İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: Dosya kapsamındaki belgelerden üzerine aile konutu şerhi konulması istenilen taşınmazın aile konutu olduğuna dair herhangi bir kira sözleşmesi, fatura vb. belge ibraz edilmemiş, yaklaşık ispat şartı gerçekleşmemiştir. Öte yandan TMK 194. madde hükmü dikkate alındığında davacının elindeki belgelerle taşınmaza aile konutu şerhinin işlenmesini tapu müdürlüğünden isteyebilmesi mümkün olduğu dikkate alındığında tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.05.2015 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde; aile konutunun davalı eş tarafından diğer davalı ...'e satıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile, davalı ... adına tescilini, davalı banka lehine konulan ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı Turan Yıldırım vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme gerekçeli kararında; davacı eşine evin üzerine ipotek konulmasına açık rıza verdiği hususunun ispat edilemediği anlaşıldığını şeklinde yazıldığını, tanıklar davalı Turan'ın iyiniyetli olduğundan bahsetmişlerse de davalının iyiniyet iddiası dinlenmediğini, aile konutu olduğu davacı tarafından ispat edilen taşınmazın üzerine davalı lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilerek hüküm kurulduğu şeklinde kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, aile konutu şerhi bu tesisten çok sonra 11.10.2017 tarihinde davacı tarafından konulduğunu, davalı müvekkilinin ipotek tesisi söz konusu taşınmazda her hangi bir aile konutu şerhi bulunmadığından bu taşınmazın aile konutu olduğuna dair herhangi bir bilgisinin bulunmadığını, verilen mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazda ipotek tesis edilirken aile konutu şerhinin bulunmaması, müvekkilinin bir banka veya kurum...
Evliliğin ölümle ile sonuçlanmış olması durumunda da Türk Medeni Kanununun 194. maddesinden kaynaklanan aile konutu tespitine dair haklar devam ediyor olsa da aile konutu şerhi konulmasına dair hak ölümle ile birlikte sona erer. Ölümle evlilik sona erdiğine göre aile konutu şerhi konulması talebi konusuz kalmıştır. Bu nedenle aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir. VI....
İstinaf Sebepleri Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dava konusu taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmadığı, davalının iyiniyetli olduğu, kadının satış işleminden bilgi sahibi olduğu, davalı eşin bu durum ortaya çıktığında taşınmazdan ayrıldığı ve taşınmazın aile konutu olmadığı, kararının gerekçesiz olduğu, aile konutu şerhi konulması davası ile tapu iptal ve tescil davasının birlikte görülemeyeceği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz,” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahî aile konutudur. Eş söyleyişle, şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır....
Davacı kadın tarafından açılan aile konutu olarak kullanılan ve mülkiyeti davalılardan ...'na ait taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulması ve taşınmazın üzerine konulmuş olan ipoteğin kaldırılması davasının yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince; taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulmasına, ipoteğin kaldırılması davasının reddine hükmedilmiş ve hükme karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurmuştur....
Hukuk Dairesinin 2021/412 E. 2021/1823 K. sayılı kararında da açıkça belirtildiği gibi; bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiili ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....
Türk Medeni Kanunu madde 194. hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğı için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahî aile konutudur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi SAYISI : 2019/792 E., 2023/205 K. KARAR : Davanın kısmen kabulü Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili ile aile konutu şerhi konulması davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne, tapunun iptali ile davalı ... adına tesciline, taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir. Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dilekçesinde özetle; ......Mahallesi 30875 Ada, 1 Parsel de bulunan taşınmazın davacının eşi ve çocukları ile birlikte 1986 yılından beri oturdukları konut olduğunu, davacının eşi olan davalı ...'...