Davacı dava konusu taşınmazın üzerindeki ipotek tesis tarihinde tarafların aile konutu olduğunu ispat yükü altındadır....
kat 1 nolu bağımsız bölüm) dairenin tapu kaydına AİLE KONUTU ŞERHİ KONULMASINA"karar verilmiştir....
Kat 7 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğununa dair tapu kaydının beyanlar hanesine aile konutu şerhi verilmesine karar verilmiştir....
Türk Medeni Kanunun 194. madde hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulun mamaktadır. 4721 sayılı türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur....
bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz."...
Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleşiyle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "kurucu" değil "açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, "emredici" niteliktedir. Dolayı sıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak "belirli olan" bir işlem için verilebilir....
N:31 D/15 Başakşehir İstanbul adresindeki gayrimenkulü 2000 yılından bu yana aile konutu olarak çocukları ile birlikte kullandığını, davalı T3 ve davalı bankanın davacının açık onayı alınmaksızın tarafların müştereken oturdukları ve aile konutu olarak özgülenen dava konusu gayrimenkul üzerine davalı banka lehine 12/11/2014 tarih 18172 yevmiye no ile ipotek tesis edildiğini, gayrimenkulün takyidatında her ne kadar aile konutu şerhi bulunmamakta ise de davalı bankanın eksperler vasıtası ile kıymet takdiri yaptırırken bu gayrimenkulün aile konutu olarak özgülendiğini ve mesken niteliğinde olduğunu bilebilecek durumda olduğunu, basiretli bir tacir gibi davranmadığını, gayrimenkulün aile konutu olarak kullanıldığını bilebilecek durumda olan davalı bankanın davacının muvafakatini almadan tesis etmiş olduğu 12/11/2014 tarih 18172 yevmiye numarası ile tescil edilen ipoteğin kaldırılmasına, İstanbul 10 . İcra Müdürlüğünün 2016/6206 sayılı dosyası ile Küçükçekmece 4....
Davalı olan -----davacının eşi ve dava dışı ----- de davaya konu ipoteğin verildiğinde ortaklarından biri olduğu, dava dışı şirket ------------arasında ------- düzenlendiği, davalı eşin davalı şirketten aldığı ürün bedelleri karşısında teminat olarak aile konutunu ipotek ettirdiği, davalının ortağı olduğu şirketin işlerinin kötü gitmesi üzerine diğer davalı şirketin mal vermemeye başladığını ve şirketin bayiliğini sonlandırmaya karar verdiğini, cari hesabı kapatmak için dava dışı şirket adına senetler düzenlendiğini, böylece borç ödenmiş olmakla aile konutu üzerindeki ipoteğin ortadan kalktığını, aile konutu üzerindeki şerhin kaldırılması için iş bu davayı açtıkları görülmüştür....
Davalı olan -----davacının eşi ve dava dışı ----- de davaya konu ipoteğin verildiğinde ortaklarından biri olduğu, dava dışı şirket ------------arasında ------- düzenlendiği, davalı eşin davalı şirketten aldığı ürün bedelleri karşısında teminat olarak aile konutunu ipotek ettirdiği, davalının ortağı olduğu şirketin işlerinin kötü gitmesi üzerine diğer davalı şirketin mal vermemeye başladığını ve şirketin bayiliğini sonlandırmaya karar verdiğini, cari hesabı kapatmak için dava dışı şirket adına senetler düzenlendiğini, böylece borç ödenmiş olmakla aile konutu üzerindeki ipoteğin ortadan kalktığını, aile konutu üzerindeki şerhin kaldırılması için iş bu davayı açtıkları görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu olduğunu ileri sürdüğü taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece; davacının kötüniyetli olduğu ve ipotek lehdarı davalı ...'in iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır....