Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın tedbir red kararını istinaf ederek; kıymetli evrakların, adi ortaklık faaliyetinden elde edildiğini, adi ortaklığında feshi talep edildiğinden, adi ortaklığın aktif ve pasiflerinin, mallarının ve kıymetli evrakların bu davanın konusu olduğunu, tedbire konu kıymetli evrakların adi ortalığın faaliyeti sonucunda kazanıldığını davalı tarafından ikrar edildiğini, adi ortaklığın tasfiyesi için iş bu davanın açılması nedeniyle ortaklığın devam etmeyeceği, başkaca alacak ya da borç doğumuna yol açacak anlaşmalar yapamayacağını, kıymetli evrakların ele geçirilerek asılsız cirolarla takibe konulması nedeniyle tedbir taleplerinin yerinde olduğunu, Müvekkili şirket aleyhine yapılan ......

    Noterliği' nin 04.01.2011 Tarih ve 54 Yevmiye Numaralı "Adi Ortaklık Sözleşmesi" akdedildiğini belirterek, bu adi ortaklık ilişkisi nedeniyle ayrı ayrı kar payı ve demirbaş bedeli talebinde bulunmuşlardır. Adi ortaklık, 6098 sayılı TBK.'nun 620. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Adi ortaklık sözleşmesi; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.). Davacıların, adi ortaklıktan kar payı ve demirbaş bedelini istemesi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemi niteliğindedir. O halde mahkemece; 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı ve 642. vd. maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması gerekmektedir....

    Dava;adi ortaklıktan kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi; geçerlilik şekli olarak, herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca, adi ortaklık ilişkisinde; bir ortak tarafından açılan alacak talebi, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Somut olayda;21/08/2009 tarihli "Küçükbaş Hayvan Demirbaş Senedidir" başlıklı belgeye göre davacıların murisi ile davalı arasında adi ortaklık ilişkisi kurulduğu,davacıların murislerinin ölmesi sonrasında idareci ortak olan davalının işlerin gidişatı ile ilgili kendilerine hesap vermediği ve kar payı ödemesi de yapmadığını iddia ederek eldeyi davayı açtığı,davalının ise davacıların murisi ile aralarındaki ortaklık ilişkisinin 2014 yılında sona erdiğini ifade ettiği dikkate alındığında,söz konusu ortaklık ilişkisinin sona erdiği sabit olmakla, tasfiyenin de mahkemece bizzat yapılması gerektiği kuşkusuzdur....

      Davacı tarafça adi ortaklığın varlığı ve son bulduğu ispat edildiğine göre, mahkemece yapılacak iş; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümlerini dikkate almak ve 642. vd. maddelerindeki tasfiye hükümlerini taraflar arasındaki adi ortaklığa uygumak olmalıdır. Zira, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 1. maddesi; “Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır....

        Dava; taraflar arasında kurulmuş adi ortaklık ilişkisi çerçevesinde ortaklık kar payı ve sermaye payı alacağının davalılardan tahsili ve ortaklığa tasfiye memuru atanması istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; 11.01.2016 tarihli Beyoğlu 3.noterliğinin 11.01.2016 tarih ve 00758 yevmiye nosuya onaylanan ortaklık sözleşmesine göre taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu, ortaklığın Sağlık Bakanlığı Türkiye kuma Hasteneleri Birliği Kurumu Düzce Kamu Hastaneleri Birliği temizlik ihalesi yapılması işine dair olduğu, teslim süresinin 31.12.2018 tarihi olarak belirtildiği, ortaklığın 8. Maddesi ile ortaklığa T3'ın yetkili müdür olarak atandığı, 11. Maddesinde süresinin 4. Maddesinde belirtilen iş bitimine kadar olduğunun belirlendiği, Beyoğlu 3.noterliğinin 13003 yevmiye numaralı ortaklık sözleşmesine göre; işin Adıyaman Üniversitesi'nin temizlik ihalesi işine dair olduğu, işin teslim süresinin 31.12.2018, pay oranlarının % 90- %10 davalı T3'ın tam yetkili temsilci olarak atandığı,11....

        Dava; taraflar arasında kurulmuş adi ortaklık ilişkisi çerçevesinde ortaklık kar payı ve sermaye payı alacağının davalılardan tahsili ve ortaklığa tasfiye memuru atanması istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; 11.01.2016 tarihli Beyoğlu ...noterliğinin 11.01.2016 tarih ve .... yevmiye nosuya onaylanan ortaklık sözleşmesine göre taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu, ortaklığın Sağlık Bakanlığı Türkiye kuma Hasteneleri Birliği Kurumu Düzce Kamu Hastaneleri Birliği temizlik ihalesi yapılması işine dair olduğu, teslim süresinin 31.12.2018 tarihi olarak belirtildiği, ortaklığın 8. Maddesi ile ortaklığa ...'ın yetkili müdür olarak atandığı, 11. Maddesinde süresinin 4. Maddesinde belirtilen iş bitimine kadar olduğunun belirlendiği, Beyoğlu ...noterliğinin ... yevmiye numaralı ortaklık sözleşmesine göre; işin Adıyaman Üniversitesi'nin temizlik ihalesi işine dair olduğu, işin teslim süresinin 31.12.2018, pay oranlarının % 90- %10 davalı ...'ın tam yetkili temsilci olarak atandığı,11....

          İki ayrı tarihli adi ortaklık sözleşmesinin adresinin aynı yerde olması, ilk adi ortaklığın lokal işletmesi 2. adi ortaklık sözleşmesinin birahane işletmesi olarak benzer faaliyet konusunu içermesi, ilk sözleşmede harcanan bedel ve ayrılmaya ilişkin koşulun davacı vekilinin beyanına göre 2. sözleşmede yer verilmemiş olması ve davalının ödemeye ilişkin İcra Mahkemesine yaptığı itirazın reddedilmesi nedeniyle ödemenin adi ortaklıktan olan borca mahsuben yapıldığı beyanı bir arada değerlendirildiğinde iki ayrı adi ortaklık sözleşmesinin varlığının kabulü mümkün görülmemiştir. Özellikle ilk sözleşmede yer alan 100.000 Euro'luk harcamanın ayrılma halinde nasıl dağıtılacağına ilişkin düzenleme 2. sözleşmede davalının isteği üzerine yer verilmediğinin beyan edilmesi, davacı vekilinin ilk sözleşmenin kendilerinden istenmesine rağmen karşı tarafa verilmediğinin belirtilmesi nedeniyle de her iki sözleşmenin birbirinin tamamlayıcısı niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....

          Adi ortaklık; bir yönüyle borç sözleşmesi olmasının yanı sıra, bir yönüyle de ortak bir gayenin yerine getirilmesini amaçlayan sosyal bir birliktir. Bu nedenle, ticari ilişkide ortakların şahsı da önem arz etmektedir. Kanun adi ortaklık ilişkisinin kurulması için herhangi bir şekil şartı öngörmemiştir. Nitekim doktrinde de sözleşmesel ilişkinin kurulması ile ilgili olarak "Diğer sözleşmelerde olduğu gibi, adi ortaklık sözleşmesi de tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamaları ile kurulur...Kanun ortaklık sözleşmesinin geçerliliğini şekle bağlamamıştır." denilmiştir. Aynı şekilde doktrinde, "Kanun, adi ortaklık sözleşmesinin geçerliliğini özel bir şekil şartına tabi tutmamıştır....

          Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine şeklinde karar tesis edilmiştir. 12/09/2022 tarihli Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı dosyaya sunulmuştur. 31/07/2021 tarihli '...Isı Firması Ortaklık Fesih Protokolü' adlı sözleşmenin örneği dosyaya ibraz edilmiştir. GEREKÇE:Dava, adi ortaklık sözleşmesinin feshi ve tasfiye protokolünden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta tarafların kardeş oldukları, adi ortaklık şeklinde işyeri açtıkları, bu ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin olarak 31/07/2021 tarihli fesih protokolü düzenledikleri hususları uyuşmazlık konusu değildir....

            Karar düzeltme istemi üzerine yeniden yapılan incelemede; 1) Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.). 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1. maddesi; “Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmünü içermektedir. Adi ortaklığın sona erme sebeplerini düzenleyen (TBK'nın 639 uncu) maddesinin birinci fıkrasında; “ortaklık sözleşmesinde öngörülen amacın gerçekleşmesinin imkansız duruma gelmesiyle” sona ereceği düzenlenmiştir....

              UYAP Entegrasyonu