Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, adi ortaklığın tasfiyesi amacıyla düzenlenen 09.07.2008 tarihli protokole dayanılarak alacak istemiyle protokolün 9. maddesi dayanak yapılarak hakemde açılmış, hakem heyeti tarafından verilen kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş, taraflara duruşma günü tebliğ edilmiş, 19.04.2011 tarihinde duruşması yapılmıştır. Uyuşmazlık adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin 09.07.2008 tarihli protokole dayanılarak açıldığından ve taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmadığından dosyanın temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ne aittir. Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin 6110 sayılı Kanun 14.02.2011 tarihinde Resmi Gazetenin 27846 sayılı nüshasında yayınlanarak yürürlüğe girmiştir....
Taraflar arasında imzaladıkları Adi Ortaklık Sözleşmesi'nde adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin herhangi bir hükmün bulunmadığı anlaşıldığından taraflara adi ortaklığın tasfiyesi hususunda tasfiye memuru belirlemelerinin istenildiği, bu konuda alanında uzman mali müşavir Mehmet Köse'nin tasfiye memuru olarak atanmaları konusunda 27/11/2018 tarihli duruşmada anlaştıkları, tarafların ortaklığın sona erdirildiği tarih itibariyle ortaklığın tüm mal varlığının (aktif ve pasifi ile birlikte) ortaklık hesabını gösterir hesapların istenildiği, buna dair tarafların bir takım evrakları mahkemeye sunduğu, bunların yeterli olmaması nedeniyle taraflara ellerindeki delillerini kesin süre içinde mahkemeye sunulması hususunda ihtarda bulunulduğu, buna rağmen herhangi bir evrak sunmadıkları, Tasfiye memuru Mehmet Köse'nin 21/10/2019 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu, raporda; vergi mükellefiyeti 31/07/2017 tarihinde sona eren adi ortaklığın işletme defterinde ortaklığın mal varlığını, ortaklığın alacaklarını...
Mahkemece; davaya konu adi ortaklığın ticari işletme ile ilgili olduğu, dolayısıyla adi ortaklığın sona erdiğinin tespitine ve tasfiyesine ilişkin uyuşmazlığın, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesine göre, Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmasının gerektiğinden bahisle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, adi ortaklığın fesholunduğunun tespiti ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere, adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir(TBK. 620/1 md.)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi/alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların 2006 yılında adi ortaklık şeklinde bir emlak ve inşaat bürosu açtıklarını, sözlü olarak yaptıkları sözleşme gereğince, tarafların kazandıkları paralardan tarafların yapmış oldukları katkı payı düşüldükten sonra kalan karı eşit olarak paylaşmayı kararlaştırdıklarını, tarafların 2012 yılı başlarında, ....ı 3....
HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İncelenen Kararın Mahkemesi : Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi Tarihi: 22/11/2021 Davanın Türü: Adi Ortaklıklığın Feshi ve Tasfiyesi Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi....
İlk derece mahkemesince, taraflar arasındaki sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi olduğu, adi ortaklığın tasfiyesi hükümlerinin TBK'nın 620 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, karşılıklı alacaklılık borçluluk durumunun tespit edilmesi amacıyla taraflardan biri tarafından öncelikle bu yönde dava açılması gerektiği, salt sözleşme hükümlerine dayalı olarak davacı ortağın, davalı ortağa karşı adi ortaklık ilişkisi kapsamında alacak iddiasında bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 16.10.2009 gün ve 267-438 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık adi ortaklığın tasfiyesi nedeniyle alacak istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 21.11.2008 gün ve 393-462 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, adi ortaklığın tespiti, tasfiyesi ve alacak isteminden kaynaklanmış olmakla kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı Menemen Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 08.07.2009 gün ve 2007/577-2009/554 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık adi ortaklığın tasfiyesi ve alacak isteminden kaynaklanmış olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 31.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, asıl davada davadan önce ve sonra yapılan tespitlerdeki adi ortaklığa ait malların mevcut olmadığı, elden çıkıp kullanılmaz hale geldiği anlaşıldığından ve bu nedenle aynen taksimi mümkün olmadığından adi ortaklığa ait mevcut mallardan ortaklık karı ve sabit kıymetlerden taleple bağlı 2008/8657-2009/734 kalınarak 21.08.2003 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davacı hissesine düşen 397,32 TL nin davalı ...’tan tahsiline,birleşen davada adi ortaklığın tasfiyesi ile ilgili olarak stok mal bedelinden davacı hissesine düşen 443,10 TL nin taleple bağlı kalınarak faizi ile davalı ... tahsiline ,diğer Ölü davalı ... un ortaklıktaki hisseleri davalı ... a devredildiğinden mirasçıları aleyhine açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....