Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tarafların ortak beyanlarından ortaklığa konu işin amacına ulaşmadan ortaklığın son bulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle ortaklığın son bulduğu tarih saptanmalı, bu tarih itibariyle ortaklığın tasfiyesi bizzat sağlanmalıdır....

    Taraflar arasında görülen adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı asil ... ile vekili Av.... geldiler. Davacı şirket temsilcisi .... ile vekili Av.... geldiler....

      Davadaki ileri sürülüşe göre, davacı tarafından varlığı iddia edilen bu sözleşme ise, Borçlar Kanununun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık sözleşmesi olup, uyuşmazlığın da adi ortaklık hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir. Borçlar Kanununun adi ortaklığa ilişkin 520 ve onu izleyen maddeleri gereğince adi ortaklığın kurulabilmesi için yazılı şekil gerekli olmayıp, adi ortaklık sözleşmesi sözlü olarak da yapılabilir. Davacının iddiası ve davalının açıklamalarına göre, konfeksiyon işletmesinde ortaklık kurulmak üzere anlaşma yapılıp akabinde ortaklığın fiilen son bulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ortaklık son bulduğuna göre tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

        Bu nedenle davacı ve diğer iki ortağın dış ilişkide gizli ortak olarak yer aldığı, söz konusu "iç ortaklık" nedeniyle, tarafların birbirlerine karşı adi ortaklıktan doğan sorumlulukları ve talep hakları mevcut olup, davacı iş bu davada, sözleşmenin davalıların murisi tarafından feshedilmesi nedeniyle yapmış olduğu masrafların, cezai şartla birlikte 11.430.000.000 TL olarak ödetilmesini talep ettiğine göre, bu talebinin ortaklığın fesih ve tasfiyesini de kapsadığının kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi, tasfiyenin de bizzat yaptırılması gereklidir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....

          HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A G E R E K Ç E L İ İ S T İ N A F K A R A R I DOSYA NO : 2023/1286 KARAR NO : 2023/1443 N KONUSU : Adi Ortaklığın Feshi 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 22/2 maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi için dairemize gönderilen dosya içindeki tüm belgeler ile dairemiz üyesi tarafından hazırlanan ön inceleme raporu incelendi....

            DAVA : Ticari Şirket (Adi Ortaklığın feshi ve tasfiyesi) DAVA TARİHİ : 06/12/2021 KARAR TARİHİ : 28/09/2023 K. YAZIM TARİHİ : 29/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; ... Esas sayılı takip dosyasında, iş ortaklığındaki borçlunun kar payındaki alacaklarının alınabilmesi için tasfiye davası açılması gerektiğini, iş bu davanın açılabilmesi için taraflarınca her iki iş ortaklığı için ayrı ayrı yetki verilmesi talep edildiğini, davalı ortaklık ortağı ... İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti'nin (eski unvanı ... İnş. San ve Tic. Ltd. Şti), müvekkili şirkete karşı faturalara dayalı alacağını, ödemediğini, işbu alacak takibi 2019 senesinden beri devam ettiğini, ... İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti'nin (eski unvanı ... İnş. San ve Tic. Ltd....

              belirlenen cezai şarttan şimdilik 8.000 TL nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; ortaklığa ait araçlardan elde edilen gelirin, araçların ve ortaklığın diğer giderlerini karşılamaya yetmediğini, bu nedenle davacı ile müvekkilinin araçların satılmasını kararlaştırdıklarını savunarak, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; taraflar arasındaki uyuşmazlığın adi ortaklığın tasfiyesi suretiyle giderilebileceği, ancak adi ortaklığın tasfiye edilmesini istemeyen davacı tarafın talep hakkının doğmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 7....

                Hemen belirtmek gerekir ki taraflar arasında imzalanan 23.7.2005 tarihli belge ile adi ortaklık kurulmuş ise de, adi ortaklığın ne zaman sona ereceğine dair bir kararlaştırma bulunmadığından, taraflarca da ortaklığın sona erdirildiği iddia ve ispat edilemediğinden ve bu hususta mahkeme kararı da olmadığından adi ortaklığın halen devam ettiğinin kabulü gerektiği gibi, birleşen davadaki talebe göre davacının fesih ve tasfiye isteğinin de kabulü zorunludur. Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi kurulduğuna göre tasfiyenin bizzat mahkemece yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK’nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....

                  Dava, adi ortaklıkta kar payının ödenmesi, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre; Adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi için öncelikle taraflar arasında bir adi ortaklığın bulunması gerekmekte olup ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2010/... Esas sayılı ve .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/... Esas sayılı dosyalarıyla sabit olduğu üzere taraflar arasında adi ortalığın bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir....

                    bir ortaklık kurulduğunu, söz konusu adi ortaklığın asıl ve müşterek amacının o dönem hali hazırda olan ve halen devam eden -------işletilmesi ve kazanç elde edilmesi olduğunu,----- kasanın iki anahtarı olduğunu, anahtarlardan birinin müvekkilinde diğerinin de davalı şirket yetkilisinde olduğunu, söz konusu adi ortaklık sözleşmesinin yazılı olarak değil sözlü olarak kurulduğunu ve bu kapsamda adi ortaklığın mevcut olduğuna ilişkin delilleri bulunduğunu, davalı tarafın --- yıl boyunca müvekkili ile adi ortaklık ilişkisi içerisindeyken -----yılının başında taraflar arasında alacak-borç ilişkilerinde anlaşmazlıklar başlaması üzerine davalı şirket yetkilisinin müvekkiline ---- kendisine ait olduğunu, kazanın ve dükkanın anahtarlarını vermesini istediğini, müvekkili hakkında kasanın anahtarlarını çalındığı iddiasıyla açıktan hırsızlık ve tehdit suçlarından şikayette bulunduğunu, savcılık tarafından müvekkili hakkında takipsizlik kararı verildiğini, davalı şirket yetkilisinin bu zamana kadar...

                      UYAP Entegrasyonu