Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davası olduğu, aile konutu şerhi davasında mahkemece imza incelemesi sonucuna göre aile konutu araştırması yapılmamış olup aile konutu olduğunun ispat edilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de davanın 19.02.2014 tarihinden sonra açıldığı, bu tarihten sonra yapılan kanuni değişiklik nedeniyle kişinin her zaman için tapuya doğrudan başvuru yaparak aile konutu şerhi konulmasını isteyebileceği halde davacının tapuya başvuru yapılmadan doğrudan dava yoluyla aile konutu şerhi konulması isteminde bulunmasında hukuki...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, aile konutundan kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, satış işleminin gerçek olduğu, davacının satıştan haberdar olmamasının hayatın olağan akışı karşısında inandırıcı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları smırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır....
davacının dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulması talebi açısından talebin hukuki yarar yokluğu ile usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; ipoteğin kaldırılması talebinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına, aile konutu şerhi konulması talebinin ise usulden reddine karar verilmiştir....
Aile Mahkemesi SAYISI : 2019/488 E., 2021/328 K. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili ve aile konutu şerhi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tapu iptali ve tescili davasının kabulüne, aile konutu şerhi konulması davasının ise usulden reddine karar verilmiştir. Kararın davacı, davalı ... ve müdahil banka vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince aile konutu şerhi konulması davası yönünden tefrik kararı verilmesine, diğer yönlerden taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aile konutu şerhi davasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-İpoteğin kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dava; aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi eş tarafından diğer eşin rızası alınmadan, davalılardan banka yararına ipotek verildiğinden bahisle ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir (TMK m. 194)....
Temyiz Sebepleri Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın üzerine ipotek tesis edilirken taşınmazın üzerinde aile konutu şerhi olmadığından davacı kadının da rızasının aranmasına gerek bulunmadığını, ipotek tesisi için kıymet takdir raporu düzenlenmesi eve gidildiğini ve davacı kadının da orada olduğunu, ipotek tesis işleminden haberdar olduğunu, iyi niyet ve dürüstlük kurallarının ihlal edildiğini, dava açılmasına bankanın sebebiyet vermediğini beyan ederek; kabul edilen dava ve yargılama gideri , vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasının iyi niyet ve dürüstlük kavramlarına uygun olup olmadığı, aile konutu şerhi konulmayan taşınmaz üzerine ipotek tesis edilirken malik olmayan eşin rızasının alınıp alınmayacağı, vekâlet ücreti ve yargılama gideri noktasında toplanmaktadır. 2....
İcra Dairesi’nin 2028/33748 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, borçlulara Örnek No:6 İcra Emri gönderildiği, borçlular tarafından takibe itiraz edilmediğinden takibe devam olunarak satış aşamasına gelindiği, bu arada borçlulardan T1 eşi T2 tarafından Çorum Aile Mahkemesine aile konutu olan ipotekli taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için dava açıldığı, yapılan yargılama neticesinde ise ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği ve bu (kaldırılan)ipoteğe dayalı olan takibin iptali için iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davacı T1 ipoteğe ve takibe konu taşınmazın aile konutu olduğunu, aile konutunun satılamayacağını beyanla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takibin iptalini talep etmiştir....
Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu nedenle, aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir. TMK’nın 193. madde hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış ise de TMK’nın 194. maddesi hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz üzerine, davacının rızası alınmadan davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin olup, mahkemece, "dava konusu taşınmazın tapu kaydında, ipotekten önce "aile konutu" olduğuna ilişkin bir şerhin bulunmadığı, davalı bankanın kötüniyetli olduğunun ispatlanmadığı" gerekçesiyle istek reddedilmiştir. Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, taşınmaz üzerinde hak sahibi (koca) tarafından, Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi gereğince davacı eşin açık rızası alınmadan, davalı banka lehine 25.08.2005 tarihinde ipotek tesis ettirildiği yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır....
Kat 10 Nolu meskende kayıtlı taşınmaz üzerinden 16/10/2017 tarih ve 7516 yevmiye numarası ile konulan ikinci dereceden FBK süre ile 150.000 TL'lik ipoteğin KALDIRILMASINA, Aile konutu şerhinin konulması talebi hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA karar verilmiştir. İşbu kararı davalı şirket vekili süresinde istinaf etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya aykırı olup bozulması gerektiğini, ilgili davanın konusunun Niğde ili Bor ilçesi 1387 Ada 1 Parsel Blok C-3 2. Kat 10 Nolu meskende kayıtlı taşınmaz üzerinden 16/10/2017 tarih ve 7516 yevmiye numarası ile konulan ikinci dereceden FBK süre ile 150.000 TL'lik ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhinin konulmasına ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde özetle ipoteğin bilgisi dışında konulduğunu iddia etmiş, ipoteğin kaldırılmasını ve ilgili taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir ....