Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Dava, adi ortaklığın tespiti, ortaklık mallarının tespit ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 17.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; adi ortaklığın tasfiyesi davasında Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, tapu iptali talebini de içeren adi ortaklığın tasfiyesi davasında Asliye Hukuk Mahkemelerinde görüldüğü, dolayısı ile mahkeme davada görevli olduğu gerekçesi ile istinaf isteminde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, adi ortaklığın tasfiyesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Ticari davalar 6100 sayılı TTK’nın 4/1 maddesinde tanımlanmıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, adi ortaklık sözleşmesinin fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru atanarak ortaklık ve kâr payının tahsili istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.). Adi ortaklığın sona erme sebeplerini düzenleyen TBK'nın 639. maddesinin 7. bendinde ise, "Haklı sebeplerin bulunması halinde, her zaman başkaca koşul aranmaksızın, fesih istemi üzerine mahkeme kararıyla" ortaklığın sona ereceği belirtilmiştir. Adi ortaklık sözleşmesinin haklı sebeple feshi için ortaklık süresinin önemi bulunmamaktadır....

    Mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek yeniden yapılan yargılama neticesinde; davacı ve davalı arasında 55 K 0603 plakalı vincin işletilmesi açısından eşit hisseli adi ortaklık olduğunun kabulü ile, bu adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak mali müşavir ....'ın atanmasına, mali müşavire tasfiyeyi tamamladıktan sonra son raporu mahkemeye sunması gerektiğinin ihtarına karar verilmiş, hüküm; davalı tarafça temyiz edilmiştir. Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında; davalı adına kayıtlı 55 K 0603 plakalı vincin birlikte işletilmesi hususunda bir adi ortaklık olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça; taraflar arasında, yargılama sırasında varlığı ispat edilen ortaklığın, fesih ve tasfiyesi talep edilmiş olup, bu durumda tasfiyenin mahkemece bizzat yapılması gerekmektedir. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nın 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar....

      Dosyanın incelenmesinde; önceki bozma ilamında belirtildiği üzere taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu anlaşılmaktadır....

        aralarındaki adi ortaklık fesih ve tasfiyesi - alacak davasına dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02/02/2016 tarihli ve 2013/485 E - 2016/56 K sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 05/03/2018 tarihli ve 2016/13532 E - 2018/2044 K sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK' nun 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, 370.00 TL para cezası ile 17.70 TL karar düzeltme harcının düzeltme isteyenden mahallinde alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 14.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen adi ortaklıktan kaynaklanan tespit ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalılar ile arasındaki adi ortaklık sözleşmesi gereği ödenmesi gereken kar payının davalılarca ödenmediğini ileri sürerek, adi ortaklıktaki payının tespiti ile ödenmeyen ortaklık payı alacağının tahsilini, bunun mümkün olmaması halinde ise adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile tasfiye payı alacağının tahsilini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 10....

            KARAR Davacı, davalı ile 7.10.1999 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi düzenleyerek Bayındırlık ve İskan Bakanlığının ihaleye çıkardığı geçici iskan konut alanlarında okul yapım ihalesini aldıklarını, 58 adet okul yapım işini üstlenip işi tamamladıklarını, sözleşme gereğince ortaklık payının % 40 olduğunu, davalıya vekalet verip adına yapılması gereken işleri davalının yaptığını, ancak davalının istihkak ve hakedişleri ortaklık hesabına aktarmadığını, kardan hissesini vermediğini, ortak alınan malları başka işlerinde kullandığını, adi ortaklığa ait demirbaş ve imalat fazlası mallardan payına düşeni de vermediğini belirterek, adi ortaklığın sona erdiğinin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile alacağı olan 100.000.000.000 TL’nin en yüksek kredi faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              de hatalı olduğu, öncelikle taraflar arasında hukuken adi ortaklık ilişkisi olup adi ortaklığın da amacına ulaştığı, çünkü davacı mahkeme içi ikrarda bulunarak sözleşme konusu inşaat yapılıp bitirildiğini beyan ettiği, böylece Adi ortaklığın amacı olan inşaatın yapılıp bitmiş bulunduğunu kabul ettiği, yine mahkeme kararında ve davacının ikrarı ile sabittir ki adi ortaklık ilişkisi gereği ve amacı olan davacı 2 daire ve 1 dükkanı almadığı bunun için tapu tescil ve icbar davası açması gerektiği bu davayı açmadığı yani taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı açması gereken davanın bu dava olduğunu bildiği buna hukuki engel bulunmadığı fakat bunun yerine yargıya yanıltmak için gerçek dışı beyanda bulunarak davalının nakdi Borcu olmadığı halde adi ortaklık nedeniyle davalıya gönderilen havaleleri davalıdan nakdi borç alacağı gibi göstermeye çabalayarak dava açtığı mahkemede ikrar ederek taraflar arasında inşaat yapım ve taahüt sözleşmesinin yürürlükte olduğu, bundan dönmediklerini davacının...

                de hatalı olduğu, öncelikle taraflar arasında hukuken adi ortaklık ilişkisi olup adi ortaklığın da amacına ulaştığı, çünkü davacı mahkeme içi ikrarda bulunarak sözleşme konusu inşaat yapılıp bitirildiğini beyan ettiği, böylece Adi ortaklığın amacı olan inşaatın yapılıp bitmiş bulunduğunu kabul ettiği, yine mahkeme kararında ve davacının ikrarı ile sabittir ki adi ortaklık ilişkisi gereği ve amacı olan davacı 2 daire ve 1 dükkanı almadığı bunun için tapu tescil ve icbar davası açması gerektiği bu davayı açmadığı yani taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı açması gereken davanın bu dava olduğunu bildiği buna hukuki engel bulunmadığı fakat bunun yerine yargıya yanıltmak için gerçek dışı beyanda bulunarak davalının nakdi Borcu olmadığı halde adi ortaklık nedeniyle davalıya gönderilen havaleleri davalıdan nakdi borç alacağı gibi göstermeye çabalayarak dava açtığı mahkemede ikrar ederek taraflar arasında inşaat yapım ve taahüt sözleşmesinin yürürlükte olduğu, bundan dönmediklerini davacının...

                UYAP Entegrasyonu