"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hakkında sayaçsız, direk bağlı olarak kaçak enerji kullandığına dair tutanak düzenlenen sanığın aşamalarda suça konu evi 25/05/2009 tarihinde sattığı zaman kendisiyle yeni bir sözleşme yapılarak abonelik başlatıldığını, Tedaş Müdürlüğü’nden borcunun bulunmadığına dair yazı aldığını beyan etmesi ile katılan kurumun 09/04/2012 tarihli cevabi yazısında sanığın suça konu tesisata 25/05/2009 ila 14/07/2009 tarihleri arasında sözleşme yaptığının belirtilmesi karşısında, öncelikle sanığın beyanı doğrultusunda araştırma yapılarak katılan kurumdan suç tarihinden sonra kaçak kullanım bedeline ilişkin ödeme yapılıp yapılmadığının, ödeme yapılmaması durumunda da yeniden abonelik tesisinin mümkün olup olmadığının ve tutanak tarihinden önce söz konusu evde takılı bulunana sayacın hangi tarihte ve neden söküldüğünün...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : İdil Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Hakkında abonesiz ve sayaçsız olarak elektrik kullandığına dair tutanak düzenlenen sanığın aşamalarda sayacının ve aboneliğinin bulunduğunu beyan ettiğinin, dosya içerisinde yer alan ve abonelik başlangıç tarihinin 02/02/2011 olarak gösterildiği abonelik bilgisine ait belgenin de sanığın aboneliğinin bulunduğuna dair savunma beyanını doğruladığının anlaşılması karşısında; abone dosya sureti celpedilip tutanak görevlileri de hazır edilerek mahallinde yeniden keşif yapılıp tutanak görevlilerine sözkonusu tutanak açıklattırılıp aboneliğin suça konu yere ait olduğunun tespiti halinde bilirkişiden tutanaktan önceki ve sonraki tüketim dönemlerini karşılaştıran ayrıntılı ek rapor alınarak sanığın karşılıksız yararlanma kastıyla hareket edip etmediği bu suretle tespit edildikten sonra hukuki durumunun belirlenmesi...
Davacının talebi değerlendirildiğinde; dava değerinin, dava dilekçesinde gösterilen tutarla sınırlı olmadığı, ileriye dönük belirli olmayan, devamlılık arz eden bir isteme ilişkin olduğu ve taraflar arasında abonelik sözleşmesi kapsamında sağlanan elektriğin kesilmesinin hukuka uygun olup olmadığı hususunda yaratılmış bir muaraza(çekişme) bulunduğu, davada da muarazanın(çekişmenin) giderilmesinin de talep edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacı muarazanın önlenmesi talebi ile, ileriye yönelik istemde bulunduğuna göre, dava değerinin istinaf sınırının altında kaldığından söz edilemeyeceğinden, karar istinaf yoluna açıktır. Hal böyle olunca, bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusu hakkında işin esasına girilerek sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde istinaf dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
Öncelikle Üretici ve perakende satış lisansı sahibi satıcı/ dağıtıcı şirketi Elektrik Piyasası Yasası kapsamında uygun düzenlenmiş Yönetmeliklere göre dağıtım sistemine bağlı olan tüketiciler ile serbest tüketiciler ile bağlantı anlaşması ve abonelik sözleşmesi yapmak zorundadır. Eğer, satıcı/dağıtıcı şirket abonelik sözleşmesi tesisine yanaşmaz ise muarazanın giderilmesi davası açılabilecektir. Hukuk Genel Kurulu'nun 29.09.2004 gün ve 2004/13-417 E.- 2004/442 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun men'i talep edilir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki muarazının önlenmesi - abonelik tesisi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne dair karar verilmiş olup, davalının istinaf kanun yoluna müracaat etmesi üzerine, bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan inceleme neticesinde davalının istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nun 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, 13,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir...
Davalı vekili 10/01/2022 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davaya konu hatların yargılama süresince kara listeye alınmasının önlenmesi ve kara listede bulunan hatların ise kara listeden çıkarılması hususunda tedbir kararı verilmesini, tedbir kararı verilmesi durumunda söz konusu kararın Bilgi Teknolojileri Ve İletişim Kurumu'na müzekkere yazılarak bildirilmesini ihtiyati tedbir konulmasını talep ettir. Mahkemece 24/01/2022 tarihli ara karar ile ; davalı vekilinin talebi abonelik işlemleri ile ilgili olduğu, dolayısıyla tedbir talebinin dava konusu olmadığı, davalının tedbir talebini ayrı bir değişik iş dosyası ile talep edebileceği anlaşılmakla tedbir talebinin reddine karar verilmiştir Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir....
A.Ş. ile davalı (borçlu) ... arasında abonelik sözleşmesi akdedilmiştir.... ile akdedilmiş olan bu sözleşme kapsamında düzenlenmiş olan Temmuz-Ekim 2019 tarihleri arasındaki hiçbir faturaya ödeme yapılmadığı, Arabuluculuk görüşmeleri sonucunda - taraflar arasında olumlu bir anlaşmaya varılamadığı belirtilerek, 12.038,30TL asıl alacağın fatura tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı vekili 10/01/2022 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davaya konu hatların yargılama süresince kara listeye alınmasının önlenmesi ve kara listede bulunan hatların ise kara listeden çıkarılması hususunda tedbir kararı verilmesini, tedbir kararı verilmesi durumunda söz konusu kararın Bilgi Teknolojileri Ve İletişim Kurumu'na müzekkere yazılarak bildirilmesini ihtiyati tedbir konulmasını talep ettir....
Hukuk Genel Kurulunun 29/09/2004 tarih ve 2004/13-417 Esas-2004/442 Karar sayılı ilâmında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Bu tür davalarda hem muarazanın (çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi (men'i) talep edilir. Bu durumda; taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ve ileriye yönelik talep de bulunduğuna göre, davanın Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Bu nedenle dava şartı da oluşmuştur. Mahkemece; davacının talebine bağlı kalınarak dava aydınlatılmalı ve davanın esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Hukuk Genel Kurulunun 29/09/2004 tarih ve 2004/13-417 Esas-2004/442 Karar sayılı ilâmında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Bu tür davalarda hem muarazanın (çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi (men'i) talep edilir. Bu durumda; taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ve ileriye yönelik talep de bulunduğuna göre, davanın Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Bu nedenle dava şartı da oluşmuştur. Mahkemece; davacının talebine bağlı kalınarak dava aydınlatılmalı ve davanın esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
takip altına alındığını, yapılan çalışmalar neticesinde davacı şirketten mezkur tesisat için abonelik isteyenlerin kullandıkları elektrik tüketim bedellerini ödemedikleri, sürekli bir başkası adına yeni abonelik talebinde bulunulduğu, yeni abonelik alanların da belli bir süre elektrik kullandıktan sonra borcunu ödemeden başka bir şahıs tarafından yeni bir abonelik istendiği, bu durumun sürekli olarak tekrar edildiği, elektriğin bu şekilde kullanıldığı adresteki fabrikadaki elektriğin "abonelik başvurularında, önceki kullanıcının borcu yeni başvuru yapan kişiden istenmez" kuralı gereği hiç kesilmediği ve bu şekilde faaliyetlerine kesintisiz olarak devam ettiği ancak davalı ......