Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, eşlerden biri diğer eşin "açık rızası bulunmadıkça” aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi "tek başına" bir ayni hakla sınırlandıramaz. Bu sınırlandırma "ancak diğer eşin açık rızası alınarak " yapılabilir. Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir. Ancak maddenin ifadesinden de anlaşılacağı üzere, iznin "açık" olması gerekir. Somut olayda, davalı eş dava konusu aile konutunu, diğer davalı ...'ye davacının açık rızası olmadan ve muvazaalı olarak satmıştır. Diğer davalılar, ... ve ... 'in de bu muvazaadan haberdar olduğu anlaşılmaktadır....

    Türk Medeni Kanununun 193. maddesi hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanununun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, "aile birliğinin korunması" amacıyla sınırlandırılmıştır. Buna göre, eşlerden biri diğer eşin "açık rızası bulunmadıkça " aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi "tek başına" bir ayni hakla sınırlandıramaz. Bu sınırlandırma "ancak diğer eşin açık rızası alınarak " yapılabilir. Türk Medeni Kanununun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Aile konutunun hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m.194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürebilir. Evlilik, ölümle veya boşanma yahut da iptal kararıyla sona ermiş ise, Türk Medeni Kanununun 194. maddesinin "aile konutuna" sağladığı koruma da sona erer diğer eşin rızası alınmadan yapılan tasarruf işlemi yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı ile davalılardan ...'ün, 12.01.2012 tarihinde kesinleşen Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2009/48 Esas, 2010/183 Karar sayılı ilamıyla boşanmış oldukları anlaşılmaktadır. Aile konutunun hak sahibi tarafından devrine ilişkin tasarruf işlemine rızası gereken eş, işlemin rızası alınmaksızın yapıldığını, konutun bu vasfını devam ettirmesi şartıyla ve evlilik devam ettiği sürece ileri sürebilir. Evliliğin sona ermesi, aile konutuyla ilgili işlemi rızaya bağlı olmaktan çıkarır ve Türk Medeni Kanunu 194. madde etkinliğini yitirir. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre açılan dava konusuz hale gelmiştir....

          AİLE KONUTUNUN TAHSİSİSAĞ EŞİN TAHSİS TALEBİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 240 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 244 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Eşler arasında paylaşmalı mal ayrılığı akdi rejiminin kabul edildiğine ilişkin (T.M.K. md. 244) bir kanıt getirilmemiştir. Davalı sağ olduğundan Türk Medeni Kanununun 240. maddesi koşulları da oluşmamıştır. Bu nedenle aile konutu ile ilgili tahsis isteminin reddi gerekirken, kabulü ve yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

            KARŞI OY YAZISI Yerel mahkeme ve kararın onanmasını düşünen değerli çoğunluk aile konutunun satışı için evin gezildiği sırada malik olmayan eşin sessiz kalmasını "açık rıza" olarak nitelendirmektedir. Sessiz kalmak bilimsel öğretide "açık rıza" değil "örtülü rıza" olarak nitelendirilmektedir. Açık rıza ile örtülü rıza bir ve aynı şey değildir. Malik olmayan eşin açık rızası olmadan yapılan işlem ise kesin hükümsüzdür. Farklı düşünüyorum.....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:19.04.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, aile konutunun davacı eşin rızası alınmadan davalı tarafından devredildiği iddiası ile açılan TMK'nın 194.maddesine dayalı tapu iptali ve eski hali ile davalı eş adına tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 18.02.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden ve uyulan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin bozma ilamından da anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nun 194. maddesine göre açılan aile konutunun davacı eşin rızası alınmaksızın devredildiği ve tapu kaydı üzerine ipotek konulduğu iddiası ile açılan satışın iptali ve ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...

                  İcra Müdürlüğünün dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine geçildiğini ve kendilerine icra emri gönderildiğini, davacı tarafından aile konutunun ipotek edilmesine ilişkin muvafakatname alındığını, davacının banka lehine tesis edilen ipotekten sonra aile konutu şerhi koydurduğunu, ipotek tesis edildiği tarihte tapu kaydında aile konu şerhi bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T6 07/09/2020 tarihli dilekçe ile davayı kabul etmiştir....

                  Aile Mahkemesi tarafından ise iddianın yasal dayanağının TBK'nın 18. maddesi olduğu ve haksız fiil niteliğinde olduğundan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda; davacı ile davalı ...'nin 12 yıllık evli olduklarını, tarafların aile konutu olarak kullandıkları taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olduğunu, davacının müşterek konutu terkettiğini, daha sonra taraflar arasında Bakırköy 2. Aile Mahkemesinde boşanma davası açıldığını, yapılan araştırmada söz konusu aile konutunun davalı ... tarafından diğer davalıya devredildiğinin tespit edildiğini, aslında bu devrin muvazaalı olduğunu, çünkü davalı ...'nın davalı ...'nin babası ile aynı binada oturduğunu beyanla, söz konusu tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu