Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın taşınmazın satışını talep ederek satışa çıkardığını, yapılan ihaleye kimsenin girmemesi üzerine taşınmazı kendi alacağına mahsuben aldığını, ihalenin feshi davasının da açılmadığını, satışın kesinleştiğini, taşınmazın davalı ... adına tescil edildiğini, her ne kadar dava ipoteğin kaldırılması davası olarak açılmış ise de taşınmazın satışının yapıldığını, davanın konusuz kaldığını, bu nedenle davayı ıslah etme zorunluluğu doğduğunu, ıslah ile dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile dahili davalı ... adına tescilini istediklerini iddia ederek dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile diğer davalı ... adına tesciline, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına, taşınmazın 3. kişilere devrinin önlenmesi bakımından tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptal ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili ile tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasına ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi uyarınca eşlerden biri diğerinin rızası bulunmadıkça aile konutunu devredemez, konut üzerindeki hakları sınırlandıramaz. Toplanan delillerden dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, hak sahibi olan davalı ...'in, davacı eşinin rızasını almadan konutu 16.06.2011 tarihinde davalılardan ...'ye devrettiği ve davalıların da birbirlerini tanıdıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı ... yararına Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinde yer alan koşulların gerçekleştiğinden söz edilemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ve ... Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava; aile konutu olduğu ve üçüncü kişiye muvazaalı şekilde satıldığı iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescili istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın aile konutu olarak kullanılan taşınmazın davacı eşin rızası olmaksızın devredildiğinden TMK'nın 194. maddesi uyarınca tapu kaydının iptal edilip yeniden davalı eş adına tesciline yönelik olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ......

        Dava, aile konutundan kaynaklı ipoteğin kaldırılması, tapu iptal tescil ve aile konutu şerhi konulması davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine, aile konutu şerhi konulmasına, taşınmazın davalı banka adına olan tapu kaydının iptali ile davalı T5 adına tapuya kayıt ve tesciline kayıt verilmiş, davalı banka tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescile ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, aile konutu olarak kullanılan taşınmazın üçüncü kişiye satılması nedeniyle 21.08.2003 tarihinde T.M.Y. 194. maddesine dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil davasıdır. Dosya kapsamından, davacının halen evli olduğu, eşinin davacıyı zarara uğratmak amacıyla aile konutu olarak fiilen kullanılan taşınmazı eşin rızasını almadan 16.07.2003 tarihinde üçüncü kişi olan davalıya satması üzerine, tapu kaydının iptali ve tescilinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık, T.M.Y.'nın 2. kitabında yer alan (TMK. mad. 194) aile konutu ile ilgili olduğundan, davaya bakmak görevi Aile Mahkemesine aittir....

          KARŞI OY YAZISI Davacı, davalılardan eşi olan ...'ün adına kayıtlı olup, aile konutu olarak kullanılan taşınmazı diğer davalı ...'e kendisinin rızası bulunmadan sattığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile tekrar davalı koca adına tescilini ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılardan...tarafından temyiz edilmiştir. Tapu kaydında niteliği arsa olarak tescilli olan ve üzerinde dört katlı ev bulunan taşınmazın, karı-koca tarafından aile konutu olarak kullanılan bölümünün tespit edilerek bu bölüme isabet eden arsa payının bulunup, buna göre karar verilmesi gerektiğine ilişkin Dairenin bozma gerekçesi doğrultusunda mahkemenin kat irtifakı kurulmayan taşınmazla ilgili karar vermesi mümkün değildir. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, tarafların her biri hakkını dayandırdığı olguları ispatla yükümlüdür (TMK md.6)....

            Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "Kurucu" değil "Açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, "Emredici" niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak "Belirli olan" bir işlem için verilebilir....

              TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir. Bu sebeple taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda “illilik”, diğer bir anlatımla “hukuki sebebe bağlılık” prensibi esas alınmış olup, bu prensip uyarınca tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğu bulunmaktadır. Hukuki sebebe dayanmayan işlemler geçerli değildir. TMK’nın 1024. maddesi bu tescili yolsuz tescil olarak ifade eder. Bu durumda; Türk Medeni Kanunu’nun 194, maddesi uyarınca malik olan eş tarafından diğer eşin açık rızası alınmadan aile konutu üzerindeki hakların sınırlandırılması durumunda yapılan bu işlemin “geçerli” kabul edilemeyeceği emredici hüküm gereğidir. Diğer eşin geçerli olmayan işlemin iptali için dava açabileceği kuşkusuzdur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK.nun 194.maddesi gereğince aile konutu olduğu iddia edilen dava konusu taşınmazın davacı eşin rızası alınmadan yapılan satışın ve tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescili, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi verilmesi isteğine ilişkin olup taraflar halen evli bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (2.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                No: 30 İç Kapı No:1 Karatay/Konya” adresindeki evini, diğer davalı T3 muvazaalı olarak devrettiğini, bu satış işlemine davacının rızasının bulunmadığını, yapılan satış işleminin geçersiz olduğunu, davacının halen çocukları ile birlikte bu konutta ikamet etmekte olduğunu ve devir işleminden 27.07.2016 tarihinde Tapu Sicil Müdürlüğüne aile konutu şerhi verilmesi için gittiğinde haberdar olduğunu, tapu devir işleminin boşanma davasından 6 gün önce muvazaalı olarak yapıldığını, diğer davalı T3 kendisine devir yapılan mesken vasıflı taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını bilmemesinin mümkün olmadığını beyan etmiş ve dava konusu aile konutu olan taşınmazın davalılardan T3 adına olan tapu kaydının iptali ile davalılardan T4 adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Konya 4. Aile Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davacının talebinin Yargıtay 2....

                UYAP Entegrasyonu