Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/78 Esas 2021/109 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı üçüncü kişi dava dilekçesinde özetle; Adana 10. İcra Dairesi'nin 2016/9578 E sayılı dosyasından eşi olan borçlunun taşınmazına haciz işlemi uygulandığını, bu taşınmazın aile konutu olduğunu ve haline münasip ev olduğunu, bu nedenle haczedilemeyeceğini, Anayasa Mahkemesi'nin aile konutuna dayalı olarak eşin de bu yönde şikayette bulunma hakkının olduğuna dair kararının mevcut olduğunu beyan etmiş, haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmemiş, tensiben karar verilmiştir....

kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulur." şeklindeki düzenlemesi, aynı Kanunun tanımlar başlıklı 2. maddesinin (c) bendinde, hakim tanımının “Aile Mahkemesi Hakimi” olarak belirtilmesi, sanık hakkında Denizli 2....

    Adaletli bir karara ulaşılabilmesi için; keşif ve bilirkişi incelemesi yapılıp, taşınmaz üzerindeki binanın zeminle birlikte dava tarihi itibariyle bulunacak toplam değerine göre, aile konutu olarak kullanılan bağımsız bölümün değerinin oranlanması sonucu; aile konutu olan bölüm ve diğer bağımsız bölüm için paylı tapu oluşturulması, kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmek üzere paylarla bağımsız bölümlerin ilişkilendirilmesi; aile konutuna ilişkin olarak oluşturulan payın tapu kaydındaki ipoteğin kaldırılması ve bu pay üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Böylece, ipotekle yükümlü olarak kalacak olan pay nedeniyle ipotek alacaklısı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi için yapılacak icra takibinde ipotekle yükümlü payın satılması sonucu, alacağın tamamen veya en azından bir bölümü karşılanabilecektir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki Tazminat hukukuna ilişkin davada Karşıyaka 2.Asliye Hukuk ve Karşıyaka 4.Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, eş muafakatı alınmadan Aile konutuna kurulan ipotek nedeni uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; dava tarihinde tarafların evli olduğu ve uyuşmazlığın aile konutundan kaynaklandığı gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesin ise; uyuşmazlıga konu talebin,Borçlar Kanununa dayalı olması nedeniyle genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki Tazminat hukukuna ilişkin davada Karşıyaka 2.Asliye Hukuk ve Karşıyaka 4.Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, eş muafakatı alınmadan Aile konutuna kurulan ipotek nedeni uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; dava tarihinde tarafların evli olduğu ve uyuşmazlığın aile konutundan kaynaklandığı gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesin ise; uyuşmazlıga konu talebin,Borçlar Kanununa dayalı olması nedeniyle genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          Bozma sonrası ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin yapılan yargılama sonunda aile konutuna şerh konulmasına ilişkin dava kesinleşmiş olduğu halde, davalı şirketi de sorumlu tutacak şekilde davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmiştir. Aile Konutu şerhi konulması davasında davalı şirkete husumet düşmeyeceğinden onun yönünden vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığı gibi bu yönün temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olduğu da nazara alınmadan davalı şirketin de sorumluluğuna karar verilmesi isabetsiz olmuştur (2 HD.9.10.2008 gün 2008/12419-12941 ve 21.1.2010 tarih 2010/5596-17315 s.). Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.(HUMK.md.438/7)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alie Konutuna Şerh Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dairemizin 22.10.2008 tarihli iade kararının gereği yerine getirilmemiştir. İncelenmesine gerek duyulan ve yerel mahkemece karar düzeltme için Yargıtay’a gönderildiği belirtilen 2007/142 esas sayılı dosyanın henüz Yargıtay’a gelmediği kayıtların incelenmesinden anlaşılmıştır. Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/142 esas sayılı dosyasının eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 18.03.2009 çar....

              Hukuksal Değerlendirme: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun iddianamenin iadesine ilişkin 174. maddesi; "1- Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren on beş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle; a) 170 inci maddeye aykırı olarak düzenlenen, b) Suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen, c) Ön ödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde ön ödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen, İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığı'na iadesine karar verilir. 2- Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez. 3- En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır. 4- Cumhuriyet Savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer...

                Noterliği'nce düzenlenen 27/06/2012 tarih ve 13616 yevmiye numaralı, İbrahim Ercan Binışık imzalı Zilyetlik Devir Muvafakatnamesini teslim ettiğini, zilyetlik devir işlemlerinin resmi olarak tamamlandığını beyan ettiğini, Hüseyin Gökyıldız'ın getirdiği muvafakatnamenin müvekkilinin talimatıyla müvekkilinin çalışanı tarafından ilgili noterlik aranarak teyit edilmek istendiğini, telefona çıkan noterlik çalışanı bahse konu muvafakatnamenin kendileri tarafından tanzim edildiğini söyleyerek muvafakatnamenin o an geçerliliğini teyit ettiğini, müvekkilinin davalı Noter tarafından düzenlenen bu Zilyetlik Devir Muvafakatnamesi'nin teyidinden sonra ikinci işlem olarak Milli Emlak Müdürlüğü'ne müracaatla ilgili muvafakati kuruma ibraz ettiğini ve hissenin başvuru aşamasını tamamladığını, işlem sonrası yerin zilyetlik devir bedeli olarak Hüseyin Gökyıldız'a 120.000,00 TL nakit bedel ödediğini, yukarıda bahsi geçen şahıslara da yerin zilyetlik devir bedeli olarak 350.000,00 TL ödeyerek toplamda...

                SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm bölümünden, boşanmaya ilişkin kurulan birinci paragrafın, velayete ilişkin kurulan ikinci paragrafın, kişisel ilişki kurulmasına ilişkin üçüncü paragrafın, iştirak nafakasın ilişkin kurulan dördüncü paragrafın, yoksulluk nafakasına ilişkin kurulan beşinci paragrafın, aile konutuna ilişkin kurulan dokuzuncu paragrafın, yargılama giderlerine ilişkin kurulan onuncu paragrafın ve onbirinci paragrafın karar ve ilam harcına ilişkin kurulan onikinci ve onüçüncü paragrafın ve ondördüncü paragrafın vekalet ücretine ilişkin kurulan onaltıncı paragrafın ve onyedinci paragrafın TMK'nun 353. maddesine ilişkin kurulan onsekizinci pargrafın tamamen çıkarılmasına, çıkarılan bölümlerin yerine hüküm bölümünün birinci paragrafı olarak "Daha evvel kesinleşen yönlerle ilgili yeniden karar verilmesine yer olmadığına" cümlesinin eklenmesine, hükmün bu haliyle düzeltilmiş şekliyle, düzelterek onama kapsamı dışında kalan temyize...

                  UYAP Entegrasyonu