ortaklığın tasfiyesi yapılmadığı, tarafların birbirlerinden hak ve alacakları belirlenemediğinden henüz başlamadığı, davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı belirlenmekle; mahkememizce adi ortaklığın sona erdiğinin tespiti ile 1.419.893,98 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın adi ortaklığın ortakları arasındaki ilişkiden kaynaklanmasına ve mahkemenin de ilişkiyi adi ortaklığın tasfiyesi olarak nitelendirmesine göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 3. Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı Kanunun 60.maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1. Başkanlığa sunulmasına, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, taraflar arasında adi ortaklık olup olmadığı, varsa ne şekilde oluştuğu, tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmedikleri, adi ortaklığın fesih ve tasfiye şartları ile davacının tasfiye sonucu alacağa hak kazanıp kazanmayacağına ilişkindir. Dosya kapsamına göre; davacı --- arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasında tarafların tacir olmadığı ve bu hususun dosyada mübrez ---yazısı ile sabit oyduğu bu nedenle nispi ticari dava sayılamayacağı gibi adi ortaklığın tasfiyesi Borçlar Kanunu hükümlerine göre yapılacağından mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Davalı ... vekili ise cevabında; Davacının davasında ... tarihinde kurulup ... tarihinde tasfiye edilmiş olan adi ortaklığın tasfiyesini talep ettiğini, vergi dairesince bildirilen yazıda sadece adi ortaklığın kuruluşunun belirtildiğini, oysa adi ortaklığın sicil bilgilerini ihtiva eden ... tarihli belge incelendiğinde tasfiye edildiğinin belli olduğunu, davacı tarafın iddia edildiği gibi devam eden bir ortaklık bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, borçlu ... alacakları tarafından İcra Müdürlüğünce verilen yetkiye istinaden açılan adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile tasfiye payından alacaklarının tahsiline ilişkin olup, taraflar arasındaki ihtilaflı husus ..."nun borcundan adi ortaklığın sorumlu olup olmadığı, ortaklığın mevcut olup olmadığına ilişkindir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 620 nci maddesinin birinci fıkrasına göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. 2. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1 ... maddesi; “Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmünü içermektedir. 3. Adi ortaklığın sona ermesi ile birlikte ortaklık tasfiye aşamasına girer....
İnceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, adi ortaklığın tasfiyesi, tasfiye payının tespiti ve tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, adi ortaklık ilişkisi ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, taraflar arasında sözlü olarak adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu iddia etmekte, davalı ise bu ortaklık ilişkisini inkar etmektedirler. Adi ortaklık; iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK md 620/1)....
İhtiyati tedbir talep eden (davacı) vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusunun adi ortaklığın tespiti ve adi ortaklığa ait olan ancak davalılar adına kayıtlı bulunan daire ve dükkanların tasfiyesi isteminden ibaret olduğunu, dava konusu içinde yer alan ve aslında adi ortaklığa ait olması gereken bildirdikleri daire ve dükkanların müvekkilinden kar kaçırmak maksadıyla ve ortaklığın zararına olarak davalı ortaklarca düşük bedellerle devirlerinin gerçekleştirildiğini, bu sebeple müvekkilinin zararının oluştuğunu ve zor durumda kaldığını, dava sonunda müvekkilinin daha fazla telafisi güç ve imkansız zararının oluşmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, hayatın olağan akışı içerisinde bir ev hanımının yaklaşık olarak 500.000,00 TL'lik dairelerden 2 ay içerisinde 3 adet satın alabilmesinin mümkün olmadığını, ortada bir adi ortaklık olduğu gözetildiğinde ortakların müvekkil ortaktan gelir saklamak amacıyla aile fertlerine düşük bedellerle bağımsız bölümlerin devrini...
"İçtihat Metni" Dahili davacılar ... ve diğerleri ile davalılar ... ve diğerleri aralarındaki adi ortaklığın tasfiyesi davasına dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09/03/2016 tarihli ve 2014/89 Esas ... Karar sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 21/05/2018 tarihli ve 2016/19204 Esas ... Karar sayılı ilama karşı dahili davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; kardeşi olan davalıların mirasbırakanı ... ile ... isimli şahsa ait S.S. 71 nolu ......
e verilmesine, adi ortaklığın zarar ettiği tespit edilmekle birlikte ilk hükümde zarar talebinin reddine karar verilip bu yönüyle temyiz edilmediğinden davacı şirketin zarara ilişkin talebinin reddine, adi ortaklığın kâr payına teminat olarak davalıya verilen 300.000,00 TL bedelli senedin davalıdan alınarak davacı şirkete verilmesine, davacı şirket adına davacı ... ile davalının yaptığı 08.12.2019 ve 13.01.2010 tarihli protokollerin geçersiz olduğunun tespitine, davacı şirket ile davalının adi ortaklığın tasfiyesi nedeniyle birbirlerinden alacak ve borçlarının kalmadığının tespitine karar verilmiştir. Hükmün davalı tarafından adi ortaklıktan kaynaklanan uyuşmazlıklar yönünden temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (3)....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 07/06/2023 NUMARASI: 2023/303 Esas DAVANIN KONUSU: Adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi-ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz KARAR TARİHİ: 06/09/2023 Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talepli dilekçesi ile; müvekkili ile davalı arasında dava dışı ... San. ve Tic. A.Ş.'nin düzenlemiş olduğu pazarlık usulü ihale işlerini yerine getirmek üzere adi ortaklık kurulduğunu, bu kapsamda ...'...