- KARAR - Davacı vekili, müvekkili kooperatife ait 14424 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılan 48 adet daireden 20/1 kapı numaralı dairenin davalı tarafından, 15.08.2008 tarihinden itibaren haksız şekilde işgal edildiğini ileri sürerek, haksız müdahalenin men'ine ve şimdilik 500,00 TL ecrimisil bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 31.01.2013 tarihli ıslahla ecrimisil istemini 4.480,00 TL'sına yükseltmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davaya konu daireyi dava dışı ve davacı kooperatifin yüklenicisi olan .....’den satın aldığını, davacı kooperatifin 30.06.2000 tarihli genel kurulunda, yükleniciye yaptığı iş karşılığı verilen üyelikler nedeniyle başkaca ücret alınmayacağının kararlaştırıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Dava, ecrimisil talebine ilişkindir. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle işgal tazminatı zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı) 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....
Bilindiği üzere, ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Hal böyle olunca, saptanan bu olgular karşısında, davacının davalıya karşı keşide ettiği ihtarname ile davalının dava konusu taşınmazı iyiniyetle kullanımı sona ereceğinden, ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren, (ihtarname içeriğine göre tebliğden itibaren 15 gün sonra) davalı aleyhine ecrimisil tazminatına hükmedilmesi gerekmekte iken, yazılı olduğu üzere davalı aleyhine 26/12/2008-26/12/2013 tarihleri arasında hesaplanan ecrimisil tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiştir....
< Davacının, devletin hüküm ve tasarrufu altında kumsal alan vasıflı, taşınmazı işgal ettiğinden bahisle 1.6.1989 - 7.8.1989 dönemi için ecrimisil istenilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı dava sonunda, herkesin kullanımına açık olan kumsala şemsiye ve şezlong konulmasının ecrimisil istenilmesini gerektirmeyeceği iddia edilmekle birlikte olayda belirli bir alana bir süre şemsiye ve şezlong konulmak suretiyle bu yerden herkesin eşit şekilrde yararlanmasının sınırlandırıldığı belirtilen şekildeki fuzuli işgal nedeniyle yasada öngörülen usule uygun biçimde ecrimisil miktarının yöre, çevre ve piyasa koşullarına uygun olarak belirlendiği, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yeri işgal ettiği sabit olan davacıdan ecrimisil istenilmesi hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve … sayılı kararın davacı tarafından, kumsal alının herkese açık olduğu, istenilen ecrimisil miktarının fahiş olduğu iddiasıyla temyizen...
Davacı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; talep etmiş oldukları ecrimisil bedelinin yerinde bir bedel olup, oldukça altında bir değerle işgal tazminatına hükmolunmasının hatalı olduğu, mahkeme kararının eksik inceleme ve araştırma sonucu verildiği hususlarına ilişkindir. Davalı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; cevap dilekçesindeki iddialar tekrarlanarak ecrimisil tahakkuk ettirilen yerde belediyenin herhangi bir işgali söz konusu olmadığı, ecrimisil talebinin hukuka aykırı olduğu, ecrimisil ihbarnamesinde belirlenen bedelin fahiş olduğu, herhangi bir tespit tutanağı ve belgeye dayanmayan ecrimisil talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, mülkiyet hakkına dayalı haksız kullanım nedeni ile ecrimisil istemine ilişkin olup davaya hakem sıfatıyla bakılıp sonuçlandırılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil tazminatı davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkilleri ile dava dışı müteahhit ... arasında imzalanan 06.08.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, müteahhitin yükümlülüklerini yerine getirmemesinden dolayı açtıkları dava sonucunda geriye etkili olarak feshedildiğini, bu sebeple dava dışı müteahhitten daire satan alan davalının müvekkillerine ait bağımsız bölümü haksız olarak işgal ettiğini ileri sürerek, davalının bağımsız bölüme el atmasının önlenmesi ile 2002-2005 yılları için 6.000,00 TL işgal tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/1576 Esas sayılı dosyası ile, koridora yapılan müdahalenin önlenmesi, yapının kaldırılarak eski hale getirilmesi ve işgal tazminatı talepli davayı açtıklarını, davanın lehlerine sonuçlandığını, mahkemece, müdahalenin men'ine ve 2.499,000 TL haksız işgal tazminatına hükmedildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalının işgalinin devam etmesi nedeniyle bu defa Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/161 Esas sayılı dosyası ile, 14/12/2006-30/03/2012 tarihleri için haksız işgal tazminatı talepli dava açtıklarını ve karar aşamasına geldiğini, ancak davalının tecavüzünün devam ettiğini, bu nedenle 23 aylık sürede işleyen 21.644,19 TL haksız işgal tazminatına hükmedilmesi için görülmekte olan davayı açmak zorunda kaldıklarını beyan etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 683 ve devamı maddeleri. 3. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....