Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; Aile konutu olduğu iddia edilen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkindir. Türk Medeni Kanunun '' Eşlerin Hukuki İşlemleri '' başlıklı 193. maddesi ; '' kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, eşlerin her biri diğeri ve üçüncü kişilerle her türlü hukuki işlemi yapabilir.'' şeklindedir. TMK'nun 194. maddesinin 1. fıkrası ; '' Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki haklarını sınırlayamaz'' hükmünü içermektedir. Aile konutunun tanımını ise anılan maddenin gerekçesinde yer verilmiş ; aile konutu '' eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdiği, yaşantısına buna göre yön verdiği, acı ve tatlı günleri içinde yaşadığı anılarla dolu bir alan '' olarak tanımlanmıştır....

sürerek ipoteğin kaldırılması ve satış işlemlerinin durdurulmasına ve aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, ipoteğin kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, davalı erkek adına kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğunu ileri sürerek tapu kütüğüne açık rızası alınmadan diğer davalı banka yararına konulan ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı kadın ipoteğin kaldırılması talebinin reddini temyiz etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin kaldırılması, aile konutu şerhi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK'nun 194.maddesi uyarınca aile konutu şerhi konulması ve taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin bulunduğuna ve davada mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan bir istek olmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ipotek tesis ettiğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmaz kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir....

      HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, TMK m. 194. gereğince aile konutu hukuksal nedenine dayalı ipoteğin kaldırılması ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Davacı kadın, davalılardan koca adına kayıtlı olup aile konutu niteliğinde bulunan taşınmaz kaydına kendisinin bilgi ve rızası dışında ipotek şerhi konulduğunu belirterek, ipoteğin terkinine karar verilmesi istemiştir. Mahkemece, davacı ve davalının dava konusu taşınmazda ikamet ettikleri, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, ipotek için düzenlenen resmi senette, davalı ...'...

        Türk Medeni Kanunu 194 hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyi niyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten varolduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedİr....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı malik olmayan eş, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmazın, malik olan davalı eş tarafından “Açık rızası bulunmadan” davalı banka lehine ipotek ettirildiğini ileri sürerek, aile konutu üzerine konulan ipoteklerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı banka, dava konusu taşınmazın tapu kaydında aile konutu olduğuna dair şerhin bulunmadığını, taşınmazın aile konutu olmadığını ve davacının kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

            in de kendisinin yokluğunu fırsat bilerek gizlice hareket ettiğini, davalı bankanın ise, TMK 1024'te yer alan taşınmazın aile konutu olduğunu bilen veya bilmesi gereken 3'ncü kişi konumunda olduğunu, eksperleri vasıtasıyla taşınmaz üzerinde nitelik, kullanım durumu ve değer tespiti açısından kapsamlı bir fiziki incelemenin yaptırdığı düşünüldüğünde aile konutu olduğunu bilmemesinin mümkün olmadığını, Tacir olan bankanın TTK'na göre basiretli davranmak, gerekli özen ve dikkati göstermek yükümlülüğü altında odluğunu, davalı bankanın ... 1. ... Müdürlüğünce 2010/6663 sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, bu takip kapsamında kıymet takdiri için eve bilirkişilerin geldiğini ve bu vesile ile ipotekten haberinin olduğunu, bunun üzerine aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılması talepli ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz üzerine, davacının rızası alınmadan davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin olup, mahkemece, "dava konusu taşınmazın tapu kaydında, ipotekten önce "aile konutu" olduğuna ilişkin bir şerhin bulunmadığı, davalı bankanın kötüniyetli olduğunun ispatlanmadığı" gerekçesiyle istek reddedilmiştir. Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, taşınmaz üzerinde hak sahibi (koca) tarafından, Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi gereğince davacı eşin açık rızası alınmadan, davalı banka lehine 25.08.2005 tarihinde ipotek tesis ettirildiği yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu