Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARŞI OY YAZISI Dava, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın üçüncü kişiye yapılan satışının iptali ile davalı eş adına tescili istemine ilişkindir. Davacı kadın, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu iddia ile davalı ...'a yapılan satış işleminin iptali ile davalı eş ... adına tapuya tescilini istemiştir. Bu talep 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayanmaktadır. 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinin birinci fıkrası aile konutunun hak sahibi eş tarafından devrini diğer eşin açık rızasına bağlı olduğunu öngörmüş bulunmaktadır. Bu ... alınmadan konutun satışına ilişkin işlem geçersizdir. 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinde yer alan şerhin açıklayıcı şerh olduğu tartışmasızdır. Aile konutu şerhi konulmuş olsa da olmasa da bu hüküm ile fiil ehliyetinin sınırlandırıldığı hukuki bir gerçekliktir....

    Davacı kadının, aile konutu olarak kullanılan meskenin davalı eşi olan Ali tarafından diğer davalı Tahir'e satıldığını, söz konusu satıştan haberinin olmadığını, davalı Tahir'in de dava konusu meskeni muvazaalı olarak diğer davalı eşi Şefike'ye sattığını, bu sebeplerle İzmir ili Furunlu Mah.199 ada 52 parsel sayılı 10.503,92 m2 miktarındaki kerpiç ev tarla vasfındaki taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı yapının aile konutu olarak kullanılan 2.katı ile sınırlı olacak şekilde tapuda aile konutuna tekabül edecek hisse oranı üzerinden davalı Şefike adına olan tapu kaydının iptali ile davalı Ali adına tesciline ve tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep ettiği ve açıkça TMK'nun 194. maddesine dayandığının anlaşılmasına göre, uyuşmazlığın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinden kaynaklandığının kabulü gerekir. Görev,  kamu düzenine ilişkindir....

    Dava, aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğuna göre, öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesi gerekir. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş taşınmazın tapu kaydında arsa olarak gözüktüğü hususu da nazara alınarak, dava konusu taşınmazda usulünce yeniden keşif yapılıp, ipotek tesis tarihinde ve halen tarafların aile konutu olarak kullandıkları bağımsız bölümün belirlenmesi, uzman bilirkişilerden "Aile konutu" olarak kullanılan bölümün kroki ve harita üzerinde işaretlenmesinin istenmesi, aile konutu olarak kullanılan bölümün değerinin belirlenip, bu bölümle sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamına yönelik olarak ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

      Davacı kadın vekili 31.01.2017 tarihli dilekçesi ile, davanın aile konutunun satışından kaynaklı (TMK 194.m.gereği) tapu iptali-tescil davası olduğunu, T6 davaya dahil edilmesini, T6 ile T3'ın akraba olduklarını, aralarında borç-alacak ilişkisi bulunduğunu bildirmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılması ve bu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması(TMK m. 194) istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz,” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. TMK 194. Maddesinde vücut bulan aile konutunun devri veya sınırlandırılmasında gerekli olan eş rızası, evlilik birliği ve aile konutu vasfı devam ettiği sürece hukuki himaye sağlayan,emredici, şahısla kaim, devir ve intikali mümkün olmayan kanundan doğan bir haktır....

      Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Dava; aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi eş tarafından diğer eşin rızası alınmadan, davalılardan banka yararına ipotek verildiğinden bahisle ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkindir (TMK m. 194). 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Aile konutu” başlığı altında düzenlenen 194.maddesi; “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hâkimin müdahalesini isteyebilir. Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir....

      e karşı muvazaalı tapu devrinin iptali için Eskişehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/552 E. sayılı dosyası ile açtıkları tapu iptali davasının 21.12.2017 tarihli tensip 9 nolu ara kararı gereği, tahliyeye konu edilen taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan tedbirin devam ettiğini, davalı ...'in dahili davalısı olduğu Eskişehir 2. Aile Mahkemesi'nin 2018/124 E. Sayılı dosyasının 14.02.2018 tarihli tensip 5 nolu ara kararı ile dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerine tedbir konulmasına karar verildiğini, anılan tedbir kararları uyarınca taşınmazın aile konutu vasfının tartışmasız olduğu, tahliyeye konu taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti, aile konutu şerhi verilmesi ve tapu iptal ve tescil talebiyle Eskişehir 5. Aile Mahkemesi'nin 2021/469 E. sayılı dosyası üzerinden dava ikame ettiklerini beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi :Satışının İptali - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 30.05.2014 günü temyiz eden davacı ... mirasçıları ile vekilleri ve davalılardan ... ile vekili ve ... vasisi ... ve fer'i müdahil Salih Yalova gelmediler. Davalılardan Akbank T.A.Ş'den temlik alan Efes Varlık Yönetim A.Ş. adına Av. ... Baş geldi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kararı davacı ... mirasçılarının vekili sıfatıyla temyiz eden Avukat ...'ın mirasçı Merve Gümüş dışındaki diğer davacı mirasçılarının vekili olduğuna ilişkin vekaletname dosyada bulunmamaktadır....

          Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK m. 118-395) kaynaklanan bütün davaların, aile mahkemeleri kurulan yerlerde bu mahkemelerce bakılacağını; aynı Yasanın 2. maddesi de, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde bu kanun kapsamına giren dava ve işlerin asliye hukuk mahkemelerinde bakılacağını hükme bağlamıştır....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; aile konutu olan taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkindir (TMK m. 194). İlk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen karar davacı kadının istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince davacının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu taşınmazın davalı adına kayıtlı olması halinde tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına, taşınmazın tapusunun davalı adına kayıtlı olması halinde 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu