Uyuşmazlık, akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının sözlü kira sözleşmesiyle müvekkiline ait dükkanlarda kiracı olduğunu davalının dükkanları mevcut hali ile kullanacağını bildirmesine rağmen davalının sözleşmeye aykırı olarak dükkanların arka tarafından birine kapı açmak, diğer tarafı çay ocağı olarak kullanılmak üzere yıktığını, dükkanların ön cephesini duvarla örüp kapattığını, ihtar tebliğine rağmen akde aykırılığın giderilmediğini belirterek kiralananın tahliyesi ve eski hale getirme bedeli 715.85 TL’nin tahsilini istemiştir. Usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davalı yargılamaya gelmemiş ve bir cevap da vermemiştir. Davacının davaya dayanak yaptığı sözlü aktin varlığının davalı tarafından inkar edilmesi halinde davacı kira aktinin varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....
Akde aykırılık nedenine dayanılarak açılan davada tahliye kararı verilebilmesi için akde aykırı davranışın önemli ve doğrudan doğruya kiralananın bizzat kullanılması ile ilgili olması gerekir Taraflar arasında 01/08/2012 tarihli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı kiraya veren tarafından gönderilen 20/07/2015 tarihli ihtarname ile; kiralananın üçüncü kişi tarafından kullanılmasının akde aykırılık teşkil ettiği belirtilerek ihtarnamenin tebliğinden itibaren 15 gün içinde akde aykırılığın giderilmesi istenilmiştir. Dava konusu kiralanan çatılı işyeri niteliğinde olduğundan davacı tarafından yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde, davalıya en az 30 gün süreli ihtar gönderilmesi gerekirken 15 gün süre verilmesi doğru değildir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kiralananın eski hale getirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davaların kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosya kapsamına toplanan delillere mevcut deliller takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalı vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Davalı vekilinin eski hale getirmeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Taraflar arasındaki kira sözleşmesi sona erip kiracının geri verme borcu doğmadığı sürece kira ilişkisi devam ederken eski hale getirme istenemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiralananın tahliyesi davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, akde aykırılık sebebiyle akdin feshi ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Sayılı dosyası ile 02.10.2015 tarihinde açılan akde aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi ve kiralananın tahliyesi davasında ve bu davada verilen kararların birbirini etkiler nitelikte olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla; Mahkemece, bahsi geçen akde aykırılık davası derdest ise işbu kiracılık sıfatının tespiti davası ile birleştirilmek suretiyle yapılacak değerlendirme sonucunda hüküm verilmesi, aksi halde yani dosyanın derdest olmadığının anlaşılması durumunda ise taraflar arasında görülen akde aykırılık nedeniyle kira sözleşmesinin feshi ve kiralananın tahliyesi davasında verilen kararın kesinleşmesi beklenilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi-tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kiralananın eski hale getirilmesi bedeli ile eski hale getirme süresi içinde kira kaybından dolayı tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi ve maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece tahliye davası konusuz kaldığından reddine, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından alacağa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Bu durumda hükmün temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında olup, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevi kapsamında kaldığından dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 12.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın konusu akde aykırılık nedeniyle tahliye isteği olup akde aykırılık nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için sözleşmeye aykırılık teşkil eden eylemin kiralananın bizzat kullanımına yönelik olması gerekir. Kiralananın kullanılması ile ilgisi olmayan, sadece sözleşmedeki bazı hükümlerin ihlali olarak nitelendirilebilecek olgular yalnızca sözleşmenin feshini gerektirip, tahliyeye karar verilemez. Olayımızda; davacı tarafın talebi akde aykırılık nedeniyle tahliye olup, fesih talebi bulunmamaktadır. Davacı tarafından davalının defterlerinin incelenememesi kiralananın doğrudan kullanımına ilişkin olmadığından belirtilen husus yukarıda yapılan açıklama ve ilkeler doğrultusunda sözleşmenin feshini gerektirir. Davacının fesih isteği bulunmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken tahliyeye karar verilmesi doğru değildir....
Kural olarak akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilebilmesi için akde aykırılığın kiralananın kullanımı ile ilgili olması gerekir. Sözleşmenin bir veya birkaç hükmünün ihlal edilmiş olması kiralananın bizzat kullanımı ile ilgisi olmadıkça akdin feshini gerektirir. Mahkemece bu husus gözardı edilerek akdin feshi ile yetinilmesi gerekirken, tahliyeye de karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, akde aykırılık sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 01.01.1988 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi gereğince kuyumcu atölyesi (işyeri) olarak kullanılan kiralananın davalı kiracı tarafından bakımının gerçekleştirilmemesi ve fena kullanımı sebebiyle akde aykırılık olgusunun gerçekleştiğinden bahisle kiralananın tahliyesini talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür....