Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kiraladığı iş yerinin önceki malikinin elektrik tüketim borcunun bulunduğunu, müvekkili adına abonelik tesisi talep edildiğinde taşınmazın önceki malikinin borcu nedeniyle abonelik sözleşmesi imzalanmadığını belirterek muarazanın giderilmesine, adına abonelik tesis edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, tapunun muvazaalı devredildiğini, önceki tapu malikinin borçlu olduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalı şirketin elektrik enerjisi satma konusunda tekele sahip olduğu,elektrik aboneliğinin yapılması için önceki abonenin elektrik borcunun ödenmesi şartının getirilmesi veya bu sebeple davacıya yeni abonelik tesis yapılmaması, kira sözleşmesi ile iş yerini kullanmaya başlayan davacının işletmeyi devralmış sayılmayacağı gerekçeleriyle, muarazanın men'i ile davacı adına aboneliğin tesisine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin kiraladığı işyerinde önceki abonenin su borçlarının bulunduğu gerekçesiyle davalı kuruma yapılan su abonelik başvurusunun kabul edilmediğini ileri sürerek müvekkilinin davalının su abonesi olmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davalı idarenin abonelik tesisi talep edilen yerde kaçak su borcunun bulunduğu gerekçesiyle davacının başvurusunu kabul etmediği, kaçak su kullanımının haksız fiil olduğu, bundan haksız fiilin failinin sorumlu olduğu, su tekelini elinde bulunduran davalının abonelerle yaptığı sözleşmenin iltihakı sözleşme niteliğini taşıdığı, davalının borcu bulunmayanlarla abonelik sözleşmesi yapmak zorunda olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının abonelik sözleşmesi yapmayarak çıkarttığı muarazanın men’ine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

      Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediği ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiğinin iddia edilmesi, buna göre dosyada yapılan incelemede, suça konu abonelik sözleşmesi üzerinde, sanığın yetkilisi ve temsilcisi olduğunu kabul ettiği bayiinin kaşesi ve imzasının bulunması karşısında, sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın...

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elektrik aboneliğinin tesisi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilince dava dışı ... Ltd. Şti. ‘den satın alınan iş yerinde ... abonelik tesisi için davalıya başvurulmuş ise de, önceki malike ait bulunan abonelik kapsamında dava dışı şirketin elektrik borcu bulunduğu ileri sürülerek bu borçlar ödenmeden ... abonelik yapılamayacağının bildirildiğini, oysa müvekkilinin eski abonenin borçlarından sorumlu tutulamayacağını ve davalının bu eylemi sonucu mağdur olduğunu belirterek, ilgili işyerinde müvekkili adına aboneliğin tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          A.Ş.nin şantiye aboneliğinin mevcut olduğu yer için yapılan abonelik talebinin borçtan kurtulma kastını barındırdığı” gerekçesiyle reddedildiğini ileri sürerek muarazanın önlenmesine müvekkili adına abonelik kaydının yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının inşaat yaptığı yerde daha önceden bulunan şantiye aboneliğinin borçlarının ödenmediğini, davacının aynı yerde kendi adına abone olarak eski borçtan kurtulmaya çalıştığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının iyiniyetli olarak abonelik başvurusu yaptığı, eski aboneliğe ait borcun tahsil edilememesinin davalıdan kaynaklandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının davacı ile abonelik sözleşmesi yapma zorunluluğunda bulunduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava dışı ... A.Ş. ile davalı arasında 25 Haziran 1993 tarihinde, ... ili ......

            Mahkemece, davacının kiracısı olan Carefoursa A.Ş tarafından önceki aboneye ilişkin borçlar da ödenerek dava tarihinden sonra elektirik aboneliğinin tesis edildiği, davacının 18.11.2009 tarihli abonelik müracaatından önce 5.11.2009 tarihli kira sözleşmesi ile işyerini Carefoursa A.Ş'ye kiraladığı, davacının kullanmayacağı işyeri için salt malik olması nedeniyle abonelik başvurusunda bulunduğu gerekçeleriyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda dava tarihi itibarıyla davacı malik ile davalı arasında yapılmış bir abonelik sözleşmesi yoktur.Bu nedenle dava tarihi itibarıyla davacının haksız olduğu kabul edilemez. Mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA peşin harcın istek halinde iadesine, 24.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Aydinel iletişim isimli cep telefonu bayini işleten sanığın, katılan adına sahte abonelik sözleşmesi ile birden fazla ve farklı tarihlerde hat çıkarttığı iddiası ile açılan kamu davasında, suça konu abonelik sözleşmelerinin sanığa ait işyerinde düzenlenmesi, abonelik sözleşmelerinde alt bayi adı ve kodunun bulunmaması ve bu işlemden doğan menfaatin de sanığa ait olması karşısında sahte abonelik sözleşmesi düzenlenmesinin de sanık tarafından sağlandığının kabulü gerekeceği cihetle; hükümden sonra yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez...

                Y. adına sahte olarak düzenlendiği belirtilen 0534 275 75 16 numaralı hatta ait abonelik sözleşmesi nedeniyle sanık F....

                  Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....

                    tutarlar ve kaçak kullanım sebebiyle abonelik iptalinin davacının kendi kusurundan kaynaklandığı bu nedenle davanın açılmasına davalının sebebiyet vermediği davacının nihai amacının abonelik tesisi ile gerçekleştiği gerektiği gerekçesi ile; "Dava Konusuz Kalmakla Hüküm Tesis Edilmesine Yer Olmadığına" karar vermiştir....

                    UYAP Entegrasyonu