DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacının davalı şirketin hissedarı olup olmadığı, % kaç oranında hisse sahibi olduğu, gizli ortak olup olmadığı, davacının iddiası üzerine inançlı işlemden kaynaklı davalı tarafın davacı aleyhine sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği, davacının sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak talebinin yerinde olup olmadığı hususlarındadır. Davalının cevap dilekçesi ile derdestlik itirazında bulunması üzerine mahkememizce Bakırköy .. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E. .... K. sayılı dosyası celbedilerek incelenmesinde, davacının ve davalıların aynı olduğu ,dava konusunun inançlı işlemden kaynaklı sebepsiz zenginleşme sebebi ile alacak istemli olup iş bu dava konusu ile aynı olduğu ,arabuluculuk dava şartı noksanlığı sebebi ile davanı usulden reddedildiği, ve dava tarihi uyarınca kesinleşmediği halen derdest olduğu anlaşılmıştır....
Dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasındaki taşınmaz vaadi satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, tahsili talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nun 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Dava konusu alacak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine, başka bir ifade ile sözleşmeye dayalıdır....
Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Davacının da dilekçesinde belirttiği üzere, dava konusu taşınmaz ilişkin ortaklığın giderilme davası kesinleşmiş, ancak taşınmaz henüz satılmamıştır. Sebepsiz zenginleşme durumu taşınmazın satılıp, bedelinin davalılar tarafından alınması durumunda gerçekleşecektir. Bu durumda, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmayıp, davanın bu nedenle reddi gerekir ise de, sonuç itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 06/11/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Dava sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı ---- faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafça, bu istemi dava dilekeçsinde ve aşamalarda; davacı şirketin, adına kayıtlı bir taşınmazı --- tarihinde dava dışı ---- bedelle sattığı, davacının---- intifa hakkından kaynaklı bir borcu bulunmamasına rağmen ---- tarafından davacıya ödemesi gereken satış bedelinden mahsupla, davacının ---- borcununa istinaden borcun bir kısmı --- tarihinde --- hesabına gönderildiği, davacı şirketin davalı ----hesap ilişkisinden kaynaklı bir miktar borcu bulunmasına rağmen cari hesaptan kaynaklı bu borç--- mahsup edildiğinde ------ davacıya sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği iade edilmesi gerektiği iddialarına dayandırılmıştır....
Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Bu kurumun amacı, borçlunun malvarlığında meydana gelen zenginleşmenin iadesidir....
nin dava konusu taşınmaza yapmış olduğu masrafların sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince diğer hissedarlardan isteyebileceği hususunun hatırlatılmasına karar verildiği, taşınmazın açık artırma yoluyla 11.06.2012 tarihinde ...'ye satıldığı, davacı ...'nin eldeki sebepsiz zenginleşme davasını 03.02.2011 tarihinde açtığı anlaşılmıştır. Sebepsiz zenginleşme kurallarına göre alacak talebinde bulunabilmek için fakirleşme ve zenginleşme anının gerçekleşmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme, ortaklığın giderilmesi yoluyla satışın yapıldığı ve bina dahil satış bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir. Kural olarak davacı, davalılardan taşınmaz üzerinde yaptığı muhtesat ve faydalı giderler nedeniyle taşınmazın satış bedelinde bir artış olmuş ise, bu artan değeri davalılardan paylarına isabet eden miktarı haksız iktisap kuralları uyarınca isteyebilir....
Davalı ... vekilinin kabul gören temyiz itirazına gelince, Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhinde çoğalması gerekir. Dolayısıyla sebepsiz zenginleşme için zenginleşme ile fakirleşme arasında illiyet bağı bulunmalıdır. Bu nedenle de iade borcunun kapsamı belirlenirken öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Somut olayda; huzurdaki davanın açıldığı tarihte davaya konu yapıların üzerinde bulunduğu 687 numaralı parselle ilgili açılmış olan ortaklığın giderilmesi davası derdest olup, taşınmaz satılarak davacının elinden alınmamış ve davacı aleyhine henüz zenginleşme oluşmamıştır. Bu bağlamda, davacının sebepsiz zenginleşmeye ilişkin talebin reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasındaki tapulu taşınmaza ilişkin adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında haricen düzenlenen taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle, davacı tarafından davalıya 14.590,00 TL ödendiği, ancak tapuda resmi satışın yapılmadığı anlaşılmakta olup, satış tarihi itibariyle tapulu olan taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir(TMK. md 706, BK. md 213, Tapu K. md 26). Bu durumda taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre karşılıklı olarak verdiklerini iade ile yükümlüdürler. Davaya konu taşınmaz davacıya teslim edilmediğinden davacının iade yükümlülüğüne ilişkin bir durum da söz konusu değildir. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, talep edilen asıl alacak miktarına faiz işletilmesi için TBK.'nun 117/1....
Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacının taşınmaz bedelini davalı ......'den talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Sebepsiz zenginleşme, haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının malvarlığından ya da emeğinden yararlanma olarak tanımlanır. Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme kurumunun temel özelliklerinden biri "şahsilik" prensibidir. Bu ilke gereğince kime karşı ödeme yapılmış ise sadece o kişiden talepte bulunulmalıdır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı ile davalı ...... arasında bir sözleşme olmadığı anlaşılmaktadır....
nin hesabına 110.000 TL'yi davacılar adına havale ettiğinin dosya kapsamına göre sabit olduğu, bu itibarla mahkemece verilen tapu iptal ve tescil kararı neticesinde, davacılar tarafından davalıların murisine ödenen satış bedelinin karşılıksız kaldığının anlaşılması karşısında sebepsiz zenginleşme kurallarına göre ödenen satış bedelinin iadesi gerekeceği, mahkemenin davanın kabulüne yönelik kurduğu hükümde bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle, davalıların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş; karar, davalılar vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalıların diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, hukuksal nitelikte sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak istemine ilişkindir....