Davalı Vergi Dairesi Başkanlığınca 6183 sayılı Kanun hükümlerine dayanılarak dava dışı borçlu Aykut Özcan aleyhine başlatılan takip kapsamında davacıya 6183 sayılı Kanun'un 79. maddesi gereğince haciz bildirisi tebliğ edilmiştir. Ancak davacı haciz kararının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde üçüncü kişi olarak haciz kararına karşı itiraz etmemiştir. İtiraz süresini kaçıran 3. şahıs olan davacı 6183 sayılı Kanun'un 79/4.maddesi gereğince iş bu menfi tespit davasını açmıştır....
Öte yandan, somut olayda iflas durumu söz konusu olmadığından, iflasa ilişkin bölümde yer alan İİK’nun 206 ncı maddesinden söz edilmesi doğru olmadığı gibi, 6183 sayılı Yasa’nın 21 inci maddesine 5479 sayılı Yasa ile 8.4.2006 tarihinde eklenen ve İİK’nun 206 ncı maddesine atıf yapan fıkranın gözden kaçırılması da, kabul şekli itibariyle doğru değildir. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, haciz tarihlerine göre sıralama yapılmak ve somut olay bakımından gerektiği taktirde, 6183 sayılı Yasa’nın 21/I inci maddesinin uygulanmasını sağlamak bakımından sıra cetvelinin iptaline karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikâyetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava; 6183 sayılı yasa uyarınca açılan vergi borcuna dayalı menfi tespit davasıdır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine 24/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava 6183 sayılı yasa uyarınca açılan ve 3. Kişinin istihkak iddasına ilişkin olup hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek 21. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 4.6.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
…Vergi Mahkemesi, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, Yatırımcıları Koruma Fonu'na devredilen davacı kurumun 2007 yılı kurumlar vergisi beyannamesine göre iadesi gereken alacağının, 9.9.2008 tarihli dilekçeyle nakden iadesinin istendiği, davalı İdarece, 6183 sayılı Yasanın 23 üncü maddesine göre nakden iadenin mümkün olmadığı belirtilerek dava konusu mahsup işleminin yapıldığının anlaşıldığı, Sermaye Piyasası Kanunu'nun 46/A ve 46/B maddeleri uyarınca tedricen tasfiyeye tabi tutularak Yatırımcıları Koruma Fonu'na devredilen aracı kurumların tasfiyesinde öncelikle yatırımcılara ödeme yapılacağı, 6183 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesinde, tahsil edilip de reddi icap eden amme alacaklarının muaccel borçlara mahsup edilmek suretiyle reddolunacağının hükme bağlandığı, maddede öngörülen hususun 6183 sayılı Yasa uyarınca cebri takip yoluyla tahsil edilmiş olan ancak iadesi gereken alacakların iadesine ilişkin olduğu, davacının iadesini talep ettiği alacağın ise 6183 sayılı...
DAVA Şikayetçi vekili dava dilekçesinde; borçluya ait taşınmazın satışının yapıldığını, ihale bedeli üzerinden harç ve satış masrafları ödendikten sonra kalan bedelin şikayet olunan vergi dairesine ödenmesine karar verildiğini, davalı ... dairesinin süresinde satış talep etmemesi nedeniyle haczinin düştüğünü, müvekkili haczinin 1. sıraya yükseldiğini, 6183 sayılı Yasa gereğince satış bedelinin garame yapılarak paylaştırılması gerektiğini, müvekkiline iade edilen satış masraflarının eksik hesaplandığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet olunan vekili cevap dilekçesinde; müvekkili idarenin şikayet konusu gayrimenkul üzerinde 1998 tarihli haczinden başka 22.07.2014 ve 22.05.2019 hacizlerinin bulunduğunu, 6183 sayılı Yasa gereğince tatbik edilen hacizlerin belirli bir süre içerisinde düşeceğine veya belirli bir süre içerisinde satış isteneceğine dair hüküm bulunmadığını belirterek şikayetin reddini istemiştir. III....
Cebren tahsil ve takip esasları 6183 sayılı Kanun'da gösterilmiştir.506 sayılı Kanun'un 80/7. maddesinde Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun'un uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde alacaklı sigorta Müdürlüğünün bulunduğu yer İş Mahkemesinin yetkili olduğu, 6183 sayılı Kanun'un 58/1. maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın ödeme emrine karşı tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlemine bakan vergi itiraz komisyonu (İş Mahkemesi) nezdinde itiraz edebileceği bildirilmiştir.Bu 7 günlük itiraz süresi hak düşürücü süre olup süreyi geçiren borçlunun artık menfi tespit, istirdat gibi aynı konuda hiçbir mahkemede dava açması mümkün değildir. Çünkü 6183 sayılı Kanun'da İİK.'nun 72. Maddesine koşut bir hüküm yer almamaktadır. 6183 sayılı Kanun İİK.'na nazaran özel bir yasa olup uygulama önceliğine sahiptir....
İSTİHKAK İDDİASIKAMU ALACAĞIMÜLKİYET KARİNESİ6183 S. AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN [ Madde 67 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "istihkak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesi)'nce davanın kabulüne dair verilen 10.11.2006 gün ve 2005/930 E.-2006/950 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Onbeşinci Hukuk Dairesi'nin 01.04.2008 gün ve 2007/7845 E.-2008/2052 K. sayılı ilamı ile; (...Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun uyarınca açılmış istihkak davası olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, A... Ltd. Şti. ile aralarındaki 10.01.2001 tarihli sözleşme gereğince imal edilip anılan şirkete teslim edilmeyen İ... V......
Öte yandan süresinde ödenmeyen prim ve diğer kurum alacaklarının bizzat Kurumca cebren takip ve tahsil edilebileceği 506 sayılı Yasa'nın açık hükmü gereğidir. Cebren tahsil ve takip esasları 6183 sayılı Yasa'da gösterilmiştir. 6183 sayılı Yasa'nın mükerrer 35. maddesinde tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin malvarlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen ve tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerinin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerince tahsil edileceği bildirilmişse de 506 sayılı Yasa 6183 sayılı Yasa'ya nazaran özel bir yasa olup uygulanma önceliğine sahiptir. Kurum, 6183 sayılı Yasa'nın uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır. 6183 sayılı Yasa'nın 58/1....
Tüm bu anlatılanlardan sonra somut olaya gelinecek olursa davacı dava dilekçesinde Mufi gıda san.tic.aş şirketi ve yöneticileri adına 6183 sayılı yasa gereği 136.155,00TL lik takip yaptıklarını ancak borçlu tarafından 360 ada 127 parseldeki taşınmazın davalıya mal kaçırma amacı ile devir edildiğini bu tasarrufun iptalini ve alacağını istemekle davanın 6183 sayılı yasa 24 ve devamı maddeleri gereği tasarrufun iptali davası olarak değerlendirilerek öncelikle davacının takip yaptığı ve davalıya tasarrufta bulunan borçluların davalı ile zorunlu dava arkadaşı olduğu düşünülerek davaya katılımlarının sağlanarak taraf teşkilinin sağlanması ondan ondan sonra 6183 sayılı yasa 27 ve devamı maddeleri gereği inceleme yapılarak taraf delilleri değerlendirildikten sonra hüküm tesis edilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesis edilmesi ayrıca yukarıda bahsedildiği üzere bu davada 6183 sayılı yasa gereği maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de usul ve...