in ise bu işyerinde çalıştığı, bu kapsamda şifreli kanala girişim müracaatlarını alıp abone işlemlerini yaptıkları, sanık ...'ın yaptığı her abone sözleşmesi ve montaj ile ilgili olarak katılan...A.Ş. tarafından kendisine ödeme yapıldığı, sanığın kendisi tarafından yapılan 43 abone için abone sözleşmesi kurulum ve ekipman ücreti aldığı, yapılan araştırmada 43 abonenin abone sözleşmesinde belirtilen adreste olmadığı veya adresin gerçek olmadığının tespit edildiği, dolayısıyla abonelerin ... A.Ş.e abone ücretini ödemedikleri, ancak sanığa yapmış gözüktüğü abone sözleşmeleri ve montaj işlemleri için katılan şirketten para ödendiği, bu suretle sanık ...'ın katılan ... A.Ş.ne karşı zincirleme suç niteliği kazanan serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu, adına sahte abonelik yapılan katılan ...'...
Davacı 24.10.2001 tarih ve 0094079-0 abone nolu abone sözleşmesi uyarınca kaçak elektrik tespit tutunağı tarihinde davalı kurumun abonesidir. Kaçak elektrik kullanımı nedeniyle oluşan borçtan abone olan davacının da abone sözleşmesi gereğince kullananla birlikte müteselsilen sorumlu olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı kiracının, fiili kullanıcı ve abone olmadığı halde önceki abone taşınmaz maliki olan kiralayanın kendi kullanımından kaynaklanan kira dönemi öncesine ait borçtan da davacının sorumlu tutularak abone sözleşmesinin tesis edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Dava dosyasında bulunması gereken davaya konu taraflar arasındaki abone sözleşmesi ve ek sözleşmelere rastlanılamamıştır. Sözü geçen abone sözleşmesi ve ek sözleşmelerin dosyasına konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, 57/A numaralı işyerinin maliki olduğunu, taşınmazın uzun zamandır kirada bulunduğunu ve taşınmazda kullanılan su aboneliğinin de dava dışı 3. şahıs adına yapıldığını, davalının taşınmazda kullanılan suyu abone olan kiracının borcunu ödememesi nedeniyle kapattığını, ancak kiracının taşınmazı tahliye etmesine rağmen davalının önceki kiracının su borcundan dolayı suyu vermediğini ileri sürerek muarazanın meni ile suyun açılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, yönetmeliğin 31/3 maddesi uyarınca önceki su borcu ödenmediği için davacının yeni abone olamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, BUSKl tarifeleri yönetmeliğinin 31/3 maddesi gereğince abonelik sözleşmesi devam ederken borç tasfiye edilmeden aboneliğin feshi veya yeni bir abonelik sözleşmesi düzenlenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, Şişli, Yenişehir Dolapdere Caddesi, No:88 de bulunan işyerini kiraladığını, kira akdi ile davalı kuruma giderek elektrik sözleşmesi yapmak istediğini, elektrik sayacını da alarak kuruma sözleşme yapmak için gittiğinde önceki kiracının olan elektrik borçlarının ödenmesinin istendiğini, kurumun kasıtlı olarak elektrik sözleşmesi yapmaması nedeniyle mağdur duruma düştüğünü belirterek davalı kurumla elektrik tüketim sözleşmesi yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı duruşmadaki beyanında; suyu kendisinin kullanmadığını, ... isimli kişinin suyu kullandığını, kendisinin abone olmak istediğini, borcu ödeyeceğini belirtmiştir. Mahkemece; su borcuna rağmen davalının suyu tüketime kapatmadığı, borcu ödemeyen ve suyu kullanan diğer takip yapılan kişiler yönünden açma kapama yaptığı, davalının zararın doğmasına ve artmasına kendi kusuru ile sebebiyet verdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; taraflar arasında 1973 tarihli abonelik sözleşmesi bulunduğu, aboneliğin sona erdirilmediği, davacı idare tarafından davalı abone ve fiili kullanıcı olduğu belirtilen kişiye karşı abonelik kapsamında ödenmemiş su borcu dayanak yapılarak icra takibi başlatıldığı, davalı abone tarafından fiilen su sarfiyatı yapmadığı, başka bir kişinin kullanımında olduğu belirtilerek takibe itiraz edildiği görülmektedir....
Mahkemece, dava konusu alacağın haksız fiilden kaynaklandığı ve bir yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davalı hakkında düzenlenen 4.6.2005 tarihli ... su tutanağı ile, ... su fişinde davalının ... numaralı abone olduğu belirtilmiş, davacıda dava dilekçesinde davalının su abonesi olduğunu bildirmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki davalının su abonesi olması, bir başka deyişle taraflar arasında abone sözleşmesinin bulunması halinde, uyuşmazlığın sözleşmeden kaynaklandığının ve bu nedenle olayda BK.nun 125.maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinin kabulü zorunludur. ... su tutanağı ile ... su fişi ve dava dilekçesinde davalının abone olduğu belirtilmesine rağmen dava dosyasında abonelik sözleşmesi bulunmamaktadır....
HUMK'nun 434 maddesi uyarınca davacının temyiz dilekçesinin bu nedenle reddi gerekir. 2-Davacı, davalı ile aralarında abone sözleşmesi bulunduğunu iddia etmiştir. Davalı ise abone sözleşmesi bulunmadığını, ... yerinin gayrı faal olduğunu, belirlenen miktarda su tüketimi ve borcu bulunmadığını, açıklamıştır. Mahkemece davacı delili arasında bildirilen taraflar arasında düzenlenen abone sözleşmesi ve işlem dosyası istenerek davacı ve davalının tüm delilleri toplanarak, uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılmak suretiyle, taraf ve Yargıtay denetimine uygun rapor alınarak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"Bağcılar 2.Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Taraflar arasında abone sözleşmesi olmadığına ve re'sen abone yapılan tarihten önceki döneme ait kaçak su bedelinin tahsili istendiğine göre, kararın temyizen incelenmesi görevi 4. Hukuk Dairesinindir. Ancak 4. Hukuk Dairesincede görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Birinci Başkanlığına gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 8.6.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....