıktan sonra devre tatil hakkı sahiplerine aynı hizmeti vermeye devam ettiklerini, 8.7.2003 tarihinde ise adı geçen yerin üst hakkını da alarak “...” adlı beş yıldızlı otel hizmetine geçtiklerini, bu sistemin devre tatil ile bağdaşmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu