Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonunda ; Davacı tarafın adi ortaklığın tespiti talebinin kabulü ile davacı ile davalı taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi olduğunun TESPİTİNE Taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinin feshi ve tasfiyesi TALEBİNİN KABULÜ İLE, 60.000,00TL'nın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan tahsilde tekerrür oluşmadan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir....
adi ortaklık olarak açıkladığını, davalının adi ortaklık iddiasını kabul etmediği ve davacının dava nedeni ile asıl davanın tarafları arasında adi ortaklık ilişkisinin olmadığı sonucuna varıldığını, birleşen davada davalı ... ... davalı ... ile arasında adi ortaklık olduğunu, diğer davacı ...'...
Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi ise; iş bu davada tarafların tacir olmadığı gibi dava, adi ortaklığın fesih ve davası olup TTK 'nın 4/1c maddesindeki davalardan da olmadığı, bu haliyle davanın görüm ve çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda; davacı vekili, müvekkili ve davalı arasında 23.01.2023 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi imzalandığını, 23.01.2023 tarihli adi ortaklık sözleşmesi ile ortaklık şartlarının belirlendiğini, davalı yanın davranışları ile tarafların birbirine güvenmesini ve ortaklığın devam ettirilmesini artık imkansız hale getirdiğini belirterek adi ortaklık sözleşmesinin feshine ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde; "Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalar ile, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir." hükmüne yer verilmiştir....
Görüldüğü üzere, katma değer vergisi uygulaması bakımından, adi ortaklık, ortaklardan bağımsız işletme birimi olarak vergilendirilmekte, defter tutma, fatura bastırma, belge düzenleme, muhafaza ve ibraz ödevleri ile beyanname verme ve vergi ödeme gibi yükümlülükleri ortaklardan ayrı yerine getirme zorunluluğunda bulunmaktadır. Katma değer vergisi uygulaması açısından, ortaklardan bağımsız işletme kabul edilen adi ortaklıklarda, mal alımı, mal teslimi ve hizmet ifası gibi edimler adi ortaklıkça yerine getirildiğinden, katma değer vergisi mükellefi de adi ortaklık olacak, beyannamelerin adi ortaklık adına düzenlenerek, yönetim yetkisine sahip ortaklardan birisi tarafından imzalanmak suretiyle bağlı olunan vergi dairesine verilmesi üzerine de, ortaklık adına tarh ve tahakkuk eden vergilerin ödenmesinden de müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklardan her biri tarhiyata muhatap tutulabilecektir....
Hukuk Dairesinin 2022/2684 Esas, 2023/976 Karar sayılı 30/03/2023 tarihli ilamında; "...Dava adi ortaklıktan kaynaklı kar payı ve adi ortaklık için verildiği ileri sürülen bedelin iadesi talebine ilişkindir. Davada bilirkişi incelemesi yapıldığı,kök ve Mali Müşavir bilirkişi yanına sektör bilirkişisi eklenerek ek rapor alınmıştır. Dosyaya sunulan 06/02/2013 tarihli şube ortaklık sözleşmesinde, ... adresinde bulunan restaurantın işleyişi ile ilgili adi ortaklık sözleşmesi imzalandığı, 4. maddede, bu ortaklık anlaşması ile ortaklık veren davalı ......
Dairemiz tarafından verilen 01.04.2013 gün, 3802-4714 sayılı kararla, Mahkemece duruşmalı inceleme yapılarak, dava konusu araçların kimin adına kayıtlı olduğunun, adi ortaklığa ait olup olmadığının araştırılması, adi ortaklığa ait olanlar yönünden de haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği belirtilerek oy çokluğuyla bozma kararı verilmiştir. Muhalefet şerhinde ise; Mahkemece duruşmalı inceleme yapıldığı, araçların adi ortaklık adına kayıtlı olmadığının tespit edildiği, haciz kararının yerinde olduğu, sunulan delillerin de mahcuzların adi ortaklığa ait olduğunu kanıtlamaya elverişli olmadığı gerekçeleri ile hükmün onanması gerektiği belirtilmiştir. Dava konusu araçların sicil bilgilerinde adi ortaklığa ait olduğu yönünde açık bir kayıt bulunmamaktadır. Haciz, adi ortaklığın fiilen kullanımında bulunan bir yer ya da şantiyede yapılmamış olup trafik kayıtlarına konulmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; taraflar arasında kurulmuş olan ve davalı tarafça da kabul edilen adi ortaklığın tasfiye edilmeden, müvekkilininden alacak talebinde bulunulması mümkün bulunmadığı, mahkemece adi ortaklık ilişkisinin varlığı kabul edildiği halde, anlaşılmaz ve bilinmeyen bir şekilde, tarafların hiç bir zaman ileri sürmediği şekilde “her bir makine için ayrı ayrı adi ortaklık ilişkisi kurulduğu, ancak sekiz ayrı makinenin tamamı üzerinde ve bir bütün halinde adi ortaklık kurulduğunun söylenemeyeceği” gibi hukuka aykırı bir sonuca varılarak davanın reddine karar verildiği, ayrıca, taraflar arasında adi ortaklıktan kaynaklanan hukuki ve ticari ilişki mevcut olduğundan, ortaklığın feshinin de talep edilmesi zorunluluğunun doğmuş olduğu, taraflar arasında adi ortaklık tasfiye edilmeden tarafların birbirlerinden alacak-borç talebinde bulunamayacakları, taraflar arasındaki ticari ilişkide konsinye satışın söz konusu olmadığı, davalı satıcının...
Davalılar arasındaki adi ortaklık ilişkisine dayanılarak açılan alacak ve tazminat talebine ilişkin Mahkememizin ... esas ... karar sayılı dosyasının sonucu işbu davanın sonucunu etkileyeceğinden bekletici mesele yapılmış, ilgili dosyada davacı ... davasını dayandırdığı adi ortaklığın varlığını ispatla yükümlü olduğu, ancak dayandığı adi ortaklığın varlığını yazılı delil ile ispat edemediği, davacıya adi ortaklık sözleşmesinin varlığı yönünden yemin teklif edildiği, davalı ...Ltd.Şti.nin müşterek imza yetkilileri tarafından yemin eda edildiği, davaya dayanak adi ortaklık sözleşmesinin varlığı yasal deliller ile ispatlanamadığından davanın reddine ilişkin verilen kararın Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2022/4593 esas, 2022/7364 karar sayılı 05/10/2022 tarihli ilamı ile onanmasına karar verildiği, davacı tarafından aynı zamanda %100 sahibi ve yöneticisi olduğu davalı......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; Taraflar arasında davacının %50 ortak olduğu T1 ve T4 Adi Ortaklığı adıyla 24.10.2014 tarihinde Konya 9.Noterliği'nin 24.10.2014 tarih ve 34050 yevmiye numaralı Adi Ortaklık Sözleşmesi ile ortaklık kurulduğu, sözleşmenin 5. Maddesi ile ortaklığın süresinin 24/10/2014 tarihinden başlamak üzere 5 yıl olarak belirlendiği, sözleşmenin 13. Maddesine göre adi ortaklığın münferiden davalı T4 tarafından temsil edileceğinin kabul edildiği, tarafların bir araya gelerek 07/06/2018 tarihli "Adi Ortaklığın Tasfiyesi Sözleşmesi" başlıklı sözleşme ile adi ortaklığı feshettiklerine ilişkin sözleşme yaptıkları, akabinde 10/06/2018 tarihli "Adi Ortaklığın Tasfiyesi Sözleşmesi" başlıklı sözleşme ile yeni bir sözleşme yaptıkları ve sözleşmenin 7....
Davalı; davacı ile adi ortaklık kurduklarını, davacının üstlenilen işlerin malzemesini temin ettiğini, kendisinin de işleri yaptığını, işlerin karşılığı olan bedellerin ortaklık çerçevesinde paylaşıldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Davacı, cevaba cevabında; adi ortaklık kurulduğu iddiasını kabul etmemiştir....