Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; tapu kayıt maliki ... ile ... arasında imzalanan tarihsiz "mülkiyet belgesi" başlıklı belge, taraflar arasındaki inanç ilişkisini gösteren yazılı inanç sözleşmesi niteliğinde belgedir. Bu sözleşmeye göre tapu kayıt maliki ... taşınmazın bir kısım hissesinin dava dışı ...'a ait olduğunu, özellikleri belirten dairenin de yine dava dışı ...'e ait olduğunu kabul etmektedir. ..., mülkiyet belgesi başlıklı belgede yazılı olan hakkını dosya kapsamında bulunan 10/02/2015 tarihli ... Konsolosluğundaki imzalı beyanı ile ...'a temlik etmiştir. ...'in inanç sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakkını bu şekilde yazılı olmak koşulu ile temliki geçerlidir....

    Gerçekten, inanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Borçlar Kanununun 128. maddesi gereğince de zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihte başlar. Bu gibi davalarda zamanaşımının başlama tarihi, inanç sözleşmesine dayanan kişinin tapuda iradi ferağ verileceği umudunu yitirdiği tarih olarak kabul edilmektedir. Davacı ferağ umudunu kaybettiğini dava açmak suretiyle gösterdiğinden açılan dava zamanaşımı süresi içindedir. Davacı, iddialarını yazılı delil veya delil başlangıcı ile kanıtlayamamıştır. Ancak, dava dilekçesinde “yemin ve her türlü delil” demek suretiyle açıkça yemin deliline de dayanmış olduğundan bu hakkı hatırlatılmalı, sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır....

      İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; davalı tarafından imzalanan 21.09.2005 tarihli belgede "Bu tapu her ne kadar benim adıma yapıldıysa da tapunun asıl sahibi ...'dir. ...'ın kendi ağzından yazılmıştır" şeklinde belirtildiği görülmektedir. Davalı tarafından düzenlenen 21.09.2005 tarihli belge yukarıda açıklanan İnançları Birleştirme Kararına uygun bir ispat vasıtası olup, içeriğinin davalının gerçek iradesini yansıttığı anlaşılmaktadır....

        İcra Müdürlüğü 2022/2233 E, sayılı takipte ileri sürdüğü itirazın kısmen iptali ile takibin 23.000,00TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz üzerinden aynı koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2- Şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine, karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan Alacak istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince " 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a ilişkindir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/185 Esas KARAR NO : 2023/522 DAVA : Alacak (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/06/2021 KARAR TARİHİ : 15/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 10/06/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle : Müvekkili ...'...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/185 Esas KARAR NO : 2023/522 DAVA : Alacak (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/06/2021 KARAR TARİHİ : 15/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 10/06/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle : Müvekkili ...'...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/414 Esas KARAR NO : 2022/696 DAVA : İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/07/2021 KARAR TARİHİ : 22/11/2022 KARAR Y.TARİHİ : 22/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirket ile davalı arasında yapılan eser sözleşmesinin feshi nedeniyle yapılan ödemenin davacı tarafından iadesi konulu davanın Ankara ...Asliye Ticaret Mahkemesin'de devam eden yargılaması sırasında taraflarca protokol düzenlendiğini protokol uyarınca Mahkemece verilen kararın borçlu lehine kaldırılması halinde davacı tarafından ödenen 43.272,02 TL'nin ödeme tarihinden itibaren faizi ile davacıya ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu koşullar oluştuğu halde davalı tarafından ödemenin yapılmadığını, protokole ilişkin olarak Ankara ...İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının...

              TÜKETİCİ MAHKEMESİ Uyuşmazlık, alacağın temliki sözleşmesinden (kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan) kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 13.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, mahkemenin nitelendirmesi de bu yöndedir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak ( bağış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) ... ile ... aralarındaki alacak (bağış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) davasının kabulüne dair ... Aile Mahkemesinden verilen 27.07.2009 gün ve 778/721 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 274,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1.724,00 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına 05.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu