Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, devlet ormanından açma, işgal ve faydalanma suçu nedeni ile meydana gelen tazminat ve ağaçlandırma giderinin tahsili istemine ilişkindir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 53. maddesi gereğince hukuk hâkimi ceza mahkemesinin kararı ile bağlı değilse de; ceza mahkemesince belirlenecek maddi vakıalar hukuk hâkimi yönünden de bağlayıcıdır....

Davacı, davalının ormanda açma ve ağaç kesme eylemleri nedeniyle hakkında suç tutanağı düzenlendiğini, ormanda ağaç kesme ve açma suçundan yapılan yargılama sonucunda davalının cezalandırıldığını belirterek, 3.041,61 TL ağaçlandırma bedeli ve 3.191,32 TL ağaç bedeli olmak üzere toplam 6.232,93 TL tazminatın suç tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, bilirkişi raporu benimsenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca; hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Buna göre, kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Mahkemece hükmedilecek tazminatın belirlenmesinde dava edilen sonuç istemin aşılıp aşılmadığının incelenmesi zorunludur....

    İŞGAL VE FAYDALANMAORMANDAN AÇMA YAPMAK 6831 S....

      Şu halde dava konusu yerde açma yapmayan, herhangi bir ağaç kesmeyen, ancak işgal ve faydalanma eylemini gerçekleştiren davalının, 6831 sayılı Kanun’un 114. maddesi uyarınca ağaçlandırma giderinden sorumluluğuna karar verilemez. Zira hayatiyetini kaybeden ağaç bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak; 1-İddianamenin atıf yaptığı suç zabtının suça konu alanın tamamı için tutulmuş olmasına, iddianamedeki anlatıma, bilirkişinin de suça konu alanın 64.135 m2 lik yerinin eski açma işgal alanı, 10.000 m2 lik yerinin 2002 yılı Mart ayında yapılmış açma alanı olduğunu bildirmesine, ancak inceleme tarihi itibariyle açma suçu için zamanaşımı süresinin geçmiş olmasına göre, iki ayrı işgal suçunun oluşacak olması, 2-Suça konu yer hava fotoğrafları ve daha eski tarihli memleket haritasının tatbik edilmemiş olması, 3-6831 Sayılı Kanunun 93/3. maddesinin 5728 sayılı Kanunla kaldırılmış olması karşısında bu hususun değerlendirilmemesi, 4-Dava tarihi itibariyle ceza davasında ağaçlandırma giderine hükmedilemeyeceğinin...

          Dava orman alanında açma yapılarak zarar verildiği iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının bahçe yapmak için orman örtüsünü kaldırdığını belirterek ağaçlandırma gideri ve emval bedelinin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davaya konu yerin dedesinden kalma bir zeytinlik olduğunu, üniveriste sınavını kazanınca dedesi tarafından kendisine hediye edildiğini, kendisinin sadece mevcut ağaçların bakımını yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ilgisi nedeniyle dava dosyası temyize gelmeyen diğer davalılara ait dosyalar ile birleştirilmiş ve davalının bahçe yapmak için orman diri örtüsünü kaldırdığı kabul edilerek istem kısmen hüküm altına alınmıştır. Davalı hakkında ormanda açma yaptığı iddiasıyla açılan ceza davasında, işgal ve faydalanma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir....

            Mahkemece, davaya konu olay nedeniyle açılan ceza davasında aldırılan bilirkişi raporuna göre davalının eylemi nedeniyle orman örtüsü tahribatı bulunmadığının anlaşıldığı, bu sebeple 6831 sayılı Orman Kanununun 113 ve 114. maddeleri uyarınca hesaplanacak bir zararın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6831 sayılı Kanunun 114.maddesi gereğince, her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma giderine hükmolunur. Bu nedenle öncelikle orman suçunun sabit olup olmadığı, orman örtüsünün tahrip edilip edilmediğinin saptanması gerekir. Somut olayda; Davalı aleyhine, eldeki davanın konusunu oluşturan haksız eylemi nedeniyle Orman Kanununa Muhalefet suçundan cezalandırılması istemiyle ........

              Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalı şirket yetkilisi hakkında ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/2014 esas 2017/462 karar sayılı dosyasında, ormandan işgal ve faydalanma suçundan yargılama yapıldığı, ormandan kesim yaparak açma eyleminin bulunmadığı, işgal ve faydalanma eylemi sabit görülerek 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 93/1. maddesine göre cezalandırılmasına karar verildiği, kararın, istinaf başvurusunun esastan reddi üzerine kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davaya konu, orman alanında davalının açma yaptığına ve ağaç kestiğine dair hakkında kesinleşmiş bir hüküm bulunmadığı gibi, bu hususta dosya kapsamında ispata yeter nitelikte delil de bulunmamaktadır. Şu halde dava konusu yerde açma yapmayan, herhangi bir ağaç kesmeyen, ancak işgal ve faydalanma eylemini gerçekleştiren davalının, 6831 sayılı Kanun’un 114. maddesi uyarınca ağaçlandırma giderinden sorumluluğuna karar verilemez....

                Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalı şirket yetkilisi hakkında ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/2014 esas 2017/462 karar sayılı dosyasında, ormandan işgal ve faydalanma suçundan yargılama yapıldığı, ormandan kesim yaparak açma eyleminin bulunmadığı, işgal ve faydalanma eylemi sabit görülerek 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 93/1. maddesine göre cezalandırılmasına karar verildiği, kararın, istinaf başvurusunun esastan reddi üzerine kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davaya konu, orman alanında davalının açma yaptığına ve ağaç kestiğine dair hakkında kesinleşmiş bir hüküm bulunmadığı gibi, bu hususta dosya kapsamında ispata yeter nitelikte delil de bulunmamaktadır. Şu halde dava konusu yerde açma yapmayan, herhangi bir ağaç kesmeyen, ancak işgal ve faydalanma eylemini gerçekleştiren davalının, 6831 sayılı Kanun’un 114. maddesi uyarınca ağaçlandırma giderinden sorumluluğuna karar verilemez....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; Bilirkişi raporunda dava konusu yerin eski açma olduğunun bildirilmesi ve 1/6/2005 tarihinden sonra açılan davalarda şahsi hak talepleri yönünden bir karar verilemeyeceği gözetilmeden ağaçlandırma giderinin tahsiline hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan idare vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1 .maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321.maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK'un 322. maddesi gereğince kararın 2.399,65 lira ağaçlandırma giderinin sanıktan tahsiline ilişkin 7.maddesinin “katılan idarenin şahsi hakları yönünden hukuk mahkemelerinde dava açmakta muhtariyetine“ şeklinde değiştirilmesi...

                    UYAP Entegrasyonu