Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargılama devam ederken ve yukarıdaki ara kararlarına rağmen , Mahkemece bu kez 12.06.2018 tarihli duruşmada; “Dosyaya sunulan tüm deliller, tarafların dilekçeleri, bilirkişi ve tasfiye memuru raporları, ortaklığın amacı, tarafların ortaklıktaki görevleri, yapılan işler nazara alınarak taraflar arasındaki adi ortaklığın tapuda Yakuplu Mahallesi, 547 ada, 7 parsel ve Mimar Sinan Mahallesi 3728 parselin 8/10 payını kapsadığı sonucuna varılmakla tasfiyenin belirlenen bu mal varlığı kapsamına göre gerçekleştirilmesi ” şeklinde ara karar alarak ,tasfiyeye konu adi ortaklık malvarlığı bu şekilde tesbit edilerek sınırlandırılmıştır Yargılama sırasında, 30/03/2017 tarihli duruşmada Adi Ortaklığın Feshine ilişkin ara karar verilmiş ve tasfiye işlemlerinin başlatılmasına karar verilmiştir.Taraflar tasfiye memuru adı bildiremediğinden, mahkemece resen T8 tasfiye memuru olarak atanmıştır....

Ortaklığın feshi ile tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538 maddesinde belirtildiği gibi tasfiye, bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif hüküm mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı olan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı için davacının da kabulünde olduğu üzere tarafların her birisinin ortaklıkta %50 oranında hissesinin olduğunun kabulü gerekir. Bu itibarla tasfiyenin BK.nun 539 maddesindeki sıra takip edilerek yapılması gerekir. Uyuşmazlık sadece 100 parsel numaralı taşınmazdan kaynaklandığı içinde tasfiyenin nasıl yapılacağı taraflardan sorulmalı, tasfiyede anlaştıkları takdirde ona göre karar verilmelidir....

    Davadaki ileri sürülüşe göre, davacı tarafından varlığı iddia edilen bu sözleşme ise, Borçlar Kanununun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık sözleşmesi olup, uyuşmazlığın da adi ortaklık hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir. Borçlar Kanununun adi ortaklığa ilişkin 520 ve onu izleyen maddeleri gereğince adi ortaklığın kurulabilmesi için yazılı şekil gerekli olmayıp, adi ortaklık sözleşmesi sözlü olarak da yapılabilir. Davacının iddiası ve davalının açıklamalarına göre, konfeksiyon işletmesinde ortaklık kurulmak üzere anlaşma yapılıp akabinde ortaklığın fiilen son bulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ortaklık son bulduğuna göre tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

      İcra Hukuk Mahkemesine .... sayılı dosya ile başvuruda bukunduklarını, Adi ortaklığın internet şifresinin değişimi ile internet ortamında kayıtları takip edemediklerini, davalının kendilerini ve adi ortaklığı zarar sokacak faaliyetlerde bulunduğunu ileri sürerek davalının Adi ortaklığı yönetimiyle ilgili temsil ve ilzam yetkisinn klaldırılarak tüm yetkinin kendilerine verilmesine; olmadığı taktirde tasfiye süreci sonuna akadar kayyım atanmasına, adi ortaklığa ait tüm ticari defterlerin kendilerine yahut mahkemeye teslimine,Adi ortaklığın sözleşme süresi sonunda tasfiyesine karar verilmesi için eldeki davayı açmıştır....

        CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesine ilişkin davalara bakma görevinin genel mahkeme olan Asliye Hukuk mahkemelerine ait olduğunu, mahkememizin görevsiz olup görevli mahkemenin Bursa Asliye Hukuk mahkemeleri olduğunu, o nedenle görevsizlik nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, diğer taraftan davacı tarafın davasının haksız,hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın esastan da reddinin gerektiğini, taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiye edilmiş olmadığını, tarafların halen adi ortaklıkta %50'şer pay sahibi olduklarını, bu yüzden davacının davalı ortak olan müvekkilinden alacak talep etmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasındaki adi ortaklığın illa fesh edilecekse öncelikle taraflar arasında gerçekleşecek görüşmelerle ve davacı, eşi, davalı, eşi adlarına yapılan tüm menkul ve gayrimenkul mallar,ortaklığın halen mevcut Sgk, Vergi Dairesi ve işçilerle ilgili her türlü borçları da hesaba katılmak suretiyle tasfiyenin sağlanmasının gerekmekte...

          in terekesinin tasfiyesi değil tarafların hisse oranlarının belirli olduğu Adi Ortaklığın feshi ve tasfiyesi olduğunu, bu nedenle Konya ...Asliye Ticaret Mahkemesinin 28.01.2021 tarihli “tensip tutanağında” dava “adi ortaklığın tasfiyesi ve çıkma payının ödenmesi” olarak tespit edilmiş iken Mahkemenin 22.12.2021 tarihli Kararında “Terekenin Resmi Tasfiyesi” olarak gösterilerek görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla verilen kararın kaldırılarak mahkemenin görevli olduğuna karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; adi ortaklığın tasfiyesi talebine ilişkindir....

            Uyuşmazlık, davacı şirket ile davalılardan ... arasında adi ortaklık ilişkisinin kurulup kurulmadığı, eğer kurulmuş ise bu ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasında adi ortaklığın bulunmadığı, karşılıklı taahhütleri içeren sözleşmenin bulunduğu gerekçesi ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talebinin reddine karar verilmiştir....

              Yukarıda belirtildiği gibi sözleşmede fesih, tasfiye, tasfiye görevlisi konusunda bir düzenleme bulunmadığından mahkemece yapılacak iş yukarıdaki kanun hükümlerine göre taraflardan anlaşarak tasfiye memurunu belirlemelerini istemek, tasfiye memurunun seçimi konusunda anlaşamamaları halinde ise hakim tarafından tasfiye işlemini gerçekleştirecek (ortaklığın faaliyet alanına göre konusunda uzman bir veya üç kişiyi) tasfiye memuru olarak resen atamak olmalıdır....

              Şti.’nin alacaklısı Japonya merkezli davacı şirket tarafından açılan adi ortaklığının tasfiyesi ve borçlunun adi ortaklıktaki tasfiye payının paraya çevrilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece; davalıların oluşturduğu iş ortaklıklarının ayrı ayrı işler için kurulduğu ve....'den her bir ortaklığın ayrı iş aldığı ve işi yüklenici olarak yaptığı veya yapmaya devam ettiği, davacının icra dosyasında her bir iş için oluşturulan adi ortaklığın paylarına haciz konulduğuna ilişkin haciz yazısı gönderilmesi gerekirken genel olarak adi ortaklığın tasfiye payının haczedildiğini belirten yazı gönderildiği, bu şekilde yapılan hacizle de adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. TBK’nun 639. maddesi “Ortaklık, aşağıdaki durumlarda sona erer: 1. Ortaklık sözleşmesinde öngörülen amacın gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin imkânsız duruma gelmesiyle. 2....

                Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleriyle alacak, verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Diğer bir anlatımla tasfiye memuru tarafından yapılacak bir arıtma işlemi olup; hesap ve işlemin incelenip, bir bilanço düzenlenerek ortaklığın aktifi ve pasifi arasındaki farkı ortaya koymaktır. Bu durumda mahkemece 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı TBK'nun 620 vd.maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, 642 vd.maddeleri hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....

                UYAP Entegrasyonu