Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı tarafça adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin bu davada talep edilmediği gibi dava dilekçesinde açıldığı iddia olunan davanın ise mahkeme ve numara kısımlarını boş bırakıldığı anlaşılmıştır. Kaldı ki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemli açılan davada dava konusu taşınmazların adi ortaklığa ait olduğu iddiasıyla adi ortaklığın mal varlığının korunması yönünde tedbir talep edilmesi de mümkündür. Bu nedenle, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talep edilmeden pay oranında tescil istenemeyeceği, adi ortaklığın varlığına ilişkin sunulan delillerin ise yaklaşık ispata yeterli olmadığı anlaşılmakla davalıların istinaf talebinin kabulüyle, ihtiyati tedbir kararına itirazın kabulüyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....

Tic.Ltd.Şti'nin inşaatı yaptığını, faturalarını kesip adi ortaklığa verdiğini, Adi ortaklık yapılan inşaat işlerini kabul edip faturaları da kabul ettiğini, bu faturaları kendi defterlerine de işlediğini düşündüklerini, iade etmediklerini, İflas masası kayıtlarına göre, sözleşme bedelinin (yapılan ek imalat bedelleri hariç) 137 milyon TL olduğunu, Adi ortaklık konusu inşaat işinin sonuna gelindiği sırada, adi ortaklığın taşeronu olan ...Ltd Şti.'nin iflas erteleme talebinde bulunması üzerine, davalılardan... A.Ş. tarafından adi ortaklığı oluşturan diğer şirketlere karşı 'Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesi' için dava açıldığını, bu dava dosyasının ... 5....

    Ticaret Sanayi ve Anonim Şirketi - ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. Adi ortaklığın dava tarihinden önce sona ermiş olduğunun tespitine, adi ortaklığın tasfiyesi kapsamında taraflara ödenecek alacağın bulunmadığına, davacının alacak davasının reddine karar verilmiştir....

      (birleşen davacı) aralarındaki alacak ve adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasına dair ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 30.05.2013 günlü ve 2009/437 E.-2013/569 K.sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 14.01.2014 günlü ve 2013/17582 E.-2014/187 K.sayılı ilama karşı davalı (birleşen davacı) vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

        Her ne kadar davalı ..., davacının sermaye koymadığı ve bedenen çalışmadığını beyan ederek adi ortaklığın kurulmadığını savunmuş ise de, adi ortaklığın protokol ile tesis edildiği ve davacının protokol ile üzerine düşen edimleri yerine getirmediğine ilişkin ispata elverişli bir delil sunulmadığı, birleşen davada davalının kasadan para ve davacıya ait senetleri aldığı iddiası da birlikte dikkate alındığında bu yöndeki savunmaya itibar etmenin mümkün olmadığı, adi ortaklığın vücuda geldiği değerlendirilmiştir. Yine davacının bedensel çalışma yükümlülüğünün bulunduğuna ilişkin sözleşmede hüküm bulunmamaktadır. Protokol uyarınca taraflar adi ortaklıkta %50 hisse sahibidir....

          Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında gizli adi ortaklık sözleşmesi olduğunun iddia edildiği, gizli ortaklığın davacının kendine ait işletmesi ile doğrudan bağlantısının bulunmadığı, bu nedenle ticaret mahkemesinin de bu davada görevli olamayacağı, kaldı ki davanın adi ortaklığın tasfiyesi niteliğinde olduğu ve TBK’nın 620. maddesinden kaynaklandığı için ticaret mahkemesinin mutlak olarak görev alanı içine de girmediği, bu durumda davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevi kapsamında bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı şekilde taraflar arasındaki uyuşmazlıkta Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi işlemlerinden kaynaklanmasına ve kambiyo hukukundan kaynaklanan bir ihtilafın bulunmamasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 02.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Taraflar artasındaki adi ortaklıkla ilgili---------- Karar sayılı kararı ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verildiği, ancak tasfiye bilançosu düzenlenmek suretiyle tasfiye işlemlerinin yürütülmediği anlaşılmıştır. ----- davalı adi ortaklığın alacaklısı------ tarafından adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi için açılan davada davanın konusu kalmadığı yönünde karar kurulduğu, kararın henüz kesinleşmediği, mahkememiz dosyasında ise adi ortaklığındaki ortaklardan ikisinin diğer ortaklardan alacak istemine ilişkin olduğu, fesih tasfiye davasında verilen kararın bozulması halinde yeniden verilecek kararda ortaklığın aktifleri ve pasifleri hesaplanarak ortakların pay miktarı ve dolayasıyla ortaklar arasındaki alacak borç miktarları incelenmiş olacağından ilgili kararın kesinleşmesinin beklenmesine karar verilmiştir. Tarafların -----dosyasına sunmuş oldukları 15/04/2011 tarihli protokol örneği dosya içerisine alınmıştır....

                İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/1000 E. sayılı dosyasına tevzi edilen dosyada adi ortaklık adına kayıtlı olmayan taşınmazların, adi ortaklık malı olarak kabul edilemeyeceği yönündeki yüksek mahkemenin yerleşik içtihadına istinaden reddedildiği, 2017 yılının Ekim ayında açılan huzurdaki dava, erken açılan mevsimsiz bir dava niteliğinde olduğu, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi için dava açılabilmesi için, adi ortaklığın amacının tamamlanmış olması veya haklı bir sebep bulunması gerekir., tasfiye heyetinin, projeye iskan almak için yetki talebinde talepte bulunması, inşaatın 2022 yılında bile bitmiş kabul edilemeyeceğinin en açık göstergesi olduğu, . adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi şartlarının oluştuğunu kabul anlamına gelmemekle beraber, tasfiyenin birinci aşaması bitmeden, tasfiye memurları tarafından bilanço düzenlenip kesinleştirilmeden, taraflar ortaklık nedeniyle birbirlerine karşı olan ve ortaklık ile üçüncü kişiler arasındaki borç alacak ilişkisi tespit edilmeden, özetle tasfiyenin...

                  DAVA : Adi Ortaklığın Tasfiyesi, Alacak DAVA TARİHİ : 27/01/2016 KARAR TARİHİ : 25/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklığın Tasfiyesi, alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: TALEP : Davacı vekili İş Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Şubat 2009 tarihinden 01/03/2011 tarihine kadar davalıya ait işyerinde, "Yenifoça İletim Hatları ve Şebeke İnşaatı" işinde "Koordinatör ( Proje Müdürü)" olarak çalıştığını, müvekkiline çalıştığı süre içinde hak kazandığı ücretlerin ödenmediğini ve iş sözleşmesinin davalı işverence haksız feshedildiğini, piyasada emsal (Proje Müdürleri, Koordinatörler) gibi görevlerde bulunan deneyimli ve kariyer sahibi mühendislere 7.500,00-TL aylık ücret ödendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin ve daha başka her türlü hukuksal hak ve talebi saklı kalmak kaydıyla şimdilik iş akdi feshedilen ve işten çıkartılan müvekkili için ödenmeyen işçilik...

                    UYAP Entegrasyonu