, ancak mahkemenin 10.02.2021 tarihli oturumunda 4 ve 5 nolu ara kararla taleplerini reddedildiğini, ara karada gerekçe bulunmamasının Anayasanın 141. maddesi ile HMK'nın 297. maddesine açıkça aykırı olduğunu; mahkemenin ihtiyati tedbir ve ihtiyati tedbir mahiyetindeki ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin ara kararının ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kurumlarına ilişkin genel ilkelere ve yasal düzenlemelere aykırı olduğunu, müvekkilinin alacağının ancak geçici hukuki koruma kararı verilmesi yoluyla teminat altına alınabileceğini, verilen kararın uygulanabilir olması için etkin geçici hukuki koruma tedbiri alınması gerektiğini, geçici hukuki koruma kararı verilmesi için yaklaşık ispat koşulunun gercekleştiğini, davalının tamamen mal kaçırma gayesiyle takibe itiraz ettiğini, yargılama sonuna kadar borçlunun mallarını kaçırması halinde müvekkilinin alacağını tahsili imkanının kalmayacağını, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmasına rağmen istemin reddinin yasaya açıkça aykırı olduğunu...
Davalı ... vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu alacaklarının belirli olmasına rağmen belirsiz alacak davası açmasında herhangi bir hukuki yararının olmadığını, kötü niyetli olarak açıldığını, dava dışı çalışanın, müvekkili şirket bünyesinde çalıştığı tarihler arasında istifa ederek işten ayrıldığını, bütün hak ve alacaklarını aldığını bildirmiş olup, öncelikle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine, mahkeme aksi kanaatteyse davanın esasdan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Özel Güvenlik vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının davası ticari bir işten kaynaklı olduğunu, iki tarafın da tacir olduğunu, bu davalara bakmakla yükümlü mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirkete dava konusu alacak hakkında hiçbir ihbar gelmediğini, bildirmiş olup öncelikle görev yönünden mahkeme aksi kanaatteyse esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteligindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diger kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımmında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir. Somut olayda; dava konusu tazminat alacağı kaza tarihi olan 19/04/2022 tarihinde muaccel hale gelmekle birlikte alacağın tutarı ile davalıların sorumluluğunun kapsamı bakımından yaklaşık ispat şartlarının bulunmadığı, yargılamaya sonunda ortaya çıkabilecek sonucun başlangıçta elde edilmesini sağlayacak nitelikte geçici hukuki koruma tedbiri verilmesi mümkün değildir....
İhtiyati hacizde alacaklı borçlunun malların önceden geçici olarak el konulduğundan ihtiyati haciz kesin (icrai) hacze çevrilip, takip kesinleşmeden, alacaklı ihtiyaten haczedilen malların satılmasını ve bedelinin kendisine ödenmesini isteyemez. Alacaklının ihtiyati haciz koydurduğu mallar üzerinde bir öncelik (rüçhan) hakkı yoktur. Bu mallar, kendisinden sonra başka alacaklılar tarafından haciz ettirilebilir ve borçlu iflas ederse iflas masasına girer. (... İcra Hukunda Haciz) Geçiçi hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK'nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuştur.“ Kanun da açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada ( normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır....
İhtiyati hacizde alacaklı borçlunun malların önceden geçici olarak el konulduğundan ihtiyati haciz kesin (icrai) hacze çevrilip, takip kesinleşmeden, alacaklı ihtiyaten haczedilen malların satılmasını ve bedelinin kendisine ödenmesini isteyemez. Alacaklının ihtiyati haciz koydurduğu mallar üzerinde bir öncelik (rüçhan) hakkı yoktur. Bu mallar, kendisinden sonra başka alacaklılar tarafından haciz ettirilebilir ve borçlu iflas ederse iflas masasına girer. (Talih Uyar İcra Hukunda Haciz) Geçiçi hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK'nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuştur.“ Kanun da açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada ( normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır....
İhtiyati hacizde alacaklı borçlunun malların önceden geçici olarak el konulduğundan ihtiyati haciz kesin (icrai) hacze çevrilip, takip kesinleşmeden, alacaklı ihtiyaten haczedilen malların satılmasını ve bedelinin kendisine ödenmesini isteyemez. Alacaklının ihtiyati haciz koydurduğu mallar üzerinde bir öncelik (rüçhan) hakkı yoktur. Bu mallar, kendisinden sonra başka alacaklılar tarafından haciz ettirilebilir ve borçlu iflas ederse iflas masasına girer. (Talih Uyar İcra Hukunda Haciz) Geçiçi hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK'nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuştur.“ Kanun da açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada ( normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır....
İhtiyati hacizde alacaklı borçlunun malların önceden geçici olarak el konulduğundan ihtiyati haciz kesin (icrai) hacze çevrilip, takip kesinleşmeden, alacaklı ihtiyaten haczedilen malların satılmasını ve bedelinin kendisine ödenmesini isteyemez. Alacaklının ihtiyati haciz koydurduğu mallar üzerinde bir öncelik (rüçhan) hakkı yoktur. Bu mallar, kendisinden sonra başka alacaklılar tarafından haciz ettirilebilir ve borçlu iflas ederse iflas masasına girer. (... İcra Hukunda Haciz) Geçiçi hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK'nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuştur.“ Kanun da açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada ( normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır....
Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir. Eldeki davada istem, haksız eylemden kaynaklanan tazminata (para alacağına) ilişkin olduğundan geçici koruma talebinin ihtiyati haciz olduğu açıktır. Davacılar vekili dilekçesinde tazminat istemine karşılık ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiş ise de; ilk derece mahkemesince de geçici hukuki koruma tedbirinin ihtiyati haciz olarak değerlendirilmiş ve bu yönde inceleme yapılmış olmasında hukuka aykırılık görülmemiştir. Öte yandan, 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için bir alacağın varlığı ve bu alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır. Ancak, alacak haksız eylem iddiasına dayandığında TBK.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Gerek ihtiyatî tedbir, gerekse de ihtiyatî haciz hukukumuzda geçici hukukî koruma tedbirleri olarak düzenlenmiştir. Geçici hukukî koruma tedbiri daha genel ve üst kavram olarak kabul edilirken, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz geçici hukukî korumaların birer alt türü olarak düzenlenmiştir. Hukuk sistemimizde para alacakları ile para dışındaki haklar bakımından geçici hukukî koruma tedbirlerinin düzenleme yerleri farklılık göstermektedir. Para alacakları için öngörülen geçici hukukî koruma tedbiri olan ihtiyatî haciz 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda (m.257- 268), para dışındaki haklar için öngörülen ihtiyatî tedbir ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda (m.389- 399) düzenlenmiştir. ......
Gerek ihtiyadi tedbir gerekse de ihtiyadi haciz hukukumuzda geçici hukuki koruma yolları olarak düzenlenmiştir. İhtiyadi tedbir, HMK'nun 389'uncu maddesinde düzenlenmiş olup ihtiyadi haciz ise İİK'nun 257 maddesinde düzenlenmiştir. İhtiyadi haciz ve ihtiyadi tedbirin geçici hukuki koruma tedbirleri olduğu, madde gerekçelerinde de açıklanmıştır. Konuları bakımından ihtiyadi haciz sadece taşınır ve taşınmaz mallarla alacak ve haklara ilişkin olabildiği halde ihtiyadi tedbirin konusu daha geniştir. Sonuçları bakımından ihtiyadi haciz kararından sonra alacaklı borçlu hakkında mutlaka dava açmak zorunda olmayıp icra takibinde de bulunabileceği halde ihtiyadi tedbir kararı alan kimse mutlaka süresinde dava açmak zorundadır....