Türk Medeni Kanununun 194. maddesi hükmüne göre; aile konutu, eşlerin ve varsa çocuklarının yaşam faaliyetlerini sürdürdükleri alandır. Yasanın 794. maddesine göre ise intifa hakkı, taşınırlar, taşınmazlar, haklar veya bir mal varlığı üzerinde kurulabilen, aksine düzenleme olmadıkça hak sahibinin konutu üzerinde tam yararlanma yetkisi sağlayan bir irtifak hakkı türüdür. Davada davacı, davalının imzasını taşıyan 09.02.2008 tarihli sözleşmeye dayanarak 102 parseldeki 1 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydında mevcut davalı ... yararına olan intifa hakkının terkini ve bu belirtmenin adına şerhini istediğinden uyuşmazlığın aile konutundan kaynaklandığı söylenemez. Davaya genel hükümlere göre ve genel mahkemelerde bakılması gerektiğinden çekişmenin esası incelenerek bir hüküm kurulması yerine görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2021/175 ESAS - 2021/467 KARAR DAVA KONUSU : AİLE KONUTU ŞERHİ KONULMASI (ÇEKİŞMELİ) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; evlilik süresince aile konutu olarak kullandıkları iki evlerinin olduğunu, davalı eşinin yaşadığı evden anlaşmazlıkları sebebiyle ayrı bulunduklarını, son bir yıldır ortak çocuğun yaşadığı diğer evde ikamet ettiğini, aile konutu olarak kullandıkları evi davalı eş muavazaalı bir şekilde kendisinin ilk evliliğinden olan öz kızı T3 devrettiğini, taşınmazın aile konutu olduğunu bildiği ve bu nedenle iyi niyetli olmadığının açık olduğunu belirterek, taşınmazın davalılardan T3 adına olan kaydının iptali ve davalı eş adına tescili ile tapu kaydına aile konutu şerhinin verilmesini talep ve dava etmiştir...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kendisi ve ortak çocuk yararına hükmolunan tedbir nafakası miktarları, reddedilen konut tahsisi davası ile erkeğin kabul edilen aile konutu şerhinin kaldırılması davası yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise duruşma talebiyle aile konutu şerhi davasında yeniden hüküm kurulmaması, ortak çocuk yararına hükmolunan nafaka miktarı ve kadın yararına tedbir nafakasına hükmolunması yönlerinden temyiz edilmiş ise de; HMK'da nafaka ve aile konutu şerhi davalarının duruşmalı inceleneceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından duruşma talebinin reddine karar verilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı erkeğin ortak çocuk ve kadın yararına hükmolunan nafakalara yönelik temyiz dilekçesi incelendiğinde 6100 sayılı...
Dava konusu 734 parsel sayılı ana taşınmazdaki (16) bağımsız bölüm nolu (mesken) niteliğindeki taşınmaz, tapuda davacı adına kayıtlı olup, bu taşınmazın tapu kütüğüne 09.02.2004 tarihinde "aile konutu" olduğuna ilişkin şerh konulmuştur. Bu şerh hukuki varlığını devam ettirmektedir. Davacının, aile konutu şerhinin kaldırılmasına ilişkin bir davası bulunmamaktadır. Şerh, kaldırılmadıkça veya hukuki dayanağı kalmadıkça konutun bu niteliğini devam ettirdiği kabul edilir. Davacının, davalı eşi aleyhinde 03.03.2004 tarihinde açtığı boşanma davası "kusurlu görülerek" reddedildiğine göre, birlikte yaşamaya ara verilmesinde davalıya atfedilebilecek bir kusur da bulunmamakta, haklı bir sebep olmaksızın davalıyla birlikte yaşamaktan kaçınanın davacı olduğu anlaşılmaktadır....
Temyiz Sebepleri Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde; aile konutu olarak belirtilen yerde keşif yapılmadan karar verildiğini, ipoteğin konulduğu esnada tapu kütüğünde aile konutu şerhinin bulunmadığını, bankanın kötü niyetli olduğu iddiasının ispatlanamadığını, kullanılan kredinin tivari kredi olduğunu, mahkemece bu hususun tartışılması gerektiğini, taşınmaza aile konutu şerhinin ipoteğin konulmasından bir sene sonra konulduğunu, bu nedenle davacı ...'nın iyi niyetli olmadığını ve ipoteğin tesis edildiğini bilmeme imkanının bulunmadığını belirterek davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, ipoteğin kaldırılmasına ilişkin olup uyuşmazlık davanın kabulünün gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) DAVALILAR : ... VD. K A R A R Dava, aile konutu şerhinin konulması ve tapu iptali istemine ilişkin olup, hüküm aile mahkemesi sıfatıyla verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.08.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi _K A R A R_ Dava, aile konutuna ilişkin olarak yapılan satışın iptali, aile konutu şerhinin işlenmesi isteğine ilişkin olup hüküm de Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Aile konutu şerhi kararının kaldırılmasına ilişkin ; Mahkemece ,"davacı/davalının ortak haneden ayrıldığı ve taşınmazın artık taraflarca birlikte kullanılmıyor olduğu ,tarafların tüm bu olaylardan sonra bir araya gelmelerinin mümkün olmadığı " gerekçesi ile aile konutu şerhinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Taşınmazın halen taraflarca birlikte kullanılmaması, öncesi aile konutu olan taşınmazda ki şerhin kaldırılmasına tek başına gerekçe değildir. Bu sebep ile mahkeme kararının düzeltilerek taşınmazda ki aile konutu şerhinin de boşanma davasının kesinleşmesi ile kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir. Açıklanan gerekçe ile davacı/davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin reddine ,davalı/davacı kadının istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile hükmün tedbir nafakası ve aile konutu şerhinin kaldırılmasına ilişkin kısımlarının düzeltilerek ,düzeltilen hususlarda esas hakkında karar verilmesine ilişkin karar verilmesi gerekmiştir....
Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "Kurucu" değil "Açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık; aile konutu şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 13.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....