Davacı ile davalı arasında abone sözleşmesi mevcut olup bu olgu gözetildiğinde alacak sözleşmeden kaynaklığından verilen hükmün temyiz inceleme yapma görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve ilgili Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yüksek (19). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 7.6.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Ş. unvanlı müesseseye ödemesi gereken asıl alacak toplamının 7.815,68- TL alınmasının yerinde bulunacağı, 7.815,68-TL asıl alacak toplamının, davalı abone ... Ltd. Şti. unvanlı müessese tarafından ödendiğine dair herhangi bir dokümana veya belgeye rastlanılmadığı, başka bir anlatımla 7.815,68-TL asıl alacak tutarının ya da bedelinin ödenmediği, davalı abone ... Ltd. Şti. unvanlı müessesenin 7.815,68-TL asıl alacak toplamını ödemeyerek Abonelik Sözleşmesindeki ve Taahhütnamedeki hak ve yükümünün gereğini yerine getirmemiş olduğu ve yine Abonelik Sözleşmesinin ve Taahhütnamenin hükümlerine aykırı hareket ettiği, davacı satıcı veya sağlayıcı ... A. Ş. unvanlı müessesenin, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu Madde 50 / (3)'e aykırı bir tasarrufunun söz konusu olmadığı, T.C. ...nin 2021/... Esas sayılı dosyasına ait 07.06.2021 tarihli ... Ödeme Emrine göre davalı abone ... Ltd. Şti. unvanlı müessesenin, davacı ... A....
Taraflar arasındaki ihtilafın; taraflar arasındaki elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklı olarak tahakkuk ettirilen ve dava dilekçesinde ayrıntıları yazılı faturalardan dolayı davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise takip tarihi itibari ile miktarı noktasında toplandığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından sunulan elektrik abonelik sözleşmesi, ödenmeyen fatura bilgileri ve bilirkişi Zekiye Aladağ tarafından hazırlanan 27/05/2022 tarihli bilirkişi raporu içeriğine göre davalının abonelik sözleşmesi kapsamında tahakkuk ettirilen 2016 Nisan, Mayıs, Haziran ve Ağustos aylarına ai faturalardan kaynaklı borcunu vadesinde ödemediği, davalının dava dayanağı Ankara .... İcra Müdürlüğünün ......
grubu tespitinden kaynaklı hatalı olarak yapıldığı bildirilen faturalandırma iddiasına dayalı olarak fazladan ödenen fatura bedelinin istirdadı talep edilmiştir....
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Mahkemece alınan ek bilirkişi raporuna yapılan itirazlar dikkate alınmayarak karar verildiğini, Dağıtım şirketinin perakende satış sözleşmesi bulunmayan tesisatlarda sayaç okuması normal bir abone işlemi olarak değerlendirilmesi doğru olmadığını, normal bir abone sayacı okunduğunda aynı zamanda görevli tedarik şirketi yada ikili anlaşmanın tarafı olarak tedarikçi firmaya ödeme yapılmasına ilişkin normal tüketim faturası da bırakıldığını, bilirkişinin bu yöndeki görüşü doğru olmadığını, Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 44.maddesi birinci fıkrası a) bendine göre perakende satış sözleşmesi bulunmayan yerler için öncelikle tüketimi doğru kaydetmiş sayaç değerlerinin esas alınması gerektiğini, kaçak tutanağı ile tespit edilen sayacın tüketimi doğru olarak kaydettiği hususunda herhangi bir tereddüt ve ihtilaf söz konusu olmadığını, kaçak tüketim noktasında şirketin kestiği elektrik açılarak sözleşmesiz şekilde kullanıldığını, sayacın...
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre abone olan davalının elektrik tüketim bedelinden fiilen kullanan kişi ile birlikte sorumlu olduğu gerekçeleri ile davanın kabulüne, itirazın iptaline, 1.283.43 YTL alacak aslına, 13.11.2007 icra takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Davalı vekili, dava konusu abonelik sözleşmesi altındaki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını savunmuştur. Mahkemece bu savunma üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2-Kabul biçimi bakımından da abone sözleşmesinden doğan alacağın likit (bilinebilir, hesaplanabilir) olduğu gözetilmeden davacının icra inkar tazminatı talebinin gerekçe gösterilmeden reddedilmiş olmasında isabet görülmemiştir....
Kural olarak, abonelik sözleşmesinin yapılarak kullanılan su tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur. Davalı abone olmadığını, davacı ile herhangi bir abonelik sözleşmesinin aralarında bulunmadığını iddia etmiş, davacı kurum tarafından da davalının imzasını taşıyan abonelik sözleşmesi dosyaya sunulmamıştır. Tüm dosya kapsamına göre; davacı kurum tarafından davalının abonelik ilişkisinin varlığı ispatlanamamış olmakla birlikte dosyada mevcut delil durumuna göre davalının fiili kullanıcı olduğu da anlaşılmamakla birlikte kötüniyet tazminatınında şartları oluşmadığından mahkemece verilen karar yerinde görülmüştür. Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf başvurularının HMK. 'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
Mahkemece,davacının dava dışı abone ...’ ın borcunu ödediğine ve ancak ondan talepte bulunabileceğine dayanılarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının dava dışı ...ile kira sözleşmesi yaptığı, bu şahsın oğlu olduğunu ileri sürdüğü ... adına aboneliğin düzenlendiği, kiracısı tarafından bu yerin dava dışı Erol Adabar kullanımına bırakıldığı ve onun kullanımında iken davacı tarafından tahliye davasının açıldığı ve davacı tarafından 27.5.2005 tarihinde davalıya başvuruda bulunularak suyun kesilmesinin talep edildiği ancak 2006/15055-2007/2388 davalı tarafça suyun kesilmediği, tahliye sonrası abone olmak isteyen davacıdan eski abonenin borçlarının ödenmesinin istendiği ve davacının ihtirazi kayıtla abone olmak için bu borcu ödemek durumunda kaldığı tarafların beyanları ve dosya içeriğiyle sabittir. Davacı taşınmaz mülkiyeti kendisine ait olsa dahi dava dışı abonenin borcundan sorumlu değildir....
K A R A R Temyiz incelemesi yapılabilmesi için gerekli görülen, dava konusu (IB 11177 3) nolu abone sözleşmesi ve eklerinin ... veya okunaklı sureti dosya içinde bulunmamaktadır. Bahsi geçen abone sözleşmesi ile abone işlem dosyasının davacıdan istenerek dosyaya eklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi için mahalline geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Genel Müdürlüğü davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisinden kaynaklı bir alacak talebi olduğunu bu talebin işletme hakkı devir sözleşmesinin 7. maddesi kapsamında değerlendirilip müvekkiline yöneltilemeyeceğini belirterek müvekkili kurum bakımından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davaya konu icra dosyası incelendiğinde davacı alacaklı tarafından 100.00,-TL asıl alacak 18.000 TL KDV üzerinden 30/12/2013 tarihi itibariyle genel haciz yoluyla icra takibine girişildiği, davalının borca ve ferilerine itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür. Mahkememizce TEDAŞ'tan müzekkere yazılmak suretiyle abone sayaç durum kod ve kaçak bildirimleri istenmiş, sistemde kayıtlı endeksör verilerinden üretilerek Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir....