Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

No: 41/2 İç Kapı No: 2 Osmancık /Çorum adresinde bulunan iki katlı taşınmazın 2. katında bulunan konutu, vefat eden eşiyle birlikte aile konutu olarak kullanmış olup evlilik süreci içerisinde müşterek hayatlarını işbu konutta paylaşmış olduklarını, murisin vefatıyla birlikte aile konutu olarak kullanılan dava konusu taşınmaz murisin tereke mallarına dahil olduğunu, mirasın paylaşılmasıyla birlikte aile konutunun da satılması ve müvekkilinin yıllarca eşiyle birlikte yaşadığı, ortak anılarını paylaştığı evden çıkartılarak mağdur olması söz konusu olacağını, işbu netice itibariyle müvekkilinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 652. maddesindeki haklarını kullanabilmesi ve miras hakkına mahsuben aile konutunun mülkiyet hakkının tanınması talepli Osmancık Sulh Hukuk Mahkemesi 2022/449 E....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Tespiti-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından aile konutunun tespiti davasının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ... tarafından yargılama gideri ve vekâlet ücreti istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından davalı ...'nun yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı ...'nun diğer temyiz taleplerine hasren yapılan incelemeye gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Davalı ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı ile davalılardan Hikmet’in karardan sonra 10.03.2017 tarihinde boşanmış oldukları anlaşılmaktadır. Aile konutunun hak sahibi tarafından devrine ilişkin tasarruf işlemine rızası gereken eş, işlemin rızası alınmaksızın yapıldığını, konutun bu vasfını devam ettirmesi şartıyla ve evlilik devam ettiği sürece ileri sürebilir. Evliliğin sona ermesi, aile konutuyla ilgili işlemi rızaya bağlı olmaktan çıkarır ve Türk Medeni Kanunu 194. madde etkinliğini yitirir. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre, açılan dava konusuz hale gelmiştir....

      Aile Mahkemesi ve ... 4. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, miras hakkına mahsuben aile konutunun davacı adına özgülenmesi ve tescili istemine ilişkindir. ... 3. Aile Mahkemesince, TMK 652. maddesine dayalı olarak açılan söz konusu davada sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın aile mahkemesinin görevi dahilinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Türk Medeni Kanununun 652. Maddesine göre, eşlerden birinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir....

        Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil - Aile Konutu Şerhi Konulması TEMYİZ EDEN : Taraflar Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; hükmün tamamı yönünden, davalılar tarafından ise vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m.194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürülebilir....

          Türk Medeni Kanunu'nun 193. maddesi hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte, 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır. Buna göre, eşlerden biri diğer eşin “açık rızası bulunmadıkça" aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi “tek başına” bir ayni hakla sınırlandıramaz. Bu sınırlandırma “ancak diğer eşin açık rızası alınarak” yapılabilir. Türk Medeni Kanununun 194. maddesi, yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir....

          istenmesini, aile konutunun emsal değerlerince bilirkişi tespitli olarak tazminatını talep ettiğini, aile konutunu planlı sattırıp aile konutuna haksız kazanç ile piyasa rayiç bedelince hesaplanmasını talep ve dava etmiştir....

            Sağ kalan eş mirasçı ise; miras paylaşımında, aralarındaki mal rejimi ister edinilmiş mallara katılma rejimi, ister mal ayrılığı, ister paylaşımlı mal ayrılığı, ister mal ortaklığı olsun, katılma olanağı bulunsun veya bulunmasın mal rejimindeki hakları dışında, mirasın paylaşımında aile konutu ve ev eşyalarının kendisine özgülenmesini isteyebilecektir. Ancak bu özgüleme ve alım hakkı bedelsiz değildir. Somut uyuşmazlıkta; mahkemece davacı tarafa dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun tespitine dair karar alması için 14/04/2016 tarihli duruşmada iki haftalık kesin mehil verilmiş, davacı taraf bu süre içerisinde Bursa 4. Aile Mahkemesinde 26/04/2016 tarihinde dava açmıştır. Mahmece bu davanın sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile taraflar arasında yargılaması devam eden Bursa 4....

              İcra Müdürlüğü'nün 2010/7781 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçlu tarafından ertesi günü icra müdürlüğünde elden tebellüğ edildiği, aile konutunun takip nedeniye haczedildiği, eldeki davada davacı tarafından muvazaa nedeniyle icra takibinin dayanağı senetlerin iptali ile tedbiren aile konutunun satışının durdurulmasının istenmesine rağmen yerel mahkemece davadaki asıl talep olan muvazaa nedeniyle senet iptaline ilişkin istem gözardı edilerek, fer'i nitelikteki ihtiyati tedbire ilişkin talebin asıl talep gibi değerlendirilmek suretiyle, boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte tedbir konulan taşınmazın aile konutu niteliğini kaybettiği, davacının dava ve taraf ehliyetinin kalmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Oysa, davacının asıl talebi, davalılar arasında düzenlenen senetlerin muvazaa nedeni ile iptali istemidir....

                Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, Türk Medeni Kanunu'nun madde 193. hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte, Türk Medeni Kanunu'nun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırıldığı, buna göre eşlerden biri diğer eşin "açık rızası bulunmadıkça” aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacağı, dolayısıyla aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi “tek başına” bir ayni hakla sınırlandıramayacağı, somut olayda borçlu olunmadığının tespiti istemine konu ipoteğin aile konutu üzerinde kurulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesinin...

                  UYAP Entegrasyonu