Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı şirket; vekaletnamenin geçersizliğinin vekil eden tarafından istenebileceğinden davacının aktif husumet ehliyetine sahip olmadığını, adi ortaklık adına düzenlenen vekaletnamenin iptalinin ortaklar tarafından ileri sürülebileceğini, davacının ortaklığı ve tek başına ortaklığı temsil yetkisinin bulunmadığını, vekaletnamenin sonuçlarını davacı nezdinde değil ortaklık nezdinde doğuracağını, dava dilekçesinde belirtilen 10.09.2019 tarih ve 7395 yevmiye numaralı adi ortaklık sözleşmesinin geçersiz olduğunu, 10.09.2019 tarihli ve 7397 yevmiye numaralı yeni ortaklık sözleşmesi akdedildiğini, davacının haberinin bulunduğunu, 18.09.2019 tarihinde imza sirkülerinin 7397 yevmiye numaralı sözleşme için çıkardığını, vekaletnamenin ortaklık sözleşmesine uygun düzenlendiğini, sözleşmenin 5 inci maddesine göre % 99,99 hissenin kendilerine, % 0,01 hissenin Makro şirketine verildiğini, pilot ortak olarak belirlendiğini, tüm mali ve teknik sorumluluğu yüklendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir...

    Taraflar arasında, 31.1.2008 tarihli “İş ve İş Ekipmanları Ortaklık Sözleşmesi” başlıklı adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiği uyuşmazlık konusu olmayıp, sözleşmede, davacı ve davalının %50 oranında ortaklık kurdukları, plakası belirtilen davalı şirkete ait araçlar ve karavana üzerinde davacının %50 hissesinin bulunduğu, yapılan işlerden kazanılan gelirlerin %50 oranında paylaşılacağı, masraf ve giderlerin de yine taraflarca %50 oranında karşılanacağı açıkça yazılıdır. İmzası davalı tarafından inkar edilmeyen bu sözleşme gereğince taraflar arasında Borçlar Kanununun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir adi ortaklık ilişkisinin meydana geldiğinin kabulü gerekir. Davalı şirkete ait defterlerde bu konuda alınmış bir karar bulunmaması, dava konusu araçların davalı adına kayıtlı bulunması da, taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunmadığını göstermez....

      Bu itibarla davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkla, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu ihale davacı ve dava dışı şirket tarafından adi ortaklık kurularak alınmış olduğundan davacı yanında diğer ortak olan...Temizlik ve İlaçlama Limited Şirketinin de davada taraf olarak yer alması gerekir....

        Bu itibarla davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkla, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu ihale davacı ve dava dışı şirket tarafından adi ortaklık kurularak alınmış olduğundan davacı yanında diğer ortak olan ... Tem. ve ilaçlama Ltd. Şirketinin de davada taraf olarak yer alması gerekir....

          Bu itibarla davalı ile dava dışı ticari işletme arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkta, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi ya da birine karşı dava açılması da mümkün bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada, ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, yapılacak iş, davalı ve dava dışı ticari işletme tarafından adi ortaklık olarak üstlenilmiş olduğundan davalı yanında diğer ortak olan ...Hafriyet Elektrik Taahhüt Ticaret ...'ın da davada taraf olarak yer alması gerekir....

            Bu itibarla davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkta, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu ihale davacı ve dava dışı şirket tarafından adi ortaklık kurularak alınmış olduğundan davacı yanında diğer ortak olan Kuleli Medikal Ltd. Şirketinin de davada taraf olarak yer alması gerekir. Mahkemece değinilen bu yön gözardı edilerek, adi ortaklığı oluşturan tüm şirketlerin davaya katılımı sağlanmadan yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

              İcra Hukuk Mahekmesi'nin 2013/4 E. -7 K. sayılı dosyasında verilen 12.06.2013 tarihli kararda, adi ortaklık hakkında yapılan takibin iptali ile ilgili bir hüküm bulunmadığı, mahkemece 25.07.2013 tarihli tavzih kararı ile icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline karar verildiği, Dairemizin 26.02.2014 tarihli bozma ilamında; 25.07.2013 tarihli tavzih kararına yönelik temyiz itirazları değerlendirilerek, tavzih isteminin reddine karar verilmesi gerektiği yönünde mahkeme kararının bozulduğu, başka bir anlatımla adi ortaklık hakkındaki takibin iptali ile ilgili bir hüküm bulunmadığı ve dolayısıyla derdestlik şartının oluşmadığı anlaşılmaktadır. Şikayete konu takipte, borçlu olarak ... iş ortaklığı gösterildiği ve adi ortaklık adına da ödeme emri çıkartıldığı görülmektedir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği ve dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmadığından, adi ortaklık hakkında yapılan takibin ve çıkartılan ödeme emrinin hukuken geçerliliği bulunmamaktadır....

                Bu itibarla davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkla, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu ihale davacı ve dava dışı şirket tarafından adi ortaklık kurularak alınmış olduğundan davacı yanında diğer ortak olan ...nin de davada taraf olarak yer alması gerekir. Mahkemece değinilen bu yön gözardı edilerek, adi ortaklığı oluşturan tüm şirketlerin davaya katılımı sağlanmadan yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

                  Bu itibarla davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkla, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu ihale davacı ve dava dışı şirket tarafından adi ortaklık kurularak alınmış olduğundan davacı yanında diğer ortak olan ... Şirketinin de davada taraf olarak yer alması gerekir. Mahkemece değinilen bu yön gözardı edilerek, adi ortaklığı oluşturan tüm şirketlerin davaya katılımı sağlanmadan yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

                    Bu itibarla davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkla, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu ihale davacı ve dava dışı şirket tarafından adi ortaklık kurularak alınmış olduğundan davacı yanında diğer ortak olan ....'nin de davada taraf olarak yer alması gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu