Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Ayrıca, 4721 Sayılı T.M. K'nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispat etmekle yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer....
talep ettiği; davacı vekilinin ise 28.02.2018 tarihli öninceleme duruşmasında terditli taleplerinin müvekkilinin davalının borcunu ödemesinden kaynaklı sebepsiz zenginleşmeden doğan alacağın tahsili istemi olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır....
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanununun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Dava konusu taşınmaz yönünden; taraflar arasındaki zilyetlik devri ile satış sözleşmesi, taşınmazın bulunduğu bölgedeki, kadastro tespitinden önce yapıldığı için, her ne kadar sözleşme adi yazılı şekilde yapılmış olsa da geçerli sayılmaktadır....
zenginleşmeye dayalı alacak davalarında zamanaşımı 1 ve 10 yıldır. 22.2.1991 gün ve 1990/1-1991/1 sayılı Yargıtay İBK. da da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir....
Hukuk Dairesinin 26.03.2015 tarihli ve 2014/10038 E., 2015/5067 K. sayılı kararı ile; davalının sair itirazları reddedilip dava sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak olarak nitelendirildikten sonra “…Temyize konu uyuşmazlık, davacıların, davalıya ödenen taşınmaz bedelini, taşınmaz üzerine sonradan yapılan yapı ve dikilen ağaç bedelleriyle birlikte davalıdan talep edip edemeyecekleri noktasında toplanmaktadır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken, diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....
Davalının, sair temyiz itirazları yönünden ise; Uyuşmazlık, iyiniyetli dernek tarafından taşınmaz için yapılan faydalı ve zorunlu masrafların hangi tarihteki kapsam ve tutarının istenebileceği ve bu miktara hangi tarihten itibaren faiz yürütüleceği noktasında toplanmaktadır. 818 sayılı BK.'nun 61-66.(6098 sayılı TBK.'nun 77-82.maddelerinde) sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda, davacının taşınmazdan el çektirilmesi nedeniyle davalılar bu imalat bedeli kadar BK.'nun 61.maddesi (TBK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat Tespiti ve Sebepsiz Zenginleşme Tazminatı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili; davalı adına kayıtlı bulunan 317 parsel üzerindeki ağaçların vekil edeni tarafından dikilip yetiştirildiğinin, büyütüldüğünün ve bakım giderlerinin tespiti ile tespit edilecek ağaç değerlerinin ve bakım giderlerinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği tazminini talep etmiştir....
e ait olduğunun dikkate alınmasının dilekçe ile istendiği ama Satış Memurluğu tarafından, yetkisi dahilinde olmaması sebebiyle talebin reddedilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı dikkate alındığında, kesinleşen ortaklığın giderilmesi davası sorası açılan bu davanın muhdesatın tespiti niteliğinde değil muhdesat bedeli sebebiyle davalıların hisselerine düşen miktarın fazla kısmı bakımından sebepsiz zenginleştikleri iddiasına dayalı olarak eda nitelikli alacak davası açıldığının kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülmez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın taşınmaz maliklerine herhangi bir katkısı bulunmamaktadır....
Zira, artık hak iddia edenin genel hükümlere dayalı (sebepsiz zeginleşme, TBK.md.77 vd.) bir eda davası açma imkanı devreye girecektir). Mahkemece muhdesatın aidiyetinin tespitine yönelik talep için hukuki yararının bulunmaması sebebiyle reddine karar verilmesi doğru olmuştur.Bu hususa ilişkin istinaf başvurusunun reddi gerekmektedir. Davacı tarafın terditli sebepsiz zenginleşmeye istinaden alacak talebinin değerlendirilmesinde; Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülmez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın taşınmaz maliklerine herhangi bir katkısı bulunmamaktadır....
Borçlar Kanununun konuya ilişkin 77 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. -TBK nun 77- 82 maddeleri arasında düzenlenen sebepsiz zenginleşme sözleşmeler ve haksız fiiler dışında üçüncü bir borç kaynağıdır. Haklı sebep olmaksızın bir başkasının mal varlığında veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Sebepsiz zenginleşmeden doğan taleplerde zaman aşımı süresi hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren on yıldır....