WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, asıl borçlu yönünden yukarıda açıklanan mevzuat uyarınca ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak açılacak davaların 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılması gerekir ise de; 3. şahıslar yönünden dava açmanın aynı süre ile sınırlandırılması aksine bir kuralın gerek 6183 sayılı gerekse 506 sayılı Yasa'da yer almaması nedeniyle doğru değildir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ... ..AŞ hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, 18.605,75 TL borçlarını haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra davalı kuruma ödendiğini ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna 640.526,20 TL borçları olmadığının 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Üzümören Çiftçi Mallarını Koruma Birliği Başkanlığının 2000- 2004 dönemlerinde T1 Üzümören Çiftçi Malları Koruma Birliğinin başkanı olması nedeniyle aleyhine icra takibi başlatıldığını ve almakta olduğu emekli maaşına 6183 Sayılı Kanunun 71. Maddesi gereği haciz konulduğunu, 506 Sayılı Yasanın 3917 Sayılı Kanunla değişik 80....

      Dava, 6183 Sayılı Yasanın “üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı 79. maddesi uyarınca davalıya tebliğ edilen haciz bildirisine süresi içerisinde itiraz üzerine, 79/VI. fıkrası gereğince itirazın yerinde olmadığının kabulü istemine ilişkindir. Amme borçlusunun 3. kişilerdeki menkul malları, alacak ve haklarına yönelik olarak alacaklı idarenin yapmış olduğu haciz işlemi 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi uyarınca gerçek- leştirilmektedir....

        Açıklanan nedenlerle, 6183 sayılı Kanun'un 79/4 maddesi gereği 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, mahkemece davanın reddine hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, mahkemece, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168. maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa'nın 35.maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükümleri gereğince vekille temsil edilen davalı kurum yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesinde de herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı; Buna göre davacının istinaf nedenleri bakımından ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirildiğinden istinaf başvurusunun HMK 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Açıklanan nedenlerle, 6183 sayılı Kanun'un 79/4 maddesi gereği 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, mahkemece davanın reddine hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, mahkemece, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168. maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa'nın 35.maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükümleri gereğince vekille temsil edilen davalı kurum yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesinde de herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı; Buna göre davacının istinaf nedenleri bakımından ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirildiğinden istinaf başvurusunun HMK 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Bu kere dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6183 sayılı Yasanın 79.maddesi uyarınca açılan menfi tesbit istemine ilişkin olup, davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı Vergi Dairesi 11.10.2006 tarih ve 41993 sayılı haciz bildirisi ile 6183 sayılı Yasanın 79.maddesi gereği 919 borçlu mükellefin davacı bankada bulunan hak ve alacaklarına haciz uygulamıştır....

          Bu durumda, İlk derece mahkemesince, takip durdurma talebinin bu yasa maddesi gereğince değerlendirilmiş ise de 6183 Sayılı Yasanın 10. maddesinde gösterilen teminatın vergi dairesine sunulması halinde, davalı vergi dairesi tarafından davacı aleyhine başlatılan takibin 6183 Sayılı Yasanın 79/4 maddesi gereğince durdurulmasına karar verilmesi gerekirken teminatın mahkeme veznesine depo edilmesine karşı yapılan itirazın yetersiz gerekçe ile reddi usul ve yasaya aykırı düşmüştür....

            Dava 6183 sayılı Yasa’nın 79/4. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve bozma gereğine karar verilmiş olmasına göre davalı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-6183 sayılı yasanın 38.maddesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz olmuştur....

              Ltd Şirketi'nin kesinleşmiş kamu vergi borçlarından dolayı üçüncü şahıs olan müvekkiline 6183 Sayılı Kanun'un 79'uncu maddesi gereğice haciz bildirisi gönderildiğini, dava dışı kamu vergi borçlusunun müvekkili nezdinde alacağı olup olmadığının bildirilmesinin istenildiğini, müvekkili tarafından dava dışı şirkete herhangi bir borçlarının olmadığının bildirildiğini, müvekkilinin bildiriminin yasal süre içinde yapılmadığı iddiasıyla davalı tarafından müvekkiline ödeme emri gönderildiğini, yasal süre içerisinde İzmir Vergi Mahkemelerinde dava konusu edildiğini, Vergi Mahkemesinde açılan davanın cebren tahsil süreci durdurmadığını, 6183 sayılı yasa 79. maddesi gereğince dava açmak zorunda kaldıklarını, müvekkilinin dava dışı şirkete borcu olmadığını, bu sebeple müvekkili şirket lehine takibin durdurulmasını, davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu