Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan uyuşmazlığın temeli davacı ile davalının eşi arasındaki adi ortaklıktan kaynaklanmakta olup, adi ortaklıktan kaynaklanan davalar mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Davacının işbu davada tacir olduğunu iddia ettiği ve davalıya vekalet veren diğer ortağa yönelik bir talebi bulunmadığından, davasını doğrudan tacir olmayan davalıya karşı açtığından uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi'dir. Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından , davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Mahkemece adi ortaklığın feshi ile ilgili dava müracaata kalıp yasal süresi içinde yenilenmediği gerekçesiyle ortaklığın feshi ile ilgili davanın açılmamış sayılmasına, ortaklığın vergi, prim ve telefon borçları nedeniyle davacı tarafından yapılan ödemelerden dolayı davalı hisselerine düşen kısımların ödetilmesine karar verilmiştir. Adi ortaklıkta fesih ve tasfiye olmadan alacak konusunda karar verilemez. Adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemleri resen fesih ve tasfiyeyi gerektirdiğinden sadece davacı vekilinin bu konudaki beyanı esas alınarak adi ortaklığın feshi talebi konusunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen adi ortaklıktan kaynaklanan tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili ve davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 3.15'er TL bakiye temyiz harcının temyiz eden taraflara yükletilmesine, 30.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....

      Somut olayda; dava adi ortaklıktan kaynaklanan menfi tespit istemine dayalıdır. Türk Borçlar Kanunu 620.maddesi gereğince; "Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayılır." hükmü ve Türk Ticaret Kanunu'nun 9/2.maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyeceği anlaşıldığından dava 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabi olup Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Açıklanan nedenlerle, Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir. KARAR : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Fethiye 3....

        Somut olayda; dava adi ortaklıktan kaynaklanan menfi tespit istemine dayalıdır. Türk Borçlar Kanunu 620.maddesi gereğince; "Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayılır." hükmü ve Türk Ticaret Kanunu'nun 9/2.maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyeceği anlaşıldığından dava 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabi olup Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Açıklanan nedenlerle, Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir. KARAR : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Fethiye 3....

          HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Talepler; davalı şirketin adi ortaklıktan çıkarılması,karşı dava tazminat istemine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun Ortaklıktan Çıkma ve Çıkarılma Başlıklı Madde 633 de ; Bir ortağın fesih bildiriminde bulunması, kısıtlanması, iflası, tasfiyedeki payının cebrî icra yoluyla paraya çevrilmesi veya ölmesi hâlinde, sözleşmede ortaklığın diğer ortaklarla devam edeceğine ilişkin bir hüküm varsa, bu durumlardan biri gerçekleştiğinde, o ortak veya temsilcisi ya da ölen ortağın mirasçısı ortaklıktan çıkabilir veya diğer ortaklar tarafından yazılı olarak yapılacak bir bildirimle ortaklıktan çıkarılabilir. Adi ortaklıktan haklı sebeple ihraç konusunda TBK da özel bir düzenleme yer almamaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; adi ortaklıktan kaynaklanan hisse iptali ve tazminat istemine ilişkin olup, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 3.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 02.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, asıl ve birleşen davalarda adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemlerine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen, birleşen davanın tümden kabulüne karar verilmiş, kararı taraflar temyiz etmişlerdir. Asıl davada, davacı davalı tarafla ortak olarak restoran işletmeciliği yaptıklarını, söz konusu iş yeri için kira bedeli, demirbaş eşyaları ve tadilat için bir takım masraflar yapıldığını, ancak söz konusu işyerinin davacının bilgisi dışında dava dışı kişiye devredilip davacıya herhangi bir ödemede bulunulmadığını bildirerek alacak ve maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Birleşen davada davacı, ortaklık için yapılan giderler için verilen senet üzerine sanki borçlu sadece kendisiymiş gibi (asıl dava davacısı birleşen dava davalısı) davalının yaptığı ödemeyi icra takibi yaparak kendisinden aldığını bildirerek cebr-i icra tehdidi altında ödemek durumunda kaldığı miktarın istirdadını istemiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, adi ortaklığın feshi ve adi ortaklıktan kaynaklanan cezai şart tazminatı istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 04/12/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Öte yandan uyuşmazlığın temeli davacı ile davalının eşi arasındaki adi ortaklıktan kaynaklanmakta olup, adi ortaklıktan kaynaklanan davalar mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Davacının işbu davada tacir olduğunu iddia ettiği ve davalıya vekalet veren diğer ortağa yönelik bir talebi bulunmadığından, davasını doğrudan tacir olmayan davalıya karşı açtığından uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi'dir. Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından , davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu