iptali davası açıldığını, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24,, 27 ve 28....
Mahkemece, kardeş olan davalılar arasındaki tasarrufların 6183 sayılı kanun hükümleri doğrultusunda iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı 3. kişi ...'ın borçlu ...'ın kardeşi olmasına, 6183 sayılı Yasanın 28/I-1 bendinde bu derece akrabalar arasında yapılan tasarrufların bağışlama hükmünde sayıldığının ve iptale tabi olduğunun öngörülmesine, buna ilaveten davalı ...'ın, kardeşi olan borçlu ...'...
Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi için borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre bir takip yapılmış ve kesinleşmiş olması gerekir ancak aciz belgesine gerek olmayıp borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmiş olması yeterlidir. Öte yandan 6183 sayılı Yasa’nın 28/2 maddesine göre kendi verdiği malın akdin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler bağış niteliğinde olup iptali gerekmektedir. Yine aynı Yasanın 30. maddesine göre de kamu alacaklarının bir kısmını veya tamamının tahsiline olanak bırakmamak amacı ile borçlu tarafından bir taraflı tasarruflar ile borçlunun maksadını bilen veya bilmesi gereken kimseler ile yaptığı tasarrufların tarihleri ne olursa olsun geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır....
a satışına ilişkin tasarrufun iptali ile davalı ...'in davacı kuruma ait 2012/39493 sayılı icra dosyasındaki borcunun tahsili amacıyla davacıya bu taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi tanınmasına, karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava SGK'nın prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 88. maddesinin 16. fıkrasında "Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51. 102. ve 106. maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır."...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/230 Esas sayılı dosyasında verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu alacağın bir kamu alacağı olduğunu, 6183 sayılı yasa hükümlerine tabii olduğunu, özel hukuk kişileri arasındaki bir alacak ve borç ilişkisi olmadığını, kamu icra hukukuna göre açılan tasarrufun iptali davalarında ise sayılan şartların kesinleşmiş bir amme alacağının bulunmasının- kesinleşen amme alacağı için tahsil dairesince yapılan takibin kesinleşmiş olması- amme alacağının iptali konusu tasarruftan önce doğmuş olması olduğunu, İİK'na göre açılan iptal davalarında icra takibinin kesinleşmiş olasının bir ön koşul ise de 6183 sayılı yasaya göre açılan tasarrufun iptali davasında kamu alacağının kesinleşmesinin davanın dinlenebilme koşulu olduğunu, kaldı ki İİK'na göre alacağın tahsiline yönelik icra takibinin yapılacağı ve yürütüleceği yetkili tahsil dairesi icra müdürlükleri iken, kamu alacaklarında takibe yetkili tahsil dairesinin, kamu idarelerinin tahsil daireleri...
un Şirketteki sermaye hissesi ve konumunun yukarıdaki yasal düzenlemeler gereğince tespiti, davacı idareden 2.6.2004 tasarruf tarihine kadar olan borç miktarı ile yapılan ödemeler sorulduktan sonra toplanan ve toplanacak delillere göre dava konusu tasarrufun 6183 Sayılı AATUHK'nun 24,27,28,29,30 maddeler gereğince iptale tabi olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir”. Yapılan yargılama neticesinde hiçbir gerekçe yazılmaksızın davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi içinde borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre bir takip yapılmış ve kesinleşmiş olması gerekir ancak aciz belgesine gerek olmayıp borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmiş olması yeterlidir....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın 6183 sayılı Kanun’un 24 vd maddelerine dayalı olarak açılmış olmasına ve aynı Kanun’un 26. maddesinde açıkça 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerinde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra mezkur maddelere istinaden dava açılamayacağı hükmüne yer verilmesine, maddede belirtilen sürenin hak düşürücü süre olmasına ve resen nazara alınması gerekmesine, ayrıca hak düşürücü sürenin ilk tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 14.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava,6183 sayılı Kanuna dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 17. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 17.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 14.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6183 sayılı Yasa’da, tasarrufun iptali davalarında uygulanan ticari işletmenin devrine ilişkin İİK’nın 280/son fıkrasındaki gibi bir düzenleme olmamasına rağmen bu maddenin 6183 sayılı Yasa için de kıyasen 2010/3890 2010/4921 uygulanmasının mümkün bulunmasına, davalı borçlu tarafından davalı ...’e yapılan tasarrufun, İİK m. 280/son fıkra kapsamında değerlendirilmesi gerekmesine, 6183 sayılı Yasa’nın 31. maddesine göre 3. kişinin tasarrufa konu malı elinden çıkarması ve sonraki kişilerin kötüniyetlerinin kanıtlanamaması durumunda davanın bedele dönüşmesinin yasal bir zorunluluk olmasına, somut olayda da 3. kişiden işletmeyi devir alanların, borçlunun kamu alacağını engellemeye yönelik olarak hareket ettiğini bilen ya da bilmesi gereken kişilerden olduklarının anlaşılamamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekili ile davalı ... vekilinin...
Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden temyiz aşamasında dava konusu borcun yapılandırma yasasından yararlanılarak tahsil ve tasfiye edildiği beyan edilmiştir. Bu durumda gerekli araştırma yapılarak değerlendirilip sonucuna göre davanın konusu kalıp kalmadığının araştırılarak bir karar vermek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 03/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....