Mahkemece, Dava ve birleşen davanın esasen her ikisinin konusunun da şirketin tasfiyesi olması ve hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle tasfiyeye ilişkin her iki davanın da ayrı ayrı kabullerine, Dava tarafları arasındaki 01.01.2003 tarihli Adi ortaklı sözleşmesinin sözleşme şartlarınca tasfiyesinin 2011/16918 2012/5383 sağlanabilmesi amacıyla tasfiye memuru olarak ...un atanmasına, yapılacak işlemlerden sonra gerekirse ek ücret değerlendirilmek kaydı ile 3.000 TL tasfiye memur giderinin öncelikle tasfiye sonucunda oluşacak değerden tarafların hisseleri oranında alınmasına karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. . Dosya kapsamına göre ; taraflar aralarında bir adi ortaklık ilişkisi mevcut olup bu husus esasen mahkemenin de kabulündedir. Ne var ki bu kabule göre; Adi ortaklık ilişkisinin, “yalnızca ortaklığın tasfiyesine karar verilerek ” tasfiyesi düşünülemez....
Ortaklığın feshi" ile "ortaklığın tasfiyesi" ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....
Adi ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesinin ayrı ayrı hukuki işlemler olduğu, tarafların sona eren ortaklığın tasfiyesi hususunda anlaşamadıkları gözetilerek, ortaklığın sona ermesinin yasal sonucu olan tasfiyenin de mahkemece yukarıda açıklanan ve maddeler halinde belirtilen sıra ve yöntem izlenerek bizzat yaptırılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi, birleşen dava ise menfi tespit istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Yerel Mahkemece yapılan yargılama neticesinde asıl davanın kabulü ile taraflar arasındaki Angel Kuaför adlı adi ortaklık ilişkisinin fesih ve tasfiyesine, adi ortaklık içerisinde mevcut olan demirbaşların davcıya özgülenmek suretiyle 16.710,00- TL olarak belirlenen tasfiye payı alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen Çorum 1....
Şirketinin adi ortaklıktaki tasfiye payının BK'nun 534. maddesi gereğince haczedildiğini belirterek BK'nun 535/3 maddesi gereği davalılar arasındaki adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile borclu ... Ltd. Şirketinin tasfiyesi sonundaki borcu yetecek tasfiye payının icra dosyasına yatırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacının tasfiye davacı açması için İİK'nun 121 maddesi gereği gereken yetkiyi almadığını, Adi Ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı için mallarının haczinin mümkün olmadığını, konulan haczin usul ve yasaya uygun bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Adi ortaklığın dava tarihinden önce sona ermiş olduğunun tespitine, adi ortaklığın tasfiyesi kapsamında taraflara ödenecek alacağın bulunmadığına, davacının alacak davasının reddine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 09/07/2012 NUMARASI : 2010/290-2012/183 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı maddi ve manevi tazminat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, asıl davada kira sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine, karşı dava adi ortaklığın tasfiyesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davada davacı - karşı davalı Y.. G.. yönünden maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne manevi tazminat talebinin reddine, davalılardan N.Ş. yönünden açılan davanın ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı- karşı davalı, davalı- karşı davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde özetle, davaya konu taşınmazı 01/06/2005 başlangıç tarihli 20 yıl süreli sözleşme ile davalılardan N. Ş....
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davacıların adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi taleplerinin REDDİNE, 2- Davacılardan T2’ün 200.000,00 TL lik alacak talebinin REDDİNE" şeklinde karar verilmiştir....
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davacıların adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi taleplerinin REDDİNE, 2- Davacılardan T2’ün 200.000,00 TL lik alacak talebinin REDDİNE" şeklinde karar verilmiştir....
O halde davacı, ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesini istediğine göre, mahkemece ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi, tasfiyenin de bizzat yaptırılması gereklidir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı olan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin bu sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır. Böyle bir hükmün bulunmaması halinde ise tasfiyenin bu defa BK.nun 539. maddesindeki sıra takip edilerek yapılması gereklidir....