Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut olayda mahkemece tasarrufun yapıldığı tarihte davalı Şirket’in borcunun bulunmadığı gerekçesi de eklenerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ...’nin takibine dayanak olan raporlar, davalı borçlunun 2005-2006 yılları arasında gerçekleştiği faaliyetlere ilişkindir. Vergiyi doğuran olaylar da bu dönemde gerçekleşmiş ve nitekim inceleme raporları gereğince verginin tarh ve tahakkuku aşamalarına geçilmiştir. Hazine işbu davayı da tahsil edemediği vergilerden dolayı açmıştır....
Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut olayda mahkemece tasarrufun yapıldığı tarihte davalı Şirket’in borcunun bulunmadığı gerekçesi de eklenerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ...’nin takibine dayanak olan raporlar, davalı borçlunun 2005-2006 yılları arasında gerçekleştiği faaliyetlere ilişkindir. Vergiyi doğuran olaylar da bu dönemde gerçekleşmiş ve nitekim inceleme raporları gereğince verginin tarh ve tahakkuku aşamalarına geçilmiştir. Hazine işbu davayı da tahsil edemediği vergilerden dolayı açmıştır....
Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut olayda mahkemece tasarrufun yapıldığı tarihte davalı Şirket’in borcunun bulunmadığı gerekçesi de eklenerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ...’nin takibine dayanak olan raporlar, davalı borçlunun 2005-2006 yılları arasında gerçekleştiği faaliyetlere ilişkindir. Vergiyi doğuran olaylar da bu dönemde gerçekleşmiş ve nitekim inceleme raporları gereğince verginin tarh ve tahakkuku aşamalarına geçilmiştir. Hazine işbu davayı da tahsil edemediği vergilerden dolayı açmıştır....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; borçlunun vergi idaresine verdiği 15.10.2009 tarihli dilekçede, satışın muvazaalı olduğunu belirttiği, Bakırköy 6.Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/117 esas ve 2015/399 karar sayılı dosyasında bu durumun sabit olduğunu belirterek, mahkeme kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369, 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun'un 24 ve devamı maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Mah.821 Ada 194 parselin davalı ... ya satışına ilişkin davanın tefrit edilmesine, diğer taşınmazların tasarrufların 16.03.1999-28.11.2006 tarihleri arasında gerçekleştiği davanın ise 07.12.2011 tarihinde açıldığı ve tasarruf ile dava tarihi arasında İİK'nun 284 ve 6183 sayıl Yasa'nın 26.maddesine göre 5 yıllık hak düşürücü süre dolduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 3.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, İmar bankası alacaklarının müvekkili kuruma devredildiğini, davalı borçlu İhsan'ın hakkında 6183 sayılı yasa gereğince takip yapıldığını, borçlunun alacağının tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla adına kayıtlı dava konusu taşınmazını 03.10.2003 tarihinde davalı ...'e onun da 20.04.2005 tarihinde davalı ...'...
Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi içinde borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre bir takip yapılmış ve kesinleşmiş olması gerekir ancak aciz belgesine gerek olmayıp borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmiş olması yeterlidir. Öte yandan 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesine göre üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri (kayın) hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmektedir....
Mahallesi, 215 ada, 8 nolu parselde kayıtlı gayrımenkul ile ilgili tasarrufun iptaline, davacıya bu hisseler üzerinde güncel vergi borcu ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Davacı tarafından dosyaya ibraz edilen mükellef borç listesinde alacağın dayanağının 2005-2008 vergilendirme dönemine ilişkin olduğu, ödeme emirlerinin bir kısmının ilanen tebliğ edildiği, bir kısmının da 18.11.2014'de tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
Mahkemece, tüm dosya kapsamından tasarrufun iptali davasının koşullarının oluştuğu, ivazlar arasında fahiş fark olduğu ve danışıklı devir olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı yasaya göre yapılan takipte borçlunun vergi borcunun tahsiline engel olmak için kardeşine yaptığı tasarrufun anılan yasanın 28/1.maddesi gereğince bağış niteliğinde olup iptali gerektiğinden davalı ...’in aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarının kabulü halinde takip konusu alacak ile tasarrufa konu şeyin bedelinden hangisi az ise o değer üzerinden harç alınması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi dışında davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı ...vekili, borçlu hakkında 6183 sayılı Yasa uyarınca takip başlattıklarını, takipleri sonuçsuz bırakmak için borçlunun adına olan....AŞ hisselerini 21.05.2007 tarihinde düşük bedelle davalı ...'e devrettiğini belirterek borçlu ve diğer davalı arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ..., borçlunun borcu olduğu konusunda bilgisi olmadığını, hisse senetlerini nominal değerleri üzerinden satın aldığından haksız açılan davanın reddi gerketiğini savunmuştur. Davalı borçlu vekili, dava koşullarının oluşmadığını ve reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan hisse devirlerinin raice uygun olduğu ve davalı ...'...