WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava "alacak" davası olarak nitelendirilmiş, davanın niteliği ve davacı tarafın dava dilekçesindeki talebine rağmen adi ortaklığın feshi ve ilerleyen aşamada tesfiyeye geçilmesi ve nihayetinde TBK'nun 620. ve devamı maddelerine göre usulünce tasfiyesi yönünden hüküm kurulmamıştır. Mahkeme, taraflar arasındaki kar payı esasına dayalı adi ortaklığın 05/06/2014 tarihi itibariyle tasfiye olduğu ve davacının bu tasfiye sonucu 731.573,67 TL alacağı bulunduğu şeklindeki gerekçe ile karar vermiş olup,oysa ki tasfiyenin TBK Tasfiye usulünü düzenleyen Türk Borçlar Kanununun 644. maddesine göre; "Ortaklığın sona ermesi hâlinde tasfiye, yönetici olmayan ortaklar da dâhil olmak üzere, bütün ortakların elbirliğiyle yapılır. Ancak, ortaklık sözleşmesinde, ortaklardan biri tarafından kendi adına ve ortaklık hesabına belirli bazı işlemlerin yapılması öngörülmüşse, bu ortak, ortaklığın sona ermesinden sonra da o işlemleri tek başına yapmak ve diğerlerine hesap vermekle yükümlüdür....

uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ,kar payı ödenmesi ,adi ortaklığa kayyım atanması talebine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, adi şirketin feshi ve tasfiyesi, buna bağlı olarak elatmanın önlenmesi ve kar payı alacağı isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 11.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 14.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      DAVACI : VEKİLLERİ : DAVALILAR : VEKİLLERİ : FERİ MÜDAHİLLER : VEKİLİ : FERİ MÜDAHİL VEKİLLERİ : DAVANIN KONUSU : ADİ ORTAKLIĞIN FESHİ VE TASFİYESİ İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN : DAVALILAR VEKİLİ KARAR TARİHİ : 06/04/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/04/2022 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352.maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Konya 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin, 30/09/2020 tarih, 2018/348 E.- 2020/769 K. sayılı kararı ile -davacı ... Bankası A.Ş.'nin davasının kabulü ile a) davalılar ... ile ... İnşaat Tic. ve San. Ltd. Şti. arasındaki 06/06/2014 tarihli adi ortaklık sözleşmesinin fesih ve tasfiyesine (yargılama sırasında tasfiye tamamlandı), b) davalılar ... ile ... İnşaat Tic. ve San. Ltd....

        DAVA : Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/12/2020 KARAR TARİHİ : 22/12/2020 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/12/2020 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ; davacı şirket ile davalı şirket arasında Adi Ortaklık Kurulması görüşmeleri sonucu üç adet adi ortaklığın kurulduğunu, tarafların esasında üç ayrı ihaleye yönelik üç ayrı adi ortaklık sözleşmesi imzaladıklarını, taraflar arasında kurulan üç ayrı adi ortaklık sözleşmelerinde yazılı amaçlar gerçekleştiğinden ve süreleri sona erdiğinden kendiliklerinden TBK 639/1 VE 639/5 e göre sona erdiğini,taraflar arasındaki her üç ortaklık son bulmuş olmasına rağmen yönetici olarak davalılar tarafından herhangi bir hesap verme, kar/zarar payı hesaplama, dağıtım ve/veya hesaplama yapılmadığını, ortaklığın tasfiyesi için tasfiye memuru belirlenmesi için görevlendirmenin yapılması amacıyla...

          ın konsorsiyum dahilinde davalının sorumluluğunda bulunan işleri de zarar etme pahasına tamamladığını ve iş sahiplerine teslim ettiğini, davalı ... konsorsiyum harcamalarının bulunmadığını sadece alacak temliklerinin bulunduğu cari hesap üzerinden alacaklı olduğunu iddia ettiğini, davalı tarafça yapılan kötü niyetli işlemin ve takibin durdurulmasını, yanı zamanda konsorsiyum harcamalarının da hesaba dahil edilerek konsorsiyumun tasfiyesinin sağlanması amacıyla taraflarınca Ankara ...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... E. Sayılı dosyasında Menfi Tespit ve Adi Ortaklığın Tasfiyesi talebi ile dava açıldığını, bu nedenle Ankara ...Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı yana tebligat yapılmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, adi ortaklığın tasfiyesi ve alacak istemine ilişkindir....

            Yine tarafların iddia ve savunmalarından ve dosya kapsamından eldeki dava ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin de istenildiğinin kabulü zorunludur. Hal böyle olunca adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin de BK. 538. maddesi uyarınca yapılması gerekir. Anılan yasa hükmünde belirtildiği üzere; tasfiye, bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması, ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Tasfiye için öncelikle yönetici ortaktan hesap istenmesi, tayin edilecek süre içinde hesap listesi verilmemesi halinde yönetici ortağın hesap listesi vermekten kaçındığı kabul edilerek buna göre tasfiyenin yapılması gerekir. Öte yandan adi ortaklığı düzenleyen yasa hükümleri uyarınca tasfiyenin karar tarihine en yakın tarih itibariyle yapılmasının gerekli olduğu da gözden uzak tutulmamalıdır....

              ın temsil edeceği, kar ve zararın yarı yarıya paylaşılacağının kararlaştırıldığı, ortaklığın 15.11.2003 tarihine kadar devam ettiği ve tarafların 15.11.2003 tarihinde vergi dairesine müştereken verdikleri dilekçe ile ortaklığın resmi olarak kapanışını yaptıkları hususu ihtilafsızdır. Her ne kadar taraflar 15.11.2003 tarihli dilekçe ile ortaklığın resmi kapanışını yapmış iseler de, kendi aralarında ortaklığın tasfiyesini yapmadıkları hususuda sabittir. Davacı eldeki davada, kar payı istediği için davacının bu talebinin aynı zamanda tasfiyeyide kapsadığının kabulü zorunludur. Taraflar kendi aralarında daha önce tasfiye yapmadıkları içinde bu bağlamda tasfiyenin BK.nun 538 ve devamı maddeleri uyarınca mahkemece yapılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

                Mahkememizce yapılan değerlendirmede; karşılıklı olarak açılan adi ortaklığın Tasfiyesi ve Alacak konulu davalarda; karşı yanlar tarafından 13/03/2020 tarihli Adi Ortaklık sözleşmesi kabul edilmekte olup tasfiyeye konu edilecek, ya da var ise geçersizliği incelenecek olan sözleşmede incelenen sözleşme hükümlerine göre işe tarafların sermaye gücünden çok bedeni faaliyetine dayalı kuaförlük iş kolu ile ilgili çalışma alanı içerisinde bir işe ilişkin olarak düzenlendiği anlaşılmakla tarafların esnaf işletmesi sınırlarında olduğu düşünülmekte olup, öte yandan davacı-birleşen dosya davalısı ... tarafından 11/11/2020 tarihinde yapılan tescil işlemi ile kurulduğu anlaşılan dava dışı, ......

                  Asliye Hukuk Mahkemesi’nce; dava ticari şirketin feshi talebine ilişkin olmayıp, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkin olduğu, bu davada yetkinin kesin yetki niteliğinde olmadığından mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilmesinim usul ve yasaya aykırı olduğu, dolayısıyla yetkili mahkemenin Datça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine; mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin “Datça Asliye Hukuk Mahkemesi” olduğunun tespitine karar verilmiştir. HMK’nın 22/2. maddesi gereğince iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre Bölge Adliye Mahkemesi’nce veya Yargıtay’ca belirlenir hükmü dikkate alındığında somut olayda, Mahkemeler arasında karşılıklı olarak verilmiş bir yetkisizlik kararı bulunmamakta olup, Adana 7....

                    UYAP Entegrasyonu